Dinler misin 2 / Bölüm 14

6.4K 461 112
                                    

2 / Bölüm 14: Dört kişilik yuva

Tuna ile geldiğimiz ilk yer Batu ve Selen'in eviydi. Kapılarının önünde el eleydik. Bakışlarımızı birbirimizden ayırmıyor ve gecenin bir yarısı olan saati asla umursamıyorduk.

"Çalalım mı kapıyı?"

"Kendimi hazır hissetmiyorum." dedi Tuna. "Yabancı gözlerle bakmalarından korkuyorum."

"Tuna." Derin bir nefes verdim. "Bizim gözümüzdeki sen kalıbı hiçbir zaman değişmedi. Yaşadığını öğrendiğimiz günden bu yana Batu sana sarılabilmenin hayalini kuruyor. Sana duyduğu hasretin haddi hesabı yok. Şimdi cesur ol ve çal kapıyı."

"Tamam, çalacağım ama benim hatırladığımı belli etme."

"Ona da mı sürpriz yapacaksın?" diye sordum iğneleyici ses tonumla. Mahcubiyetle gülümsedi.

"Haklısın, ben sürpriz yapmayayım en iyisi." Hemen ardından kapıyı çaldı. Birkaç dakika sonra kapıyı açan Batu sıkıca sarıldı bana.

"Eh be kızım be!" Sırtımı ovarken saçlarımdan öptü. "Aklımız çıktı!"

"Özür dilerim." Az sonra yanımıza gelen Selen de Batu'yu itip sarmaladı beni.

"Geri zekalı! Hamile olsam çocuğum düşerdi!" O da öpücükler kondurdu yüzümün her yerine. "Bavulumuzu topladık. Biz de Ankara'ya gelecektik." O anda boğazını temizledi Tuna.

"Gelmenize gerek kalmadı." dedim. "Kocam aldı beni." Tuna'nın varlığının farkına yeni varan arkadaşlarım şaşkın bakışlarını üzerimizde gezdirdiler.

"Azime Teyze'nin oğlu, sarılmayacak mısın bana?"

"Hatırlıyorsun... Hatırlıyorsun lan!" Tuna'yı kolları arasına aldığında sesi titriyordu. "Kardeşim!"

"İki senedir ölüyormuşsun hasretimden, öyle duydum."

"Hazan'ın ölüp bitmelerinden bize sıra gelmedi." Tuna'dan uzaklaştı Batu. Gerçek olup olmadığını anlamaya çalışır gibi Tuna'nın yüzünü avuçları arasına aldı.

"Fazla yaklaşma Batu, tedirgin oluyorum." Tuna'ya inatla yaklaşıp yeniden sarıldı Batu.

"Bırak ben de sarılayım Batu." Selen'e kulak asmadan Tuna'ya sarılmaya devam etti. Kemiklerini kıracak kadar şiddetle sarmalamıştı.

"Ben hangi tarihte doğdum?"

"Ben onu hiçbir zaman hatırlamıyordum Batu, hafızamı yitirmemle alakası yok." Yüzünü buruşturarak Tuna'dan uzaklaştı.

"Yazık." Nihayet sıra Selen'deydi. Tuna'ya sarıldı o da şefkatle.

"Benim sana aldığım ilk hediye neydi?"

"Bari sen yapma be Selen! Hatırlıyorum, diyorum."

"Hatırlıyorsan söyle."

"Şey almıştın..."

"Ne almıştım?"

"Konser bileti miydi?"

"Ben de hatırlamıyorum." Gözlerini devirerek Selen'den uzaklaştı Tuna.

"İyice Batu'ya benzedin."

"Kocamdır, benzerim. Sana ne?"

"Hazan, beni yeniden denize atar mısın?"

"Hemen." Tuna'nın sırtına birkaç kez vurduğumda gözleri fal taşı gibi açıldı.

"Şiddete meyil var. Batu alıştırdı değil mi?" Tuna'nın konuşma tavrından bile yabancılık çektiği anlaşılıyordu. Gözlerindeki suçluluk duygusu pek rahatlıkla okunuyordu. Gülümseyerek elini tuttum.

Dinler misin?Where stories live. Discover now