35. İniltiler ve Fısıltılar

1.5K 63 42
                                    

"Hiçbir şey şehvet duygusu kadar yanıltıcı değildir

Ups! Tento obrázek porušuje naše pokyny k obsahu. Před publikováním ho, prosím, buď odstraň, nebo nahraď jiným.

"Hiçbir şey şehvet duygusu kadar yanıltıcı değildir."
-Schopenhauer-

🥂

Bazen geçmiş, kendisini tekrar ederdi.

Zaman son sürat ilerler ve geride yalnızca tozlanmış anılar bırakarak bir gün geri geleceğini fısıldardı. Yaşanmışlıklar tekrar gün yüzüne çıktığında kimsenin bunu durdurmaya gücü yetmezdi çünkü zamana karşı konulmazdı.

Aradan aylar geçmişti James ve Silvana'nın ilk defa yüz yüze geldikleri o partinin üzerinden. İksir profesörlerinin kurucusu olduğu Slug Kulübü'ne dahil olan herkes o partiye katılmıştı ve bazıları içinse unutulmaz anıların başlangıcı olmuştu.

Geçmiş, kendisini tekrar ediyordu.

Silvana, ince parmaklarının bir koza gibi sardığı bardağı masadan alarak dudaklarına götürdüğünde ve yakıcı sıvıyı içip boğazını yakmasına izin verdiğinde yeşil gözleri tek bir kişinin üzerindeydi. O anıları bir kez daha yaşmak istermişçesine ayrı masalara geçmiş, aralarındaki masalara rağmen gözlerini bir saniye birbirlerinin üzerinden ayırmamışlardı.

Bardağı tekrar masaya bırakarak gözlerini kıstı ve dudağında kalan alkol kalıntılarını diliyle yaladıktan sonra ela gözlü oğlana küçük, yanıltıcı, kimine göre ise tehlikeli bir tebessüm gönderdi.

Ardından içinde kaynayan hasrete dayanamadı ve duruşunu düzelterek ona doğru ilerlemeye başladı. Buna karşılık James, Silvana'nın kendisine doğru ilerlediğini fark ettiğinde bardağındaki sıvıyı hızlıca kafasına dikti ve sertçe masaya bıraktıktan sonra onu baştan aşağı süzdü.

Üzerinde, öncekinin aksine siyah, yalnızca sol kolu uzun olan tehlikeli bir elbise vardı. Silvana isterdi ki yine o pembe elbiseyi giysin ancak sol iç bileğine işlenmiş karanlık işaret bunu imkânsız kılıyordu. James için ise bu sorun değildi, Silvana bu elbisenin içinde nefes kesici ve yenmeyi bekleyen bir ziyafetten farksız duruyordu.

Silvana, en sonunda James'in yalnız başına durduğu masanın önünde durduğunda bir dirseğini masaya yasladı ve başını yana eğerek ela gözlerine baktı. "Önceki seferde ne yapmıştık, hatırlıyor musun?" diye sordu dolgun dudaklarını ıslatarak. "Tam şu anda bir bahane bulup partiden ayrılmamız gerekiyor."

James, yüzüne edepsiz bir gülümseme ekleyerek, "Ondan önce öpüşmemiz gerekmiyor muydu?" diye sordu. "Hiçbir şeyi atlamak istemem açıkçası."

"Altayacağımızı kim söyledi?" Silvana, atik bir hareketle James'in ensesinden tutup kendisine çekti ve dudaklarını birbirleriyle buluşturdu. Sayamayacağı kez öpüşmelerine rağmen kalp çarpıntısı onu öldürmek, şehveti ise parçalamak üzereydi.

Dostali jste se na konec publikovaných kapitol.

⏰ Poslední aktualizace: Jul 12, 2023 ⏰

Přidej si tento příběh do své knihovny, abys byl/a informován/a o nových kapitolách!

Lussuria | James PotterKde žijí příběhy. Začni objevovat