Laws Of The Other World

= 13 = İki Başlı Kurt Örümceğinin İntikamı

"Profesör Zhou artık ilaçlarını almayacağına göre, Dr. Daniel'in de ölmemesi gerekiyor. Çünkü o ölürse, Profesör Zhou'yu ameliyat edecek kimse kalmaz."

Wu Yun gülümsedi ve Zhou Yu'ya dirsek attı.

"Profesör Zhou'ya teşekkür etmeli miyim?" Daniel sıkıntıyla elini alnına vurdu. "Aslında Profesör Zhou'nun o ilacı almasını önermezdim ama Juli Corp ısrar etti."

"Anladım. Sadece zamanımı tüketmek istemiyorlar, aynı zamanda sınırlı bir süre içinde araştırmaya katkıda bulunma potansiyelimi de tüketmek istiyorlar."

Tam o sırada Wu Yun aniden hızlandı ve araba ileri atıldı.

Li Qian neredeyse kafasını arabanın tavanına çarpıyordu.

"Hey! Neler oluyor?!"

Arkalarından bir çıtırtı sesi geldi.

"Aman Tanrım! Bu iki başlı kurt örümceği... Hem de bir sürüler!" Han Li, bakmak için arkasını döndükten sonra yüksek sesle haykırdı.

Bir düzineden fazla iki başlı kurt örümceği ağaçların arasında zıplayıp koşturarak onlara doğru yöneldi.

"Dün gece tanıştığımız iki başlı kurt örümceğin yumurtalarından çıkmışlar." Wu Yun, sıktığı dişlerinin arasından, arabanını frenine son gücüyle abanırken konuştu.

Böyle olacağını bilselerdi yumurtalardan kurtulurlardı!

Araba sürmeye konsantre oldu. Herhangi bir şeyle çarpışırlarsa ölümden kaçamazlardı.

"İntikam için mi buradalar?" Li Qian aptalca sordu.

"Şimdiye çığlık çığlığa kalırsın sanmıştım."

Wu Yun bu sırada hâlâ şakalaşma havasındaydı.

Arabanın yerleşik makineli tüfeği açıldı ve arkaya doğrultuldu. Zhou Yu, silahın dürbününe baktı ve ateş etmeye başladı.

Wu Yun yol üzerindeki ağaçlardan kaçındığı için Zhou Yu doğru bir şekilde nişan alamıyordu.

Yaklaşık bir düzine mermi den sonra sadece birini vurabilmişti.

"Mermileri boşa harcadığının farkında mısın?!" Wu Yun bağırdı.

Zhou Yu, "Daha iyisini istiyorsan düzgün sür!" diye karşılık verdi.

Bir toprak yığınına çarparak araba sendelediğinde Wu Yun'un kendisi de dâhil olmak üzere arabadaki herkes haykırdı.

"Hepimiz öleceğiz! Bu sefer gerçekten öleceğiz!!" Li Qian tüm gözyaşlarını ve sümüğünü arabaya bırakmak üzereydi.

Araba biraz çalkalandıktan sonra tekrar düz konuma döndü ve ilerlemeye devam ettiler. İki başlı kurt örümcekler ise toprak yığınının üzerinden atlayarak onları son süratle takip ettiler. Henüz ebeveynleri kadar iri olmamalarına rağmen son derece hızlı ve çeviktiler.

Zhou Yu derin bir nefes verdi. Wu Yun'un düz bir çizgide sürdüğü o iki saniyede, hızlı bir atış yaparak ikisini de vurdu.

"Aferin!" Wu Yun onu övmeden edemedi.

Ancak Zhou Yu, "Mermimiz bitti." diye yanıt verdi.

"Ne? Mermi mi bitti?!" Li Qian da çıldırmak üzereyken Han Li gözlerini kocaman açtı.

"Mermilerimiz..."

Wu Yun konuşmayı bitiremeden, iki başlı bir kurt örümceği aniden arabalarının tavanına sıçradı. Neyse ki, ebeveynlerinin sadece dörtte biri büyüklüğündeydiler, yoksa ortada araba diye bir şey kalmazdı.