ʙᴇ ꜱᴀꜰᴇ | ᴛᴡᴇɴᴛʏ ᴛʜɪʀᴅ ᴘᴀʀᴛ

171 30 9
                                    

"Bebek mi? Görürsün sen bebeği."

L, Watari'nin her şeyi hazırladığından son kez emin oldu. Evinde kimse yoktu. Light ona ısrarla yalan söylediği için biraz oyun oynamak istemişti. Lavabodan boğuk bir çığlık sesinin gelmesinin sebebinin Light olduğuna emindi. Utandığı için kaçmıştı ve heyecandan ağzını kapatıp çığlık atmıştı. Çok sesli değildi ama duyulabilir düzeydeydi. Normalde Light bu tür tavırlar sergilemezdi, gayet olgun durmaya çalışırdı ancak söz konusu hayran olduğu L olduğunda çocuklaşmaktan çekinmiyordu. L bunu farkındaydı ve Light'ın kimseye yansıtmadığı çocuksuluğunu kendisine göstermesi hoşuna gidiyordu. L de çocuksu biriydi çünkü. Light'ın zeki olduğunu biliyordu ama ne kadar zeki olursa olsun utandığı için düzgün tavırlar sergileyemediğini de farkındaydı.

L odasındaki dizüstü bilgisayarından Light'ın eve girişini izliyordu. Bilgisayarı kapatıp ses çıkarmadan aşağı indi. Light'ın elinde telefonu vardı ve L'e nerede olduğunu soruyordu. Kafasını kaldırmıyordu. Işıklar kapalıydı, gerilmiş gibiydi.

"Light." Lawliet Light'ın omzuna dokundu. Fısıldayarak konuşuyordu. Light arkasında kalan adamın omzuna dokunmasıyla kafasını çevirdi.

"İyi misin? Bir şeyin yok değil mi?"

Telefonunun fenerini açmıştı. L'in yüzüne tutmadan feneri kendilerine doğru çevirdi.

"İyiyim. Bir şeyim yok ama biraz sessiz ol."

Üst kattan yürüme sesleri geldi. Light tepki vermemişti. L, Light'ın vereceği tepkileri dikkatle inceliyordu.

"Korkuyor musun?" Bu sefer fısıldayarak konuşmuştu. Lawliet varla yok arası başını salladı. Light'a yaklaştı.

"Korkma, geldim işte. Bir şey olmayacak."

Lawliet'in oyunculuğu iyi değildi. Light'ın gösterdiği en ufak bir korku belirtisiyle güleceğini biliyordu.

"Light, umarım bu iş tersine dönmez."

Light anlamadığını belirtir şekilde baktı.

"Yani beni korumak için geldiğin yerde umarım ben seni koruyacak duruma düşmem. Kaçarsan bir daha görüşmeyiz, haberin olsun."

"Çok yakınlaşmadığımız sürece kaçma reflekslerim harekete geçmiyor. Rahatsız olduğumdan değil. Utanıyorum, biliyorsun."

"Evet, maalesef ki biliyorum ama sana yakın olmayacaksam şu an, kime yakınlaşacağım ben? Evimde gezen kişiye mi yakınlaşacağım?"

"Saçmalama." Light, L'i kendinden uzaklaştırıp kendine çevirdi ve omuzlarını kavradı. "Şimdi odana gideceğiz ve eğer evindeki kişi orada değilse, kapını kilitleyip beni bekleyeceksin. Anlaşıldı mı?"

Lawliet onaylar şekilde başını salladı. Light bunun üzerine L'i arkasına alıp fenerle görebildiği kadar merdivenleri çıkmaya başladı. Lawliet odasının yolunu tarif ederken ciddi durmaya çalışıyordu. Light kapıyı yavaşça açıp içeri fenerle baktı. Görünürde kimse olmadığı için Lawliet'in içeri geçmesini istedi. Ne olur ne olmaz diyerek odayı incelemeye devam etti. Odanın içindeki lavaboya da bakınca durdu. Aklına bir şey gelmiş gibi görünüyordu.

"Bu evin ışıkları neden kapalı?"

L'in odasının ışığını açmak için düğme aramaya başladı. Bulduğunda bastı ama ışıkların açılmadığını gördü.

"Eve girerken sigortayı mı kesmiş? L, sigorta nerede?"

"Bodrumdaki sigorta odasında da, kapının giriş kısmında da sigorta girişi var."

Light ciddi bir şekilde kafasını onaylar şekilde salladı. "Burada bekle."

Lawliet'in bir şey demesine izin vermeden odadan çıkmıştı. Giriş kattaki kapının yanında duran sigortaya baktı. Kapağını açıp düğmeleri tek tek açtı. Bodruma inmek için merdivenleri aramaya başladı. Bulduğunda hızlı bir şekilde merdivenlerden indi ve sigorta odasına girdi. Oradaki sigortaları da açmak için düğmelerin hepsine bastı. Işıkların açılmadığını anladığında duraksadı. Sigorta tüplerinin tam olmadığını fark etti. Işıkları açmaktan vazgeçip bodrumdan çıktı. Evdeki sesler artmaya başlıyordu. L'i kontrol etmek için merdivenleri tekrar çıktı. Odaya girdiğinde Lawliet'in orada olmadığını gördü. Odanın içindeki lavaboya baktı. Orada da yoktu.

O sırada Lawliet ikinci kata çıkmış merdivenlerden iniyordu. Odasına girecekken Light'ın telaşlandığını gördüğünde sırıtmadan edemedi. Light fark etmeden hemen yüz hatlarını düzeltti ve kapının önünde beklemeye başladı. Light kapının önünde gördüğü silüetin kim olduğunu anlamak için feneri yüzüne tuttu.

"Burada beklemeni söylemiştim, L. Endişelendirdiğini farkında mısın?"

"Üzgünüm." Lawliet çekinir gibi odaya adımladı. İçeri geçtiğinde kapıyı kapattı ve derin bir nefes verdi. "Üst katımdaki odadan fazlasıyla ses geliyordu. Bodrumda olduğunu bildiğim için sen gelene kadar bakmak istemiştim ama korktum ve geri döndüm. Yukarıdaki lavabonun kapısı açık ve ayna kırılmış."

Tabii ki bunu kendisi yapmıştı. Böyle bir şey olduğu yoktu. Light tepkisiz durmaktan çıkıp kaşlarını çatmıştı.

"Neyse. Işıklar neden açılmadı?"

"Gelen kişi ya da kişiler, sigorta tüpünü çalmış. Nasıl bir kafadalar bilmiyorum ama yakalarsam elimden kaçamayacakları kesin."

L gülmemek için kendini zor tutuyordu. Gülünecek bir şey yoktu ortada, sadece Light'ın birilerini yakalayacağını düşünmesi komik geliyordu. Oyun oynamak keyifliydi.

"Bu sefer bu kata ve üst kata bakacağım. Ya buradan hiçbir yere ayrılma ya da benimle gel. Güvende olup olmadığını öğrenemediğim sürece kimi bulmaya gittiğimin bir önemi yok."

𝖺 𝖿𝗅𝗈𝗐𝖾𝗋 𝗂𝗇𝗌𝗂𝖽𝖾 𝗍𝗁𝖾 𝖺𝗉𝗉 | 𝗅𝖺𝗐𝗅𝗂𝗀𝗁𝗍 Where stories live. Discover now