ʟɪᴛᴇʀᴀᴛᴜʀᴇ | ᴇʟᴇᴠᴇɴᴛʜ ᴘᴀʀᴛ

188 35 4
                                    

Ryuzaki:
Günaydın, Light.

Light:
Günaydın, Ryuzaki.

Ryuzaki:
Sana bir şeyden bahsetmem gerek.

Light:
Dinliyorum.

Ryuzaki:
Önce biraz konuşalım.
Senin hakkında hâlâ fazla bir şey biliyor değilim.
Öğrenmek isterim, en sevdiğin şarkıyı, yapmak istediğin ama yapamadığın şeyi, yapmaktan en çok zevk aldığın şeyi, kimi sevdiğini, nasıl kişiliklerden hoşlandığını, en sevdiğin kitabı, gezmek istediğin herhangi bir yeri, en sevdiğin kültürü, hangi sanatın senin ilgini çektiğini, hangi günleri özel gördüğünü, en çok neye ve kime değer verdiğini...
Biraz geç oldu ama yine de yakın olmamız hâlâ zor değil.
Ve de öğretmeni istiyorum bana, nasıl sana layık olacağımı.
Belki biraz sıkar seni bunlar.
Ama seninle ilgili her şey heyecanlandırıyor beni!
Lütfen söyle bana neler hissettiğini.
Bu bir istek değil ihtiyaç benim için.
Sensiz geçirdiğim her bir günün acısını çıkart benden.
Daha sonra söyleyeceğim sana söylemem gerekeni.

Light:
Bana aşık mısın, Ryuzaki?
Nedir bu sözler?
Edebiyata mı verdin kendini bensizlikten?
Hissettin mi samimiyetimi?
Ve de sana olan özlemimi.

Ryuzaki:
Araştırıyorum, Light.
Bir bir senin için.
Edebiyat duyguların sözel göstergesiymiş.
Bilmiyor musun benimle her sözsel işi yapabileceğini?
Görmüyor musun sana olan nefretimi ve sevgimi?
Yapabileceğim her şeyi yapıyorum sana karşı.
İsterdim beraber olduğumuz farklı bir başlangıcı.
Kelimelerime aldırış etme, söz vermiştim sana insan gibi olacağım diye.
Duyguların esiri olmadan yapamıyormuşum bu görevimi.
Bahset bana her bir özelliğinden.
Yine bekliyorum seni.

𝖺 𝖿𝗅𝗈𝗐𝖾𝗋 𝗂𝗇𝗌𝗂𝖽𝖾 𝗍𝗁𝖾 𝖺𝗉𝗉 | 𝗅𝖺𝗐𝗅𝗂𝗀𝗁𝗍 Where stories live. Discover now