S.11 Şok gece

152 40 9
                                    

Hatalarım varsa affola canlarım.

" Bu gece son dövüşümüz olacak ve ölümüne." Dedi.

" Ölümüne." Dedim.

Ama ölen ben olmayacaktım.
Murai'den de kurtulacak sonrasında neden peşimden geliyorlar bunu öğrenecektim.

VOLKAN'DAN

Televizyonda izlediğim haberlerin ardından gelen telefonla, tıpkı haberlerdeki şekilde öldürülen iki işçimin haberini alınca aklıma sadece oraya gidip o vampir kızı bulmak gelmişti.

Hayatımı kurtaran o vampir kızın adamlarımı öldürmüş olması düşüncesi beni delirtiyordu. Melda'ya evden çıkmamasını hatta kimsenin evden çıkmamasını söyleyerek Adnan ile birlikte evden ayrıldım. Bahçedeki adamlara ne olursa olsun kimsenin evden çıkmasına izin vermemelerini söyleyerek Adnan ve bizi bekleyen Servet ile birlikte arabaya bindik. Biz önden diğer adamlarımda 2. Bir araçla arkamızda bahçeden çıkarak şirketime ait depoların olduğu bölgeye doğru yola çıktık.

Düşünüyor düşünüyor ama hâlâ anlayamıyordum. Neden bana yardım ederken başka insanları öldürüyordu.
Bunu neden yapıyordu.

O an aklıma bir teori geldi.
Acaba... Bir ihtimal bu ölümlerin sebebi o olmaya bilirmiydi? Başka bir vampir daha olabilirmiydi? Düşüncesi bile ürkütüyordu insanı. Vampirlerin gerçek olabileceğine gözümle görerek inanmıştım ama ya birden fazla oluşu. Buna inanmak zordu. Bu kızdan başkalarıda mı vardı yani? İnanması güç olsada, oraya gidecek bu durumu iyice araştıracaktım. Mutlaka bir iz bulacağımı düşünüyordum.

Bir süre daha yol aldıktan sonra depoların olduğu bölgeye geldik. Durur durmaz önden inerek hızlı adımlarla adamlarımın beklediği depo önüne ilerlerken Adnan ve Servet'te peşimden geliyordu.

Kapının önünde bekleyen adamımın yanına gelir gelmez yakasından tuttuğum gibi kendime çektim.

" Çabuk konuş ne oldu burda.? "

" Efendim iki saat kadar önce son kontrolleri yaparken adamlardan ikisini." Dedi ve durdu.
Sonra yutkunarak devam etti.

" Parçalanmış cesetlerini bulmuşlar. Bir adamda yaralıymış. Ama oda aklını kaçırdı galiba. Biz geldiğimizde,
" Canavar! " diye bağırıp duruyordu.

Diğer isçiler polisi aramışlar. Bir saat kadar önce cesetler ve yaralı adamımızı götürdüler. Hepimizin ifadelerini aldılar. Depoyu incelediler ama birşey bulamadılar."

" Kamera görüntüleri." Dedim silkeleyerek.

" Maalesef efendim. Kameralar parçalanmış. "

" Nasıl lan, nasıl parçalanmış? "

Cevap vermeden önüne bakınca geriye doğru savurdum. Hızlı adımlarla deponun içine doğru yürürken Servet ve Adnan yine arkamdan geliyordu. Deponun ortasına kadar yürüyüp önce kendi etrafımda bir tur döndüm. Değişik hiç bir şey yoktu. Biraz daha ilerlediğimde adamlarımın cesetlerinin bulunduğu yere geldim. Yerde kanlı izler vardı.

" Kahretsin."

Dedim öfke dolu sesle.
Aklımdan geçenleri sıraya bile koyamıyordum. Benim düşündüğüm gibi vampir yada vampirlermiydi yoksa başka bir şeymiydi?  Hızlı adımlarla dışarıya çıktım yeniden.

" Burda yapacak bir şey kalmadı. Gidelim artık. Yarında emniyetle konuşuruz. "

Adnan ve Servet'le birlikte arabaya giderken diğer adamlarımda hareket ederek araçlara yöneldiler. Kapımı açan Servet'le arka koltuğa geçip oturdum. Servet direksiyona geçtiginde Adnan'da yanımdaki koltuğa oturdu.

SÜRGÜN ( 1001 ) ( TAMAMLANDI✔️)Where stories live. Discover now