39.bölüm

35 14 197
                                    

Yazar'dan: Efe ve  Utku mekandan ayrıldıktan hemen sonra soluğu emniyette almışlardı . Emmiyete gelir gelmez Enginin odasına girmek için izin almış ve "Gel"   lafını duyduktan sonra  içeri girmişlerdi ...

Engin:Gelin  çocuklar gelin .

Efe: Buyurun komiserim ses  kayıdı burada  diyerek elindeki paketi Enginin masasına bırakmışdı .

Engin: Gerçekten kısa  bir süre de  iyi bir iş çıkardınız çocuklar aferin size.

Utku: İşin çoğunu Efe yaptı aslında.

Efe: Yok canım ikimiz  birlikde yaptık işte.

Engin: Valla işin çoğunu kim yaptı bilemem  , benim için bu bir ekip işiydi ve siz bunun hakkından en iyi şekilde  geldiniz. Bunu bir kenara yazıyorum demişdi gülümseyerek .

Efe: Peki şimdi napacağız ?

Utku: Hemen operasyon düzenleyecek miyiz?

Engin: Yo hayır bekleyeceğiz . O Celil denen adam bahs ettiği seneti bulucak ve bunu mahkemeye  sunduğunda bizde bu ses kayıdını onlara  karşı kullanacağız.

Efe: Oldukça  mantıklı.

Engin:Bu zamana kadar  hiç mantıksız davrandığımı gördün mü Efe!

Efe: Estağfurullah komiserim öyle demek istemedim .

Engin: Boş ver takılıyorum sana .

Utku: Bize ihtiyacınız  var mı? Başka  bir emriniz falan?

Engin: Şu an  için yok . Kendi işinizin başına  döne bilirsiniz . Bir  şeye ihtiyacım olursa söylerim .

Efe: Yani takip işi tamamen bitti mi?

Engin: O duruma bağlı biraz yine de tetikte olun .

Efe:Tamamdır .

Engin : Çıka bilirsiniz.

Yazar'dan : Saat ilerledikçe günün sıcaklığı azalıyor yavaştan rüzgarla birlikde hava'nın serinliği artıyordu. Küçük Ela yaklaşık bir buçuk saat uyuduktan sonra uyanmış ardından Azize onun üzerini değiştirerek  şort takımı giydirmiş saçlarını ise 2 yandan örmüşdü. O sırada Kemâl bey evdeki bazı eksikleri almak için manavın yolunu tutmuş bir kaç çeşit sebze ve meyveyle geri dönmüşdü . Poşetleri tam tezgahın üzerine koymuşken Ela beliri vermişdi görüş alanında.

Ela: Hoşgeldin Kemâl dede.

Kemâl : Hoş buldum kuzum , ne güzel olmuşsun şu saçlarla .

Ela: Çok teşekkür ederim . E ne aladın bakalım Kemâl dede !?

Kemâl: Gel buraya açalım bakalım poşetlerde neler varmış .

Ela: Açalım tabi diyerek sandalyeye çıkmış ve poşetleri açmakda Kemâl beye yardım etmeğe başlamışdı .

Kemâl: Dikkat et  güzelim düşersin .

Ela: Merak etme  Kemâl dede . Imm taze fasulye mi aldın?

Kemâl: Evet evet teze fasülye yemeği yapalım dedim . Sevmez misin?

Ela: Yoo tam tersi çok severim .

Kemâl: Buna sevindim , bende çok severim taze fasluyeyi .

Ela: O zaman bu bizim ortak bir yanımız .

Kemâl : Aynen öyle kuzum .

İkili birlikde poşetlerdeki sebze ve meyveleri çıkarmış ardından  Kemâl bey yemek için gerekli olan mazemeler dışındaki diğer ürünleri buz dolabına yerleşdirmekle işine devam etmişdi . O sırada Yavuz ve Azize de mutfağa gelmiş ikilini böyle görünce gülümseyemeden edememişlerdi.

Kurtarıcım ( Hantol ) Where stories live. Discover now