🍂Bölüm~16🍂

1.5K 150 247
                                    

🌾
•••••

*Sadece iki kişi sizi gerçekten anlar:
Biri seninle aynı durumu yaşamış olan...
Diğeri seni çok sevmiş olan...

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Mirza'dan:
•••••••••••••

Hastane... hepimizin birden fazla duyguyu aynı anda yaşadığı bembeyaz duvarlarla çepeçevre sarılmış mekan...

Umut... korku... iyileşme umudu ve ölüm korkusu. İkisini de tattırmayı çok iyi başarıyordu bu soğuk ve beyaz koridorlar. Kimisinin umudunu yeşertiyor, kimisinin hayat çırağını bir daha yanmamak üzere söndürüyor. Hiç acımadan...

Bugün biz de buradaydık. Ben ve Ahsen. Tıpkı yıllar önce olduğumuz gibi. Yıllar önce buradayken hayatımızın en kötü ve sarsıcı haberiyle baş başa kalmıştı minik vücutlarımız.

Fakat bugün öyle olmamalıydı. Bir kez daha bu hastaneden umutsuzluk kırıntılarını omuzlarımızda taşıyarak çıkamazdık. Bu sefer olmamalıydı.

Bugün burada olmamazın nedeni bir umuda tutunmaktı. Leyal için, sevdiğim kadın için hayatının temeli olan o umut bugün onu hem sevindire, hem de hüzünle sarabilirdi.

Doktor kontrolunden çıkmıştık. Son tatkikler yapılmış doktor her şeyin normal olduğunu, Leyal'in ameliyat için hazır olduğunu söylemişti. Heyecanı elle tutulur cinsten olan sevgilimse deyim yerindeyse yerinde duramıyordu. Ayaklarını sallıyor, tırnak etlerini koparıyordu dişleriyle.

Son olaraksa hemşireler Leyal'i ameliyata hazırlamak için götürmüşlerdi. Tahminimce beş on dakika içinde gelmeleri gerekiyordu.

"Abi, çok gerginim. Her şey güzel olacak değil mi?" Ahsen'in stresli sesi kulaklarıma dolduğunda istemsizce iç çektim. Şu an tek temennim her şeyin iyi olmasıydı.

"Olacak tabii çiçeğim. Her şeyin en iyisi olacak." Onu omuzundan kavrayarak sarıldığımda bana karşılık vermişti. Saçlarına birkaç öpücük bırakarak söylediğim şeylerse daha çok olmasını istediğim şeylerdi. Zira düşünmek bile istemediğim kötü senaryolar Leyal'in iyice yıpranmasına neden olacaktı ve ben böyle bir şeyi asla istemiyordum.

"Leyal'i getiriyorlar." Diyerek benden ayrılan kız kardeşimin ardından ben de hızla arkamı dönmüş, tekerlekli sandalyeyle hemşireler eşliğinde gelen Leyal'i görmüştüm. En savunmasız, en masum haliyle bile çok güzeldi.

Yanımıza vardıklarında Leyal hemşireden biraz durmasını rica etmişti. Bense hemşire birkaç adım geri çekilince dizlerimi kırarak eğilmiş, boyumu tekrekli sandalyede oturan güzelimin boyuyla sabitlemiştim.

"Mirza," dolu dolu olan gözleri yüzünden sesi de boğuk çıkmıştı. Bu haline içim giderken hafif öne atılarak dudaklarımı alnına bastırmıştım. Kokusunu içime çekerken alnına da sevgimi mühürlemek ister gibi öpmüştüm.

"Güzelim." dedim daha sonra yanağında parmaklarımı dolaştırırken.

"Merak etme sakın, her şey güzel olacak. Ameliyat da iyi geçecek. Eski sağlığına kavuşacaksın." Kenarda durmayı tercih eden Ahsen de dediklerim sonrası gözyaşlarına hakim olamamıştı.

"Olacak değil mi? Ben yine eskisi gibi görebileceğim?" sesindeki endişe canımı sıkıyordu.

"Olacak tabii. Rahat ol, seni burada güzel haberle bekliyor olacağız." dediğimde başını olumlu anlamda sallamak dışında bir şey dememişti.

DİLEM  (Tamamlandı 🪻)Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα