4. Bölüm

79 7 2
                                    

Merhaba yeni bir bölümle karşınızdayım. Yorum ve oylarınızı bekliyorum. ✌🏻

Ben hâlâ ne yapacağımı düşünürken çoktan evin önüne gelmiştim. Arabayı park edip anahtarımı çantamdan çıkarıp kapı deliğine soktum ve sağ doğru çevirdim. Bu arada sanırım kararımı verdim. Kalbimin sesini dinleyeceğim.

"Hoş geldin kızım, ilk günün nasıl geçti?"

"Çok iyiydi. Her şey yolunda, hiç bir sıkıntı yok." Bunları söylerken aynı zamanda kafamı olumlu anlamda sallıyorum. Babam bana benden şüphelenmiş gibi bakarken onun konuşmasına dahi izin vermeden söze girdim.

"Neyse babacım, seninle sohbet etmek güzeldi. Ama benim gitmem gerek. Çok yorgunum. Görüşürüz." Bir şey diyemeden hemen odama çıktım. Kapıyı kapattıktan sonra derin bir nefes aldım ve dolabımı açtım pijamamı seçtikten sonra banyoya girdim ve üstümdekileri çıkardım. Yaklaşık yarım saat sonra duştan çıktım ve kıyafetlerimi giymeye başladım.

Alex'in pijaması

Şimdi sıra saçlarımı kurulamakta tekrar banyoya girdim ve fön makinesi ile saçımı kurulamaya başladım. Kuruladıktan sonra saçımı dağınık bir topuz yapıp yatağa girdim.

Alex'in saçı


Alex'in odası

Uyumadan önce alarmımı 17.00'a kurdum. Saat beş gibi uyansam iyi olurdu ve yarın okula gidince ilk işim malum kişilerle (Scott ve sürüsü) konuşmak olacaktı. Birkaç dakika sonra kendimi uykunun güzel kollarına bıraktım.

SAAT 17.00

Alarmın sesini duyduğun anda yatağımdan kalktım. Elimi ve yüzümü yıkadım. Daha sonra aşağı inip babamın hazırladığı yemeğe baktım.-aslında tek gördüğüm boş bir masa-.

"Baba neden yemek hazırlamadın?"

"Çünkü kızım..." Babam beni baştan aşağı süzmeye başladı. Lanet olsun! Pijamarımlayım babam pijamalarımla yemeğe gelmemden nefret ederdi.

"Üzgünüm baba, tamamen dalgınlığıma gelmiş. Yoksa senin kurallarına her zaman uyarım biliyorsun değil mi?"

"Elbetteki biliyorum kızım, bu seferlik seni affediyorum. Hadi odana git ve spor kıyafetlerini giyin. Ben seni arabada bekliyorum. Aaaa birde cephanikten oklarını ve yanını almayı unutma. Acele et." Hemen odama gittim ve spor kıyafetlerimi giymeye başladım.

Giyindikten sonra cephaneliğe gittim ve oklarımı ve yayımı aldım.

Cephanelik

   Oklar ve yay

     Ok uçları bu şekilde

Babamı daha fazla bekletmeyip arabaya doğru yürümeye başladım.- şu an resmen Flash'tan daha hızlıyım.- arabaya vardığımda önce bagajı açtım eşyalarımı yerleştirdim. Daha sonra ön koltuğun kapısını açıp arabaya bindim.

Alex'in (babasının) arabası

Yaklaşık yarım saattir yoldayız. Araba durduğunda nerede olduğumuza baktım, ormandaydık. Burası Beacon Hills Ormanı

(Havanın karanlık olduğunu hayal edin.)

"Baba burada ne işimiz var?"

"Eğer kurt adam avlamak istiyorsan karanlıkta da bunu yapabilmelisin. Öyle değil mi?" Babam bu sorusuna sadece kafamı olumlu anlamda sallamakla yetindim.

"Hadi gel, buraya önceden gelip hedef tahtasını ayarlamıstım." OMG adam her şeyi ayarlamış.

Scott'ın ağzından~

Dün Derek evinde olmadığı için ona Alex'i anlatamadık. Şimdi onun evindeyiz ve gelmesini bekliyoruz. Kapı açılınca tam Derek geldi derken gelenin Peter olduğunu görmemizle hepimizin yüzü düştü. Nerede kaldı bu ya? Tekrar kapı açıldı ve bu sefer gelen Derekti, sonunda.

"Evet, apar topar hepimizi buraya topladığınıza göre önemli bir mesele var herhalde."

"Evet önemli bir mesele var Derek." dedim ve söze devam ettim. "Derek, bu gün okula yeni bir kız geldi."

"Bunu söylemek için mi bizi buraya çağırdın?"

"Hayır tabi ki. Bu kız bir avcı. Benoist avcısı." Bunu söyledikten sonra Derek'in yüzünün aldığı hâl çok garipti. Derek konuşmayayınca Peter onun yerine konuştu.

"Emin misin Scott?"

"Evet eminim. Aslında bunları bize Allison söyledi."

"Evet ben soyledim. O kız kendi ağzıyla bana Benoist avcısı olduğunu söyledi." Ben tekrar lafa girdim.

"O aileyi tanıyor musunuz?" Derek sonunda kendine gelip sohbete katıldı.

"Evet, tanıyoruz. Benoist ailesi acımasız bir avcı ailesi hatırlıyor musunuz? Size bir yeğenim olduğundan bahsetmiştim. Bir avcı ailesi onu öldürmüştü." Herkes onaylarcasına kafasını salladı. Sonra sozüne devam etti. "İşte o aile Benoist ailesi. Yanınızda hiç fotoğrafı var mı?"
Herkes birbirine bakarken Lydia lafa girdi. "Ben onu instagramdan takip ediyorum. Orada fotoğrafı var. İstersen sana gösterebilirim." Derek olur anlamında kafasını salladı.

Derek fotoğrafı görünce şaşırdı ve ağzından şu kelimeler döküldü.

"Bu imkansız. O ölmüştü."

ALEX HALEWhere stories live. Discover now