KİM Kİ O: BİLİNMEYEN

BÖLÜM 8

Duygularımı nasıl ifade edeceğim bilmiyorum. Ama 100.000 olduk.

Bir kaç ay önce yazmaya başladığımda çok fazla ümidim yoktu ama yazar olmak istiyordum.

Umarım bu kitap çok okunur ve ben yazarlığa bu kitapla başlarım...

Ama size öyle bir bölümle geldim ki...

Gerçekten efsaneeee.

Sizi fazla tutmayayım.

İyi okumalar ;)

(Oy vermeyi unutmayın )

(Bol bol yorum yapın ;)

***
Yazarın ağzından;

Bu, evrenin ona doğum günü hediyesiydi: Aylardır uzaktan arzuladığı adam sonunda onundu ve medeniyetten uzaktaki bir dağda mahsur kalmış bir şekilde bir gece geçireceklerdi. Bu, sahiplenmenin nasıl bir his olduğunu anlaması için tek şanssıydı.

"Sahip ol bana o zaman" diye fısıldadı gözlerine karşı ve bu cümle aralarında ki havada asılı kaldı. Çadırdadı, çarpıştı, tükendi.

Üzerindeki tişörtü çıkardı.

Aniden oturduğu yerden kalkıp Siraç'ın üzerine çıktığı sırada eteği yukarı toplandı. Siraç saçlarını elinin etrafına dolamıştı, ağzını boynunun üzerine kaparken onun başını geriye çekiyordu.

Boynunu aşağıdan yukarıya doğru yaladı ve dilinin ıslak iziyle Lara'nın bacaklarının arasına sıvı bir ateş havuzu akmaya başladı.

Kendini onun kabarıklığına bastırdı, aralarında sadece külotunun ince kumaşının olduğu yere.

Omuzlarını elleriyle kavradı. Avucunun altındaki sıcak kasları ve teninden yayılan sıcaklığı hissetti.

Siraç boynuna doğru, "İç çamaşırı giymeyi sevmediğini sanıyordum," dedi dişlerinin arasından. Diğer eli eteğin altına girerek külotunun kumaşında gezinmeye başlamıştı.

Kulak memesini dişlediği sırada "bu gitmediğim anlamına gelmez," diyerek inledi. "Sadece bazı günler giymeden çıkmayı seviyorum."

"Siktir" diyerek saçını hafifçe çekti. "Bende senin, etrafında salyalar akıtan küçük oğlanlar varken çıplak dolaştığını düşünüyordum."

"Sende o kadar büyük değilsin." Derken elini omzunun üzerinden boynuna, oradan da saçlarına kaydırarak uzun zamandır istediği şekilde o kendine özgü sarı tutama dokundu.

(Siraç'ın sarışın ve kahve gözlü olduğunu umarım söylemişimdir😁)

"Sertliğimin etrafında bir havai fişek gibi patlamasını sağlayacak kadar büyüğüm."

Sertçe söylediği sözlerle vajinası bir boşluğun etrafında kasıldı; doldurmak için adeta yalvarıyordu.

Siraç sol eli cesurca bacaklarının arasını avuçladı ve avucunun tepesini, gözlerinin çevresinde siyah noktaların dans etmesine neden olan o tatlı noktaya bastırdı.

Lara böyle bir şeyi hiç hissetmemişti. Asla böyle ele geçirilmemiş, sahiplenilmemi, tek dokunuşuyla böyle talep edilmemişti. İçindeki her şey eridi, büküldü, gücünün saldırısına boyun eğdi ve tıpkı onu ikiye ayıran Kaya'nın etrafını şiddetle saran bir dere gibi adamın etrafında şekillendi.

(BANA AYRINTI İÇİN KIZMAYIN. BİRAZ EDEBÎYAT HER ZAMAN İYİDİRRR. TAKİP ETMEYİ UUNUTMAYİN BENİİ)

bacaklarının arasındaki kumaşı çekip büktüğünde, kumaşının baskısı klitorisin o kadar güçlü bir şekilde ezdi ki sonradan şişeceğine emindi.