Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
✮
hwang hyunjin
hiçbir şey söylemedi. ben de bu anların bir daha gelmeyeceğinin bilincinde olarak ona doğru yaklaşıp sarıldım beline. başımı yine göğsüne yasladım. o hiçbir şey yapmadı ama.
"hyunjin, bak..."
"aynı şeyleri hissetmediğimizin farkındayım jeongin." dedim sesimi sabit tutmaya çalışırken. "eğer istersen giderim ama bu gece sana sarılarak uyumak istiyorum."
hiçbir şey söylemedi. ben de söylemedim. konuşmadık veya hareket etmedik. saatler geçti böyle. uyuyamıyordum, o uyumuş muydu bilmiyorum ama benim gözlerim kapanmıyordu bir türlü.
kararan hava yavaş yavaş aydınlanmaya başladığında dayanamayıp doğruldum olduğum yerde. uyumuştu o. yavaşça yanaklarını okşamak için yüzüne avucumu koydum, ama anında gözlerini açtı. elimi çektim ben de hızla.
"uyumadın mı?"
sadece başını salladı. saçmaydı açıkçası. hadi ben itirafın verdiği rahatsızlıkla uyumamıştım da, o niye uyumamıştı?
"neden?"
konuşmamaya yemin etmiş gibi dudaklarını büzdü bilmiyorum der gibi. yeniden öpme isteğine zar zor direnip kafamı yastığa bıraktım ben de. dip dibeydik hâlâ. o
da benim gibi yan dönüp bana baktı. yine tek engelimiz santimlerdi. ama bu sefer ikimizin de öpmeye yeltenecek cesareti yoktu.
"ne zamandır?"
"uzun zamandır." ben kendi dudaklarımı dişledim. o ise gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı. "iki yıl falan." dedim sonra.
ne düşündüğünü bilmiyordum. sadece biliyorsa en azından tamamını bilsin istedim.
"seni çok üzüyorum, değil mi?"
başımı salladım sadece. evet, gerçekten çok üzüyordu beni.
"keşke söyleseydin."
"seni kendimden iyice uzaklaştırmak için mi?"
"uzaklaşmazdım."
"ve bu bana daha çok acı verirdi."
derin bir nefes aldı.
"özür dilerim."
"karşılık vermek zorunda değilsin jeongin." dedim yeniden sırt üstü uzanırken. "bunların sorumlusu sen de değilsin. ben senden hoşlanmaya başladığımda da yüzüme bakmıyordun, bundan sonra bakmasan da problem olmaz. sadece..."
