Giriş

307 46 14
                                    

Keyifli okumalar dilerim, oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum.

2032

Hepimizin bu zamana kadar yapmış olduğu hatalar , söylemiş olduğu yalanlar ve etrafımızdakilere sonsuz güvenenler oldu . Peki o saf , temiz duygularımıza ne mi oldu , hepsi parçalandı , hepsi karalandı . Bizi sevgiye inandırdılar , bize sevginin var olduğuna inandırmaya çalıştırdılar . Inandık biz , bize sunulan o sevgilere inandık onları doğrularıyla yanlışlarıyla kabul ettik . Sonra.....Sonrası koca bi boşluk karanlık en güvendiklerimiz vurdu bizi , en sevdiklerimiz yaraladı ve bize onlara güvenmenin ne kadar aptalca olduğunu onlar öğretti . Bizi bunu öğrenmek zorunda bıraktılar . Peki şimdi onca şeye rağmen o insanlar tekrardan yanımıza gelse , pişmanım dese onu affedebilir miydiniz ? Ben affettim bana yapmış olduğu onca şeye rağmen ben onu affettim . Belki de hayatımın en büyük hatasını yaptım ,belki de hayatımın en güzel anını yarattım.

O benim için bambaşka biriydi, olanlardan sonra ikimizde birbirimizden nefret etmeye başlamıştık ve hayatı birbirimize dar ediyorduk. Onun bir suçu yoktu aslında, onun babası suçluydu. Fakat o susmuştu ve susarak işlenen cinayete ortak olmuştu. Olanları çok sonra öğrenmiştim, Vanja sayesinde. Ben gerekeni yapmıştım, içimdeki acı tekrar gün yüzüne çıkmıştı ve ben o acıyla yıllar önce vedalaşmışken bir daha aynı acıyı tadamazdım...

duygular her bir zerremi ele geçirmişti, hayatım bir film şeridi gibi gözümün önünden geçerken aklımda tek bir soru vardı. Şimdi ne olacaktı, bugün onu affetmiştim çünkü benden af dilemişti, pişman olduğunu söylemişti. düşündüm, bu hikayade en masum kisi ben miydim ? hayır benimde ondan bir farkım yoktu, eğer o af diliyorsa bende dileyebilirdim. Yarın sabah, nasıl bir sabah olacağını bilmiyordum, belki de yarını bile göremeyecek kadar ömrüm kalkmışken kendimi de bu konu için çok zorlamıyordum.

her ne kadar kendime itiraf etemesemde ben onu seviyordum, o benim ilk arkadaşımdı. kendimi defalarca kandırdım, hapisanede bile onu öldürecekleri için kendimi öne attım, bir adım öne çıkan ben olmuştum.

bunların hepsini bir nedene bağlıyordum sadece bizden istenilen iksiri bulmamız için, birlik olmamız gerektiğini düşünüyordum.

içimde tutamayacağım kadar büyük bir nefret ve öfke varsa bir o kadar da ona karşı sevgi ve mutluluk vardı, kendimce ondan intikam almıştım, ben nasıl üzüldüysem o da üzülsün istemiştim.

bu bencillik değildi, sadece aynı duyguları tadmış olan bir kızın hüznüydü belkide, hani bazen bir çok sey söylemek istersiniz ama konusamazsınız çünkü biliyorsunuzdur ki ne yaparsanız yapın yine zararlı siz olursunuz. Bende öyleydim işte ne yaparsam yapayım zararlı olan hep ben oluyordum. 

vicdanen hiç bir zaman rahat olmamıştım veya geceleri başımı yastığa koyduğum zamanlar rahat bir uyku çekememiştim.

bu gün herşeyin başlangıcı ve aynı zamanda da bitişi olacaktı, bu da benim kendi benliğimin vedasıydı, acıların en büyüğünü, cezaların en ağrını hakeden bana bu neydi ki

zaten içimizden birini benim yüzümden kaybetmiştik ve şu an da bir kişiyi daha benim yüzümden kaybedemezdik. " eğer o ölürse herkes yıkılırdı ama ben ölürsem kimseye bir şey olmazdı. "

Vampir KorumalığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin