7.Bölüm Cevapsız sorular

175 31 0
                                    

3 yıl sonra

Rabia'dan

Her akşam yaptığım gibi günlüğümü elime aldım ve yatağıma oturdum. Kalemin ucunu stresten kemiriyordum. Günlüğümün sayfalarını yavaçca çevirdim, gözüm eski yazdığım cümlelere takıldı. Ben günlüğümün eski sayfalarını çevirirken gözüm eskiden yazmış olduğum bir sayfayla kesişti.

Günlüğümün sayfasına " Sana hiç bir şekilde hitap etmiyorum ve sana hiç bir zaman tarih atmıyorum. Nedenini hiç düşündün mü? Hayır düşünmedin değil mi neden tarihleri umursayayım ki , benim bir ailem yok mesela bugün 22 temmuz ve ben bisikletten düştüm, eve geldiğim de annemler bana ne olduğunu sordu ve ben onlara anlattım. Sonra annem bana sarıldı ve bacağıma yara bandı yapıştırdı. Bunu yazamam mesela biliyorsun değil mi?"

Bu cümleyi yazdığım ilk zamanları sanki dün yazmışım gibi hatırlıyordum. Artık eski günler geride kalmıştı, tam tamına üç yıldır bu anı bekliyordum ve bugün anneme kavuşacaktım.

Annem yaklaşık bir hafta önce odaya alınmıştı ve ben de hiç vakit kaybetmeden uçak biletimi almıştım. Herşey o kadar hızlı gelişmişti ki, halen daha annemin uyanmış olduğuna inanamıyordum.

Günlüğümü çekmeceme bıraktıktan sonra ayağıya kalktım ve makyaj masamın üzerinde ki parfümümü bir kaç kere tenime sıktım.

Derin bir nefes çektim ve kendimi hazır hissettiğim zaman aşağıya inmeye karar verdim. Merdivenlerden inerken yukarıya çıkan Pelin'e bakmamaya özen göstermeye çalıştım. En mutlu günümü mahvetmesine izin veremezdim.

Yukarıya doğru çıkarken omzuma sert bir şekilde çarptı, ona dönüp baktığımda yüzünde alaycı bir gülümseme vardı. "Sonunda senden kurtuluyoruz desene?" Dedi ve gülmeye başladı.

Teyzem onlarla kalmam için çok ısrar etmeseydi zaten ben bu cadının yanında kalmazdım, diye söylendim içimden.

Ona aldırış etmeden aşağıya doğru indim. Teyzem kahvaltıyı hazırlamaktaydı, ona yardım etmek için yanına doğru gittim. Her zaman ki gibi"Günaydınlar efendim" diyerek giriş yaptım. Teyzem bana bakıp gülümsedi ve "Bakıyorum da neşen pek yerinde" diyerek yanıma geldi ve yanağımdan öptü.

Bende ona sarıldım ve "seni çok seviyorum" dedim. Ay sanki duygulandım mı ne ? "Hadi Tolga'yı arada gelsin? Bu çocuğu bir ekmek almaya gönderiyorum, bir daha gelmiyor?"

Teyzeme güldüğümde bana "Allahım sabır ver" der gibi baktı. Cebimdeki telefonumu aldım ve ekrandaki "suç ortağım" yazısına bastım. Teyzem haklıydı, bu çocuğun kafası bir karış havadaydı, ben olmasam kim bilir nasıl olurdu hali?

Telefonu açtığım sırada Pelin'in hazırlanmış olduğunu gördüm, sanırım dışarı çıkacaktı. " Alo Tolga neredesin?" Hafif sinirli bir sesle lafa girmeme şaşırmış olacak ki biraz bekledi. "Tolga" diye bir kez daha seslendiğimde.

Kısık bir sesle "Özür dilerim" dedi ve o an da bir silah sesi duyuldu. Sonrasında bir tane daha "Tolga, Tolga iyi misin?" Diye titrek bir sesle konuştuğumda telefon çoktan kapanmıştı.

Teyzem korkarak yanıma doğru geldi, sonra Pelin' de aynı hızla yanıma doğru koştu. Az önce ne olmuştu.

Gözlerimden yaşlar sel misali akarken, sanki konuşmayı unutmuşum gibi öylece teyzemin yüzüne bakıyordum. Tolga niye benden özür dilemişti, o silah sesi de neydi.

Başımın döndüğünü hissettim ve olduğum yere öylece dizimin üzerine doğru çöktüm. "Silah sesi" dememle teyzemin çığlığı ge Pelin'in soruları altında eziliyordum.

Vampir Korumalığı (Düzenleniyor)Where stories live. Discover now