3. Bölüm

1.6K 161 47
                                    

Güler'le Osman Murat'a şimdilik ödenecek meblağının yüksekliğinden bahsetmeme kararı aldılar. Oğulları bu haldeyken bu konulara kafa yormasını istemiyordu her ikisi de. Fakat düğün konusunda bir türlü mutabık olamamışlardı. Odaya yaklaştıklarında bu konuyu da şimdilik konuşmamaya karar verip sonraya ertelediler. Tam Murat'ın odasına girecekken kapıda doktor Elif'le karşılaştılar.

"Hah dohtur hanım gızım, nasılmış oğlum, iyi miymiş?" diye sordu Güler telaşlı bir şekilde.

"İyi iyi hanım teyze, korkacak bir şey yok. Sadece çok yorulmuş, dinlenmesi için sakinleştirici iğne yaptım. Uyuyor şimdi."

Güler ellerini semaya açarak, "Oh çok şükür." diye mırıldandıktan sonra bakışlarını tekrar doktor Elif'e çevirdi. "Allah razı olsun gızım senden." dedi minnettarlığını dile getirerek.

"Estağfirullah teyze, görevimiz. Siz de gidin dinlenin artık, yanında refakatçi olarak içerdeki kız kalacakmış. Meryem değil mi o?" diye sordu doktor Elif meraklı bir şekilde.

"He o." dedi Güler yüzünü düşürerek. "Oğlum onun yüzünden burada."

"Bence öyle düşünmeyin. O burada olduğu için oğlunuz artık daha çabuk iyileşecek göreceksiniz."

Güler başını olumlu bir şekilde sallarken doktorun söylediklerini kabul etmiş gibi görünse de içindeki üzüntüsünü ve öfkesini bir türlü atamıyordu. Murat için bu kıza katlanacaktı ama onu bir gün affedebilecek miydi bilmiyordu. Bunu galiba zaman gösterecekti. Doktor uzaklaşırken eşiyle birlikte odaya girdi. Murat uyuyordu, Meryem ise endişe içeren bakışlarla onu izliyordu. Onların geldiğini görünce ayağa kalkıp yataktan uzaklaştı.

"B-buyrun, b-ben çıkayım odadan." dedi kekeleyerek.

"Sen kal. Oğlumuzu görüp çıkacağız biz." dedi Güler düz bir şekilde.

"O ş-şimdi uyuyor. Doktor iğne yaptı. Emir de az önce çıktı z-zaten." diye cevap verdi Meryem aynı şekilde. Daha önce yaşadıklarından dolayı ister istemez çekiniyordu Murat'ın ailesinden.

Güler bir karşılık vermeden Murat'ın yatağına doğru yürüdü. İğnenin etkisiyle uyuyan oğlunu öpüp okşadı şefkatle. Garip Osman yatağın ayak ucuna kadar yaklaşıp sadece onları izledi sessizce. Dönüp bir kere bile Meryem'e bakmadı. Sanki o orada yokmuş gibi davrandı. Hâlâ inanmıyordu onun Murat'la kalacağına. Yarın bir gün ya ailesi gelip alır ya da kendi yine kaçar diye düşünüyordu. Kolay kolay güvenmezdi Garip Osman kimseye. Bu yetim büyümenin ona verdiği bir eksiklikti. Hem bu kıza güvenmemek için yeterince nedeni vardı. Sadece oğlu için susuyordu. O da şimdilik...

. . .

Meryem uzandığı çekyatın üzerinden bir süredir endişe içinde sevdiği adamı izliyordu. Uyuyamamıştı. Bugün yaşadıkları dönüp duruyordu zihninde. Murat'ın ailesi onu kabul etmemiş gibiydi, susuyorlardı ama sırf Murat'ın hatrı için sanki. Sonra ailesini düşündü. Babasının ardından söylediği sözlerini bir türlü unutamıyordu. "Öldü bil bizi." demişti. Bu sözün ağırlığını yeni yeni idrak etmeye başlamıştı. Bu bundan sonraki hayatında onların olmayacağı anlamına geliyordu. Meryem kaybetmişti onları, kimsesiz garip bir kuş gibiydi artık. Yapayalnız kalmıştı. Bütün gün tuttuğu gözyaşlarını sessizce bıraktı gecenin karanlığına. Murat uyuyordu, ağlayabilirdi artık.

Ara verildi: Bozuk Para - Sevda sınavı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin