" Abisi mi ?" 

" Evet, Hale'den 6 yaş büyüktü galiba. Dediği gibi çocuklu arkadaşılar ama sonra nasıl oldu anlamadım bir anda ikisinin birlikte olduğunu duydum. Lise zamanlarında bunlar birlikteyken, Hale'nin abisi görmüş bunları, Hale Savaş'ı korumak için abisini durdurmak istemiş ama abisi Ömer, Hale'ye vurmuştu. Savaş deliye dönmüştü resmen, tabi abisi diye bir şey yapmadı ama. Ömer her ayrılacaksınız dediğinde Savaş kabul etmediği için dövülmüştü." Hayretler için de dinliyordum. 

Aynı mahalleden olmadığımız için tanımıyordum onları. O zamanlar Ekrem baba beni görmüş beğenmiş ve Savaş'a istemişti. Savaş'ın hayatında 3 yıldır vardım yani. 

" Peki Neden ayrıldıklarını biliyor musun?" dedim. Onun için dayak yiyen adam, ayrılmak da istemezdi. 

" Bilmiyorum ki, Hale gittikten sonra seninle evlendi işte " dedi. Sessiz kaldım bir süre. Ne diyecektim ki ? Bir birlerini sevmişlerdi sonuçta. 

" Boş ver ya kapatalım bu konuyu, hem Savaş, gerçekten seviyordu, eğer hale bir şey yapmamış olsaydı sence onu bırakır mıydı?" dedi. Beni teselli etmesi bir gram değiştirmedi durumumu. Sessiz kalmıştım yine. 

" Neyse hadi dışarı çıkalım biraz, " dedi konuyu dağıtmak ister gibi. 

" Olmaz Melek uyuyor " dedim. 

" Zeynep'i çağır kalsın biraz yanında, bizde biraz hava almış oluruz" Aslında fena olmazdı. Biraz temiz hava almam lazımdı. Cevap vermeden kafamı sallayarak onayladım onu. 

Zeynep'i aradığımda seve seve bakacağını söylemişti. Kısa sürede geldi bile. Ona kızımı emanet edip çıktım evden. 

" Şu kışı çok seviyorum be" dedi Gül koluma da girmişti. Salına salına yürüyorduk. " Ben de " dedim sadece. Mahalleden çıkınca çarşıya gelmiştik. İlk gördüğü mağazaya girdi hemen. Beni de arkasında sürüklüyordu tabi.

İçeri girip birbirinden güzel elbiselere bakarken, ben öylece kaldım dükkanın ortasında. Pek sevmezdim bir şeyler almayı. Olanları da Savaş ile bakarken almıştık. 

Yanıma, elinde Bordo bir elbise ile geldi. 

" Bak bu sana çok yakışır " gerçekten çok güzeldi. Bacak boyu kısa olsa da oldukça şıktı. " Çok güzel de, bana niye yakışıyormuş? Sen kendine bakmıyor musun?" dedim. 

" Yo, öyle bir şey mi var ? Ben sana da bakıyorum" Bir yanda da elbiseyi üzerime tutuyordu. " Ay çok yakıştı kız, rengini açtı baya " dedi. Merak edip bende üzerime bakmıştım. Böyle tam anlaşılmasa da hoş bir renkti. 

" Güzelmiş " dedim. Gülümsedi ." iyi alıyoruz o zaman" daha ben cevap veremeden kasaya gitmişti bile. Hemen arkasından gittim bende. " Ya Gül nerede giyeceğim onu ben ya" dedim ama kime işte. Beni dinlemiyordu ki. 

Parasını da ödeyerek aldı eline elbiseyi. Engel olamadığım gibi parasını da ödeyememiştim. " Al bakalım" dedi elime tutuşturarak. " almam, ben ödemedim " dedim kızar gibi.

" Al be kızım, hediye alacaktım zaten sana " dedi. 

" Sebep?" 

" Ya evlilik yıl dönümünüz yaklaşmıyor mu? Orda giyersin işte, hem fena mı olur adamın aklını başından alırsın belki " imalı yüz ifadesi yüzümün kızarmasına neden oluyordu. Bir çocuğumuz olsa da çok fazla dokunmazdı bana. 

" Saçmalama " dedim koluna vurarak.

" Niye be, kocan o senin kızım kocan, sevgi saygı evliliği ayakta tutabilir ama kocayı kendine bağlaman sadece yataktan geçer " dedi çok bilmiş gibi. Kendisi evli bile değildi. 

~Hümeyra~Where stories live. Discover now