16. Bölüm

2.1K 178 24
                                    

16.Bölüm:

Bölüm Müziği: O Yar gelir

İyi okumalar...

**********

İzgi'nin Anlatımıyla:

Babamlarda geçen o tatsız olayın üzerinden 2 hafta geçmişti. Bu süreçte askerlere doğru düzgün bir eğitim yapılmadığını fark ettiğim için. Bu sabah tüm askeriyeyi sabahın beşinde ayağa kaldırmış, onların deyimiyle ağızlarına sıçmıştım.

Erlere yaptırdığım eğitim sadece 3 saat sürerken timdekilere 4 saatten fazla yaptırmıştım. Yapılan hareketlerin zorluğu hepsinin pert olmasına sebep olduğunda en sonunda hallerine acıyarak duş almaları için göndermiştim.

Şu an ise kantinde oturuyorduk. Bize  çayları dağıtan Er selam verip arkadaşlarının yanına geri oturduğunda kantine elinde saz ile giden askeri gören arkadaşları ufak bir tezahürat yapmış, benim  bakışlarımı gördükleri anda susmuşlardı. Elinde saz olan asker bana selam verdiğinde elimdeki çaydan bir yudum aldım.

"Çalmayı biliyor musun Yalçın?" Ona soy ismi ile seslendiğimde başını olumlu anlamda salladı.

"Biliyorum komutanım. Konservatuvar mezunuyum ben." Başımı olumlu anlamda salladığımda gülümsedim.

"İyi, çal bakalım bir şeyler."

"Komutanım siz de bir türkü patlatırsınız değil mi?" Diyen Arslan ile kantindeki tüm askerlerin bakışları bana dönmüştü. 

"Evet komutanım, Kaan komutanım sesinizin çok güzel olduğunu söylemişti." Onu destekleyen Gizem ile derin bir nefes alırken cevap vermedim. Sesimin güzel oluşu benim pek inandığım bir mevzu olmasa da çevremdeki çoğu kişi bunu söylerdi.

"Ne bakıyorsunuz lan bana! Önünüze dönün." Herkes tekrar önüne döndüğünde Yalçın bir sandalye çekip oturmuştu.

"Komutanım sizin istediğiniz bir şey var mı?"

"Yok, sen çal bir şeyler." o Arkadaşlarının istediği parçaları çalarken Kaan belimden dürtmüştü.

"Türkü söyleyecek misin kız? Lütfen söyle." gözlerimi kısarak ona baktığımda bu sefer sinsi bir sırıtmayla elini belime, tam tikimin olduğu noktaya doğru yaklaştırmıştı. Bu ufak tehditleri sadece sivilde işlerdi.

"Karşında komutanın var senin. Dikkat et, almayayım ayağımın altına." eline bir tane yapıştırdığımda geri çekilmişti. "Pardon komutanım."

İlk türkü bittiği anda büyük bir alkış koparken derin bir nefes aldım. Birkaç parçayı üst üste çalarken güzel bir ortam olduğu söylenebilirdi. Sanırım ben de 5 yıldır hiçbir şey söylememiş olmamın hatırına bir türkü söyleyebilirdim.

"O yar gelir çalabilir misin?" Bir anda konuştuğumda şaşkın bakışları bana dönse de hemen başını sallamıştı. Kantindeki herkes bakışlarını bana dikmişti.

"Tabii komutanım."

"Tamamdır. Sen şarkıya gir, belki ben de eşlik ederim."

GİRİFTWhere stories live. Discover now