2.BÖLÜM:MÜHPEM

195 20 64
                                    


Başladığınız saati buraya bırakabilirsiniz.

İyi okumalar canlarım :)))))

Alt kattaki konferans salonuna gittiğimde yarım dakika geçti geçmedi. Tevfik hoca kapıda belirince kaşlarım istemsizce çatıldı. Tevfik hocanın salona girip yanıma oturması ile birlikte kapı yavaşça aralandı ve ben kapıda da beliren kişiyle kalakaldım.

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Bu adamı defalarca kez görmüştüm. Babamın çalıştığı şirketinin asıl patronuydu. Gözlerimi adamın üzerinde gezdirdiğimde uzun boylu ve kalıplı bir yapıya sahipti. Adımları benim oturduğum masanın tam karşısında durduğunda oturduğum sandalyeden yavaş bir şekilde kalktım. Benim ayağa kalkmam ile birlikte bana elini uzattı.

Eline karşılık elimi uzatmam göz göze gelmemizi sağladı. Gözlerinin renginin fazlasıyla ilgi çekiciydi. Griyle mavinin karışımı oldukça tuhaf bir rengi vardı. Ortamdaki sessizlik Tevfik hocanın '' Hoş geldiniz Okan Bey. Babanız geleceğinizden söz etmişti.'' demesi üzerine dağıldı.

'' Hoş buldum Tevfik Bey.'' kafasını Tevfik hocaya doğru çevirdi sonra ise tekrardan kafasını çevirip gözlerimin içine bakmayı sürdürerek '' Demek babamın bana öve öve anlattığı kız sensin.'' demesiyle Tevfik hoca söze atladı. '' Evet. Beria yaşıtlarına göre yazılım alanında yetenekli bir öğrenci. Kullandığı ve yazdığı programlar yeni üniversite mezunlarını bile gerisinde bırakabilecek derecede.'' dediğinde, gözlerini üzerimden çekmeyen adam '' Birazda Beria' yı dinlemek istiyorum izninizle.'' diye imada bulunduğunda Tevfik hoca sessizleşmişti.

'' Eee Beria kendinden söz etsene biraz nasıl tanıştın yazılımla nasıl bu kadar ilerleye bildin gerçekten merak ediyorum.'' demesiyle artık konuşmaya dahil olmam gerektiğini fark ettim. "Çocukluğumda araştırma yaparken keşfettim yazılımı sonrada çalışarak kendimi geliştirdim hepsi bu" diye cevap verdim.

Yüzündeki ifadeden cevabım hakkında tatmin olup olmadığını anlayamadım. Geldiği ilk andan itibaren ifadelerin okuyamıyordum gerçekte oldukça iyi saklambaç oynuyordu. '' Seninle daha önce bir yerde karşılaşmış olabilir miyiz Beria'' demesi üzerine ''Hayır'' diye kısa ve net bir cevap verdiğimde yüzünde ufak anlık bir gülümseme geçer gibi oldu.

O kadar anlıktı ki bir an kafamda kurguladığımı düşündüm fakat bu gülümsemeyi gizlemek için aniden kafasını Tevfik hocaya çevrilmesiyle kendini ele vermiş oldu. Ona hayır demenin bu adamda pek de iyi bir izlenim almamış olmamdan kaynaklanıyordu. Kendinden emin bir duruşu vardı ama sözleri aynı duruşu yansıtamıyordu.

Kafamı yanımda oturan Tevfik hocaya çevirmemle gözüm sürekli olarak elinde döndürdüğü kalemine ilişti. Bu okulda ki beşinci sene mi neredeyse bitirmek üzereydim. İnsanları gözlemlemeyi ve insan psikolojisini çözmeyi oldukça severdim.

Şu an ise yanımda oturan adamın oldukça stres ve baskı altında kaldığının farkındayım. Elinde sürekli döndürdüğü kalemi karşı tarafla konuşurken kesintili göz kontağı. Bu masada neler dönüyordu bilmiyorum ama iyi şeyler dönmediği aşikardı.

Beni daldığım düşüncelerden alıkoyan karşımdan oturan adamın ayaklanması oldu. Onun ayaklanması ile bizde oturduğumuz sandalyeden kalktık. '' Tanıştığımıza çok memnun oldum Bedia. Bundan sonra sıklıkla karşılaştığımız dan emin olabilirsin.'' deyip elini bana uzattığında ilk gözlerinin içi bakıp en içten olduğunu düşündüğüm tebessümümle '' Bende tanıştığımıza çok memnun oldum Okan Bey.'' diyerek karşılık verdiğimde kaşları ortasında çizgi çıkacak şekilde oldukça çatılmıştı.

ORUOBOROSWhere stories live. Discover now