1.Bölüm-Bombalar

360 14 14
                                    

Sağına dönerek "Esselamü Aleyküm ve Rahmetullah" soluna dönerek "Esselamü Aleyküm ve Rahmetullah" dedi genç kız. İkindi namazının sünneti bitmişti. Kış ayıydı, hava soğuktu.

Bugün camideki Kur'an Kursu'nu biraz temizlemek için camide kalmıştı. Genç kız bu camide anaokul seviyesindeki çocuklara ilim,Kur'an dersleri veriyordu. Çoğu öğrencisi gitmişti. Sadece adı Ecmel olan bir öğrencisi ve  ögrencisinin annesi kalmıştı camide tanıdığı. Ecmel'in annesi Zeynep ise işten biraz geç çıktığı için çocuğunu camideki Kur'an Kursu'ndan biraz geç almak zorunda kalmıştı ve sonrada hazır camiye geldiği için ikindi namazını da kılmak istemişti.

"Öğretmenim bir abi sizi çağırıyor",dedi Ecmel.

Genç kız şaşırdı. İkindi vaktinde tam namazın farzına başlayacakken niye bir adam onu çağırıyordu ki?

"Kim çağırıyor Ecmel'ciğim?"

"Eee...Bir abi işte, acilen seni çağırmamı istedi öğretmenim."

Genç kız gidip gitmemekte kararsızdı. Ama gitmeyip ne yapacaktı ki?  Sanırım önemli birşey, diye düşündü.

"Allah Allah hayr olsun." diyerek ayakkabılarını giyip ,merdivenlerden inerek cami avlusuna çıktı. Çıktığı anda tam karşısında o adamı gördü. Koyu kahverengiyle siyah arasındaydı saç rengi. Keskin çene hatları vardı. Burnu yüzüne nazaran tam ortaydı. Üzerinde bildiğin siyah gömlek ve altında kot pantolonu vardı. Kendisinden biraz uzun gibiydi.

Adam eliyle 'sus' işareti yaparak cami avlusunun arkasındaki duvar kenarını gösterdi. Güvenilir birisine benziyordu. Genç kız biraz tırsmıştı ama nedense o adama güveniyordu. Aslında dini gereği bir erkek ve bir kadının yanlız başlarına konuşması çok uygun değildi ama şuan bunu düşenemezdi çünkü adam sus işareti yaptıktan sonra anında fısıldayarak "Çabuk ol!" demişti.

Hızlıca o duvar kenarına geçtiler. Aralarında çok mesafe yoktu.  İlk defa göz göze geldiler. Kirpikleri çok uzundu.

Adam hakkında biraz düşündü genç kız. Bence asker,dedi. Çünkü gerçekten heybetliydi. Belinde arkasından gelirken fark ettiği bir silahı vardı ama üzerindeki siyah gömleği silahı kapatıyordu. Çok cesur birine benziyordu ama gözlerine baktığında nedense biraz korkmuş gibiydi.

Genç kız cesaretle birazda sesindeki korkuyla:

"Siz kimsiniz,neden beni buraya çağırdınız?" diye sordu.

Adam cevap vermedi. Kahverenginin koyu tonlarındaki gözleri aynı şekilde endişeli ve biraz korkmuş bakıyordu ama bu sefer gözlerinin derinliklerindeki cesurluğu gördü genç kız.

Yaklaşık bir dakika geçtikten sonra adamın telefonuna bir mesaj geldi. Adam mesaja bakarken kızın ağzından fısıltıyla "Korkuyorum." kelimesi çıkmıştı.

Adam bunu duymuştu, mesajı okuduktan sonra:

"Korkma Şüheda. Sadece senden birşey isteyeceğim."

Sesi kalın ama hoş bir tınıydı.

Genç kız şaşkın bir ses tonuyla:

"Adımı nereden biliyorsunuz, kimsiniz, size neden güveneyim ve ne istiyorsunuz?"

Adam bu soruları duyacağını biliyordu. Bu yüzden asker kimliğini çıkarıp kıza gösterdi.

Tahmin ettiği gibiydi. Askerdi o.

Şüheda biraz olsun rahatladı ve "Dinliyorum" dedi. Asker konuştu:

"Öncelikle senin adını nerden bildiğimi sonra sormak istersen sorarsın şuan anlatamam. Acelemiz var ve bana güvendiğin için teşekkür ederim. Şu anda bu camide bir bomba var. " demesiyle genç kız "Ne?" diye sordu. Gözlerini askerin gözlerinden çekip gömleğine baktı. Boyu askerin boynunun başlangıc hizasına geliyordu. Başı dönmeye başlamıştı.

HİT(Halk İstihbarat Teşkilatı)Where stories live. Discover now