40.bölüm

38 11 125
                                    

Yazar'dan: Mutfakda yemek yaparken zaman su misali akıp gitmişdi . Azize ve  Yavuz yemek yaparken birlikde o kadar çok eğlenmişlerdi ki yemeklerin ne ara  hazır olduğunu bile anlamamışlardı . Aynı şeyler Kemâl bey ve Ela içinde geçerliydi . İkili çizdikleri resimleri doyadıktan sonra birlikde yappoz yapmış ve oyuncaklarla oynamışladı . Yemekler bitterken saat 7ye geliyordu . İkili yemek yaparken aynı zamanda ortalığıda topladığı için mutfak pek dağılmamışdı . En son köftelerde kızardıktan sonra  hemen bir  ortalığı toplamış ve mutfağı terk etmişlerdi .

Kemâl: Yemekler bitti mi çocuklar?

Yavuz: Evet bitti baba .

Azize: Elayla birlikde çok eğlenmişe  benziyorsunuz Kemâl amca.

Kemâl:Evet kesinlik öyle .  En son ne zaman böyle eğlendiğimi  hatırlamakta  güçlük çekiyorum .

Ela: Ben de çok eğlendim . Biliyor musun anne Kemal dede çok güzel resim yapıyor demişdi kıkırdayarak.

Azize : Yaa ne güzel o zaman yaptığınız resimleri göstersene .

Ela: Yemekten sonra  gösteririm.

Azize: Tamam o zaman .

Yavuz: Yemek demişken eğer sizede uygunsa çok acıkmadıysanız  ben hemen kısa  bir duş alıp geleyim sonra masayı hazırlayalım ve afiyyetle yemeğimizi yiyelim .

Kemâl: Olur bana uyar.

Ela: Bana da uyar  Yavuz abi .

Yavuz: Tamam o zaman 15-20 dakikaya iniyorum .

Yavuz yukarı çıktıktan sonra Azize de odasına çıkmış ve üzerini değiştirmiş , at kuyruğu topladığı saçlarını açmış , taramış daha sonra  ön kısmını toplayarak arka kısmını açık bırakmış . Sonda parfümünü de sıkmış ve aşağı inmişdi . Üzerindeki V yaka ,kısa kollu ,  midi boy keten bej rengi  elbise Azize'ye çok yakışmışdı yüzünün güzelliğini daha çok ortaya çıkarmışdı .

Genç kadın aşağı indikten sonra mutfağa doğru yönelmişdi . Kemâl bey  mutfakta masayı kurmak için tabakları çıkarırken Ela da onu izliyordu . Doğrusu bu ikili Azize'nin çok hoşuna gidiyordu , Ela ve Kemâl beyin bu kadar iyi anlaşması onu çok sevindiriyordu . Azize düşünceye dalmışken Kemâl beyin sesi dolmuşdu kulaklarına.

Kemâl: Bu gün yemeği bahçe de yiyelim diyorum kızım ne dersin .

Azize: He! demişdi fikirlerinden ayrılarak sonra devam etmişdi. Evet bence de iyi olur . O zaman ben size yardım edeyim Yavuz aşağı ininceyedek masayı kuralım .

Kemâl: Tamam kızım . Sen önden bu örtüyü al git masanın üzerine ser bende çatak  bıçaklarlı da  tepsiye koyup geliyorum arkandan .

Azize Kemâl beyin dediği gibi yapmış masa örtüsünü almış dışarı çıkmışdı hemen ardından Kemal bey de elinde tepsi bahçe de beliri vermişdi . İkili masayı hazırlarken Ela da  bir yandan onlara  yardım ediyor annesinin isteği üzere paçateli katlayıp peçeteliğe yerleştiriyordu .

Bu sırada  Yavuz da  duştan çıkmış belinde havlusu gardrobun  önüne geçerek kendine kıyafet seçmeye  başlamışdı . Kıyafet tercihini bej rengli şort ve yine bej tonlarında bir  keten gömlekten yana yapmışdı . Şortu giyindikten sonra gömleği de üzerine  geçirmiş gömleğin kollatını dirçeğine kadar katlamış önden  son iki düğmesini açık bırakmışdı . Son olarak saç kurutma makinesiyle ıslak olan saçlarını da  kurutmuş ve parfüm sıkarak aşağı inmişdi .

Kemâl: Sıhatler olsun oğlum .

Yavuz: Sağol baba . Masayı bahçede mi kurdunuz?

Kemâl: Evet açık hava da  yiyelim dedik .

Kurtarıcım ( Hantol ) Donde viven las historias. Descúbrelo ahora