34. Bölüm (veda)

15.6K 436 78
                                    

3 Hafta sonra

Odaya girdiğimde Serra gülümsedi, "gel bakalım, içeri geç" dediğinde diğer odaya geçtim ve yatağa uzandım, soğuk jeli sürdükten sonra yaymaya başladı. Cihazdan tık, tık diye sesler geldiğinde hemen kafamı çevirdim, "bu ne?"

"kalp atışları.."

"ne? serra ciddi misin?"

"evet, minik kuşumuzun kalbi atıyor.." göz yaşlarım akmaya başladığında serra elinin tersiyle sildi, "resmini vereyim" deyip bir şeyler yaptı ve cihazdan iki tane fotoğraf çıktı, elime verdiğinde fotoğrafı incelemeye başladım, "çok küçük.."

"hadi kalk bakalım" dediğinde ayağa kalktım ve göbeğimi kapattım, "nereye gideceksin"

"annemlere gidip İngiltere işini konuşacağım"

"çocuk?"

"söylemeyeceğim"

"peki, hadi görüşürüz, akşam geliriz belki Güneşle"

"tamam, beklerim ama"

"bakarız hadi" dediğinde odadan çıktım, hastaneden çıktıktan sonra taksiyi beklemeye başladım. Geldiğinde bindim ve adresi verdim.

Geldiğimde ücreti ödeyip taksiden indim, eve gelince karnımı okşadım ve zile bastım, kapıyı annem açınca içeri girdim, "hoş geldin kızım"

"hoş bulduk anne, babam nerde" deyip montumu çıkardım ve askıya astım. "bahçede"

"tamam, sende gel hadi bir şey konuşacağım sizinle"

"tamam kızım, çay yapmıştım sen geç ben onu getireyim" dediğinde bahçeye çıktım ve babama arkadan sessizce yaklaşıp sarıldım. "babacım.."

"kızım, hoş geldin.."

"hoş bulduk, nasılsın bakalım" deyip yanına oturdum, "nasıl olayım, aynı, sen nasılsın"

"bende iyi"

"Aktanı davet ettik dün, geldi yemek yedik, olayı baştan sona anlattı"

"bana da anlattı baba biliyorum"

"kızım çocuğun çok suçu yok gibi aslında"

"baba"

"tamam tamam" deyip beni göğsüne yasladı, "hâlâ konuşuyorsunuz demek"

"evet, Amerika da bir şirket kuruyormuş, onun yapımı için oraya gidecekmiş, eğer şirket kafasına yatarsa orda kalacakmış" dediğinde annem geldi ve çayı önümüze bırakıp karşımıza oturdu.

"baba bende yurt dışına gideceğim"

"ne? kızım"

"baba, Yüksek Holdingin patronu Sami beyden bir teklif aldım, gideceğim kesin olarak, sözleşmeyi imzaladık zaten her şey tamam, yarın gideceğim"

"kızım bize bunu niye yeni söylüyorsun"

"bilmiyorum.." dediğimde saçlarımı öptü, "eskiden habersiz tuvalete bile gidemezdin"

"baba, bir süre burdan uzak kalmak istedim.."

"neyse, nasıl biliyorsan öyle yap kızım, bir şey diyemiyorum artık" deyip ayağa kalktı, "baba yapma ya"

"kızım asıl sen yapma, arkanda bıraktıklarını görmüyorsun, Aktan dün burda ne haldeydi biliyor musun? çocuk bir şey yapmamış ki, umut gelip sana yaptıklarımı neden yaptığımı açıklayacağım dese gitmez misin, koşa koşa gidersin, o çocuğu dinlemeden yüz üstü bırakmışsın, çocuk bizden nasıl utanıyordu bir bilsen, kafasını bile kaldıramıyordu dün"

Kör Talih +18Where stories live. Discover now