Kör Talih +18

42. Bölüm (yan yana)

"Bunu da alalım" deyip sepete bir araba daha attı, "oğlum, silahta alalım mı?" deyip Aktan silahlardan birini eline aldı ve Adala doğru tuttu. Elinden hızla çekip raflara bıraktım, "saçmalama"

"ne demek saçmalama, minik bebeğimiz babasının mesleğini almasın mı?" deyip benimle alay etti, Adala minik bebeğim dediğim için sabahtan beri benimle alay ediyordu. 

"evet ben silah istiyorum" deyip Adal silahlara yöneldiğinde ona bakmamla duraksadı, "ya bakma! bana herkesin içinde minik diyorsun, orda ki herkes oğullarına aslanım diyor koçum diyor sende minik diyorsun" deyip silahlardan iki tane alıp arabaya attı. 

"hep sen sokuyorsun Adal'ın aklına bunları"

"ne alaka, çocuğu biraz özgür bırak, belki silahlarla oynamak istiyor"

"sende ne babaymışsın"

"tabi"

"baba bunu da alabilir miyim?" deyip bir silah gösterdi. "al oğlum al"

"bak ya bana da sormuyor hiç, iyice unutulduk"

"küsüm ben senle"

"annecim tamam bir daha demem"

"bana ne"

Aktan, "Adal." diye net bir şekilde konuştuğunda Adal bana baktı, "anne ama diğer çocukların anneleri öyle demiyor"

"hayatım bende bir daha demem, özür dilerim.."

"tamam"

"affettin mi beni?"

"evet"

"o zaman bunları bırakıyoruz" deyip silahları alıp raflara bıraktım. "anne!" deyip Adal ağlamaya başladı. "ya Ela, çocuğu rahat bıraksana kızım" deyip Aktan silahları alıp sepete koydu. "ay tamam, ne yaparsanız yapın, ben kasanın orda oturacağım" deyip yanlarından ayrıldım ve kasanın karşısına oturdum. 

"hanım efendi, bana yardımcı olur musunuz?" bana seslenen adama baktığımda elinde iki tane oyuncak vardı. "ben kızıma oyuncak bir ev almak istiyorum ama kararsız kaldım, hangisini alsam bilemedim"

"tabi" deyip yanına ilerledim. "ikisini de alsanız?"

"doğum günü, iki tane hediye biraz garip olabilir"

"birini siz alın birini eşiniz alsın" dediğimde gülümsedi, "eşim ile ayrıyız"

"ah özür dilerim"

"yok önemli değil"

"bence bunu alabilirsiniz, hem içinde bebeklerde var hoşuna gider" deyip sağ elinde ki oyuncağı gösterdim. "çok teşekkür ederim, beni büyük kurtardınız"

"yok canım ne kurtarması, kızınızın doğum gününü kutlarım"

"neyi kutluyoruz" diye bana bakan Adal ve Aktanı görmemle Adalı kucağıma aldım. "beyefendinin kızının doğum günüymüş hediye almak istemiş ama ikisinin arasında kararsız kalmış bende yardımcı oldum"

"iyi, 'oğlumuz' almak istediklerini aldı gidelim" oğlumuz kelimesini bastırarak söylemişti ki adam oğlum olduğunu bilsin, "tamam gidelim, iyi günler"

"size de" kasaya geçtikten sonra ödemeyi yapıp oyuncakçıdan çıktık, "bu kadar oyuncağa gerek var mıydı?"

"varmış, öyle diyor"

"Adal.."

"Ama anne"

"tamam alsın bırak, eve gitmeden bir pizzacıya girip pizza yiyelim sonra eve geçeriz"