1.Bölüm

624 19 0
                                    




Gecenin huzuru ve müziğin sakinleştirici sesiyle koltuğuma yaslanmış camdan aşağıdaki ışıltılı ve bir o kadar güzel manzarayı seyrediyordum , camdan aşağıya baktıkça öyle güzel huzur buluyordum ki ta ki anons sesini duyana kadar uçak artık inmek üzereydi kulaklığımı çıkarıp kemerimi bağladım iniş yapıyorduk italyadan doğduğum şehre , ailemin yanına dönüyordum.Camdan dışarı bakarken ki huzurumu kaybetmiştim , kafamı camdan ayırdıktan sonra içimi bir huzursuzluk ve stres kaplamıştı yüzünü bile görmediğim , tanımadığım biriyle sırf babam yüzünden evlenecektim.
Babam , kurallarına göre yaşayan , bir dediği ikiletilmeyecek biriydi , evlenmemin nedeni bu yüzden , sırf babamın borçları yüzünden bu evlenecek duruma düşmüştüm , bunu yapmak zorundaydım eğer evlenmezsem babam elimde olan herşeyi benden alacaktı arabamı , italyada ki evimi , atölyemi herşeyimi zaten evlenerek evimi ve atölyemi kaybedecektim ama en kötüsüde ailemi kaybedecektim , babam beni asla affetmez ve bırak İtalya'yayı İstanbul da bile yaşatmazdı
Ben bunları kara kara düşünürken Atatürk havalimanına inmiştik bile bavullarımı aldım ve uçaktan çıktım bu saatte ailemin yanına eve gidemezdim zaten geldiğimi bilmiyorlardı üzerimdeki stresi ve gerginliği atmalıydım ve aşırı yorgundum bir kaç gün dinlenmem gerekiyordu bu yüzden bir otele yerleşmeyi tercih ettim.

Taksi çağırmıştım , taksiyi beklerken telefonumdan gidebileceğim iyi bir otel arıyordum , gözüme çarpan lüks , bir o kadar da iç açıcı bir otele denk geldim bu otele gitmek istiyordum evet o kadar güzel görünüyordu ki "Noble Hotel" buraya gitmeliydim taksi gelmisti bindiğimde şoföre adresi verdim.

Otelin kapısından içeri girdiğimde kendimi az da olsa iyi hissetmiştim hemen resepsiyona yöneldim.

"Merhaba ben bir oda ayırttırmak istiyorum "

"Tabi 38 no'lu odamız boş ve manzarasıda çok güzeldir "

"Peki o zaman anahtarı alabilirmiyim ?"

"Tabikide , buyrun anahtarınız "

"Teşekkürler "

Odanın kapısını açtım ve açmamla birlikte şok oldum koskoca İstanbul, yıllardır özlem duyduğum İstanbul ayaklarımın altındaydı manzara o kadar güzeldi ki bu yorgun halimle bile gözlerimin içi parladı.
Pijamalarımı giyip kendimi yatağa attım ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.

Bu şiddetli bağırma sesinden dolayı gözlerimi aralamıştım bir kadın sabahın köründe bas bas bağırıyordu , güneşin keskin sıcaklığı yüzüme vuruyordu. Biraz daha dinlenmek istiyordum hala üzerimdeki yorgunluğu atamamıştım ama bu bağırma sesleriyle asla dinlenemezdim yataktan bir hışımla kalktım uykudan uyanınca aşırı sinirli biri oluyordum kalktığım gibi sesin ne taraftan geldiğini anlamaya çalıştım , yan odadan geliyordu.

"Sakin ol Gökçe , belki susarlar şimdi sakin ol"

5 dakika bekledim ama hala kadının bağırma sesi devam ediyordu.

"Şimde ben bu kadının sesini kısmazmıyım ! "

diyerek üzerimdeki pjamalarla odadan çıktım ve yan odanın kapısını çaldım.Ben kapıyı çaldığım anda ses kesildi ve kapı yavaşça açıldı ,ilk gördüğüm şey baklavalardı kafamı yukarı kaldırdıkça karşımda kumral, koyu kahverengi gözlü , üzeri çıplak belinde bir havlu olan adam gördüm.Gözlerimi onun gözleriyle buluşturunca bütün yorgunluğum gitmişti adeta , ne saçmalıyordum ben hemen gözlerimi ondan ayırdım.Oda'nın içine doğru göz gezdirdim ve arkada sarışın ve olabildiğince estetikli , güzel bir kız gördüm , bu ses bu kadından çıkıyo olmalıydı.

"Bir sıkıntımı var siz kimsiniz ?"

Dedi adam kalın ve bir o kadarda etkileyici çıkan bir sesle .

Noble HotelWo Geschichten leben. Entdecke jetzt