Gerçek Ailem | Hazel

8.Bölüm

Sabah iğrenç alarmın sesiyle uyandım ve hazırlanmaya başladım. Bu okulu neden sabahın köründe açıyorlardı acaba?

Eğitim şart ama sabahın köründe değil.

Kesinlikle.

Birden odamın kapısı tıklandı.

"Gel."dedim sakince. Gelen Hazal'dı.

"Günaydın ikiz."dedi gülümseyerek.

"Günaydın sana da. Lan sabahın köründe bu enerjiyi nasıl buluyorsun?"dedim enerjisiz bir sesle.

"Ben günün erken saatlerinde kalkmayı seviyorum ama tabii ki okulu sevmiyorum."dedi üzgün bir sesle.

"Okulu ben de sevmiyorum ama eski ailemde seviyordum. Evden kaçış oluyordu benim için."dedim ama dediğim şeyle ağzımı kocaman açtım. Pot kırmıştım. Şimdi çık bakalım işin içinden.

"Neden?"diye sordu tabii Hazal.

"Boşver ya sonra konuşu-"

"Neden dedim!"dedi Hazal baskın bir sesle.

Şiddet gördüğümü şimdi söyleyemezdim. Hazal, Dicle Hanım ve Ferhat Bey'e söylerdi ve tabii onlar da o adamdan hesap sorardı. Sonra o adam beni bir şekilde bulup travmam olan o karanlık odada beni döverdi. Bunu yaşamak istemiyordum.

"Hazel, iyi misin? Ellerin titriyor! Beni duyuyor musun? Hazel cevap ver!"Hazal panikle bağırıyordu ama ben şuan onu algılayamıyordum. Gözümün önünde o oda ve o adam vardı.

"Hayır! Hayır! Bunu bir daha yaşayamam. Hayır."diye bağırıyordum. Birden etrafımdaki eşyalara saldırmaya başladım. Bunu yaparken de "Hayır!"diye bağırıyordum. En son Hazal'ın çığlık çığlığa birilerini çağırdığını duymuştum. Sonrası ise karanlıktı. O oda gibi..

...

Yazar'dan

Hazal, Hazel'i öyle görünce çok korkmuştu. Hemen kapıyı açıp anne babasına seslendi. Tabii Uraz abilerinin odası yanda olduğu için onlar hemen çıkıp Hazal'ın yanına koştular.

"Abi Hazel'e bir şey oldu. Eski ailesi ile ilgili bir konu geçti ve sonra titremeye başladı. Şimdi de eşyalara saldırıyor. Ne oldu anlamadım."

Ural telaşla odaya girdi. Hazel'e bir şey olmasından deli gibi korkuyordu. Uraz ise kapının önünde duruyordu. Ne yapacağını kestiremiyordu.

Beş saniye sonra ise odaya telaşla Dicle Hanım ve Ferhat Bey girdi. Ardından Atlas, Pusat ve Uzay. Dicle Hanım ağlayarak kızına koştu. Tam bu sırada Hazel, Dicle Hanım'ın önünde bayıldı. Dicle Hanım tiz bir çığlık atarak kızını kucağına aldı.

"Neler oluyor burada?"diye sordu endişeyle Ferhat Bey. Hazal ise telaşla olanları odadakilere özet geçti.

"Demek eski ailesiyle ilgili bir konu açılınca krize girdi?"diye sordu Pusat.

"Baba, siz hiç Hazel ile eski ailesi hakkında konuştunuz mu?"diye soran da Atlas'tı.

"Hayır oğlum. Konusunu bile açmadık."

"Şuan da bunu tartışmanın sırası değil. Hazel'i uyandırmamız gerekiyor."dedi Ural araya girerek.

Böylece Hazel'i uyandırma çabaları başladı. Atlas ve Pusat ilkyardım bildikleri için ilkyardım müdahalesi uyguladılar. Dicle Hanım ise ağlayarak dua ediyordu.

"Allah'ım n'olur kızım uyansın. Onu bize bağışla Allah'ım."

"Gözlerini açıyor! Anne, baba uyanıyo!"diye heyecanla bağırdı Ural.