Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
17 Haziran 2021
Çınar Efe Kurtuluş yıllardır babasının ona sevgi dışında bir şey vermesini istememişti ama babası ona bir tek sevgiyi vermemişti.
Yaş altı evin etrafında beş tur eğer yapamazsan akşam yemeğinde en sevmediğin yemek.
Yaş dokuz eğer evin etrafında on tür atamazsan akşam yemeği yok.
Yaş on dört evin etrafında elli tur yapamazsan yemek ve su bir gün boyunca yok.
Yaş on yedi cehenneme hoşgeldin.
Karşısında ki adama bakarken Çınar'ın tek düşündüğü buydu. Cehenneme getirildiği.
Yanındaki babasına baktı göz ucuyla ama babasına ama babası ona değil karşılarındaki adama bakıyordu. Babasının benimle gelmezsen annen ve kardeşin tehliye girer lafından dolayı buralara gelmişti yoksa hiç bir güç onu buraya getiremezdi.
"Sadece iki yıl." Dedi babası sertçe, "İki yıl sonra bizimle hiç bir iletişim kurmayacaksınız."
"Borç bitsede iki yıl boyunca benimle öyleyse?" Karşıda ki adam keyifle sırıttı.
"Ekrem bokunu çıkarma. Borç erken bitsede Çınar bırakacak."
"İki yıl üzerine anlaşamadık mı Tarık?"
Tarık Kurtuluş yumruklarını sıktı. Çınar hiç bir şey anlamadan babası ve bu adam arasındaki konuşmayı dinliyor neyden bahsettiklerini anlamaya çalışıyordu.
"Ekrem babamın borcu bizi ilgilendirmiyor. Buna rağmen geldim buraya ama oğlumun hayatını bitirmene izin vermem!"
Bunu sen mi söylüyorsun baba diye düşündü Çınar.
"Son sözümü söyledim Tarık. İki yıl sonra bugün ancak bırakırım peşini. Sakın bana oyun oynamaya kalkmayın."
Bunlar Ekrem Karam'ın son sözleriydi.
Tarık Kurtuluş elinden bir şey gelmeyeceğini fark ettiğinde oğlunu yavaşça karşıdaki adam doğru ittirdi. Bunu beklemeyen Çınar savrulurken Ekrem son anda onu tuttu. Göz göze geldiklerinde babacan bir tavırla gülümsedi.
Çınar şaşkınlıkla bir babasına bir de kolunu tutan adama baktı.
"Baba ne oluyor?"
Tarık Kurtuluş oğluna bir kere daha bakmadan odadan çıktı.
"Baba?"
Çınar babasının peşinden koşmaya çalıştığında iki koruma önüne geçti.
"Çekilin lan!" On yedi yaşında olmasına rağmen güçlü bir çocuktu ancak bu binadaki her kişi ondan çok daha güçlüydü bu yüzden hiç şansı yoktu Çınar'ın.
"Boşuna kendini yorma Efe bir süre bizimlesin eğitimin için bir süre tesiste kalacaksın."
Çınar hâlâ ne olduğunu anlamaz bir biçimde kapıya bakıyordu.
"Ne eğitimi neden burada tutuyorsunuz beni hakkınız yok buna?!"
"Semih." Komutu alan adam elindeki şırıngaypa Çınar'a yaklaştı.
"Uzak dur lan benden!" Yanındaki iki adam onu tuttuğunda Çınar'ın hiç bir şansı kalmamıştı.
Ne kadar çırpınsa da fayda etmedi. Şırınga boynuna saplanıldığında Çınar'ın hareketleri yavaşladı.
Çınar yere düştüğünde Ekrem Karam ona doğru eğildi. "Sana hikayeden biraz bahsedeyim Efe. Deden sen daha doğmadan önce babama büyük bir borç yaptı ancak ödemeden kaçtı sonra da geberdi gitti piç. Baban ondan sonra borcu ödemek istemedi ve bize oğlunu, seni getireceğini söyledi. Yıllarca seni bekledim. Baban seni eğitirken sizi izledim. O orospu çocuğu baban sen daha küçücük bir çocukken kendi siktiri boktan hayatı için kullandı seni. Şimdi benden düzgün bir eğitim alacak ve dedenin borçları için maçlarma çıkacaksın."
Çınar adamın dediklerini idrak etmeye çalışırken gözleri kapanmak üzereydi.
"Üzgünüm Efe, keşke benim oğlum olsaydın o zaman bunları yaşama izin vermezdim ancak bu saatten sonra yapılabilecek bir şey yok çünkü biliyorsun bu dünya acımasız."
Çınar'ın gözleri ve bilinci eş değer olarak kapanırken gözünden düşen damlayı Ekrem Karam uzanıp sildi.
Terk edilmişti,
Kullanılmıştı.
Çınar Efe'nin hayatını bugün çalmışlardı.
17 Haziran 2021 bir çok kişi için normal bir tarihti ama onun cehenneminin başladığı gündü.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
