Ayı

46 5 0
                                    

Birilerinden ayrı kalmak her zaman canımı yakmıştır ancak bu sefer daha iyi oldu, evet yine canım yandı ama ayrı kalmakla değerlerimizi anlamis olduk. Geldiğinden beri sadece oturuyorduk. Bazen yaptığı şeyin bi hata olduğunu söyleyip tekrardan ağlıyordu ki bu benimde ağlamama sebep oluyordu.

"Tuna"dedim kurumuş boğazımı önemsemeyerek.

"Hıı ?"dedi ve başıma bi öpücük kondurdu.

"Seni sevdiğimi biliyorsun, dimi ?"dedim. Bunu bilmesini bi kez daha istiyordum. Onu hiç bırakmayacağımı, onun beni hiç bırakmayacağını bilmek veya bilmesini istiyordum.

"Beni sevdiğini bi başka deyişle seni sevdiğimi, biliyorum ve biliyorsun."dedi, bu seferde yanağımı öpüp;"Sorumun bitmiş, gidip konuşayımda çıkalım ve sende şu ortamdan kurtul."dedi, hastane odasını göz gezdirip tiksindiğini belli eden bi kaç hareket yapıp dışarı çıktı.

Tuna hemşire veya doktor artık her kimse onunla konuşup işlemleri halletti. Üstümü giyinip aşağı kafeteryaya indik. Artık boğazım susuzluktan çatlamaya başlamıştı. 'Sen bekle'dercesine bi bakış attı ve beni öpüp su almaya gitti.

Karşıdan çok tanıdık biri geliyordu, ancak henüz çıkaramamıştım. Beni gördüğü zaman gülerek yanıma koştu.

"Ada, burda ne işin var ?"diyip sarıldı. Suan mahçup duruma düşmüştüm. O beni hatırlıyor ama ben onu hatırlamıyorum.

Ondan ayrıldıktan sonra "Pardon ama çıkaramadım."dedim başımı öne eyip.

"Çok kırıldım. Beni nasıl hatırlamassın ? Doğru kaç senedir görüşmüyoruz. Ben Eylül."dedi ve güldü.

Tam sarılacaktım ki Tuna geldi. "Hayatım bu kim ?"dedi elini omuzuma atıp. "Canım bu Eylül. Biz ilk okulda Şevval, ben ve Eylül takılırdık. Hatta lakap bile takmışlardı."dedim sonlarında gülümseyip. Eylülde hatirlamis olacak ki oda güldü. "Kanka"dedim eski günleri hatırlatmak isterce.

"Buyur Kanka"dedi gülerek. "Şevval de burda ancak şuan konuşmuyoruz yani biraz kavga ettik. Ben onunla konuşmaya başladığım zaman mesaj atarım. O yüzden numaranı verirsen sevinirim."dedim ve telefonumu çıkardım. Numarayı verdikten sonra Tunayla çıkışa doğru ilerledik.

"Ne yapmayı düşünüyorsun ?"dedi yürümeye devam edip.

"Hayatıma devam etmeyi, seninle olmayı ayrıca Şevvale barışıp Eylüle haber vermeyi düşünüyorum."dedim. Elimi sıkıca kavrayıp beni kendine doğru çekti. Bu hareketi ona sarılma isteğimi doğurmuştu.

"Sürprizim var!!"diyerek gülümsedi. Şaşırır gibi yapıp bende güldüm. Biraz daha yürüdükten sonra bir arabanın karşısında durduk. Goz kirpip arabanın önüne doğru sürükledi. Bagajı açıp içinden koca bir ayı çıkardı.

"Ama bu çok güzel."ayıyı kucağına almıştım ki yanlışlıkla bir tuşa bastım.

'Seni seviyorum, bayan intihara meyilli'

Du hast das Ende der veröffentlichten Teile erreicht.

⏰ Letzte Aktualisierung: May 18, 2015 ⏰

Füge diese Geschichte zu deiner Bibliothek hinzu, um über neue Kapitel informiert zu werden!

Benim Gözüm SendeWo Geschichten leben. Entdecke jetzt