18 - DEFTER

393 44 261
                                    

Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin 🙏🏻

Sosyal medyada alıntı ve yorumlarla kitaba destek olabilir, alıntılarınızı ve yorumlarınızı #SiyahÜzümBuğusu ve #SÜB hashtagleriyle paylaşabilirsiniz. 💙

Keyifli okumalar 💙

Keyifli okumalar 💙

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

18 - DEFTER

No.1 & Melek Mosso - Hiç Işık Yok

Yemek masasında, aramızda muazzam bir sessizlik vardı. Herkes sükûnete bürünmüşken duyulan tek ses çatal bıçak sesiydi. Ferit karşımda, Bora onun yanında oturuyordu. Haluk Bey ise Ferit ile aramda, masanın başındaydı. Masaya oturalı en fazla on beş dakika olmuştu ancak ben bir saattir oturuyormuş gibi hissediyordum.

Gözlerim zaman zaman Haluk Bey'e kayıyordu. Haluk Bey'e karşı derin bir merak içindeydim. Çünkü Ferit'in anlattığı adamdan uzak gibi görünüyordu. Mimikleri, jestleri ve bakışları; ses tonuna tezat olarak daha yumuşak gelmişti bana.

Ferit'in yüzünde gözlerini gezdirdi. Hâlâ taze sayılabilecek yaraları ve burun bandajı onu biraz daha kötü gösteriyordu.

''Nereden çıktı bu ameliyat Ferit?'' diye sordu.

Ferit önce biraz duraksadı. Ardından, ''Estetik işte, nereden çıktısı mı var? Canım istedi, yaptırdım.'' dedi.

Haluk Bey'in Murat meselesini bilmediği belliydi. Üstelemedi ancak söylediğine inanmadığı da yüzünden okunuyordu. Kısa bir sessizlikten sonra, ''Okul nasıl?'' diye sordu sonrasında Haluk Bey. Muhatabının Ferit olduğunu hepimiz biliyorduk.

Ferit başını önünden kaldırmadan, neredeyse dokunmadığı tabağında gezdirdiği gözlerini babasına çevirmeden, ''İyi,'' dedi düz bir sesle.

Haluk Bey, yumuşak bir baş sallaması ile onayladı onu. Ardından, ''Sınavlara girmediğini biliyorum. Ne yapmayı düşünüyorsun?'' diye sorarken ses tonu halen kadife gibiydi.

Gözlerim Bora'ya kaydığında onun yüz ifadesinin de benimki gibi olduğunu gördüm. Yabancı gibiydi. Bir şeyleri yabancılıyordu fakat neyi yabancıladığını bilmiyordum.

''Okulu mu uzatacaksın?'' diye bir soru daha yöneltti Haluk Bey bu esnada, hâlâ yumuşak tuttuğu sesiyle.

''Neyin peşindesin baba?'' Ferit, siyah gözlerini babasına çevirirken dişlerinin arasından sordu bu soruyu.

''Sohbet etmeye çalışıyorum Ferit.'' Haluk Bey'in el jestleri, bariz ve basit bir şeyi açıklar cinstendi.

''Evet, çalışıyorsun.'' dedi Ferit. ''Çalışıyorsun yalnızca. Her zaman olduğu gibi.''

Ferit yeniden önüne dönerken Haluk Bey suyundan bir yudum aldı. ''Sen bana yanıt vermezsen çaba olarak kalır.''

Ferit gözlerini sıkıca yumarken derin ve hiddetli bir nefes aldı. Kısık bir sesle sordu. ''Şimdi mi aklına geldi?'' Gözleri babasına dokunmuyordu. ''Arkadaşlarım var diye mi böyle yapıyorsun?''

SİYAH ÜZÜM BUĞUSUWhere stories live. Discover now