Tüm yaşadıklarımızı sadece bir kelimeye sığdırması, kalbimi en küçük parçalara ayırmasına yetmişti. Şimdi ise hayatımı berbat etmesi yetmiyor gibi yaşadığım şehride değiştiriyordum.
***
Uçaktan indiğimde karşımda sevgili babamın şoförünü gördüm(!) Hissettiğim esinti ile birlikte ilerledim. Hava sandığımdan daha soğuktu. Annem tarafından özensizce hazırlanan bavulu şoför elimden alıp bagaja koydu. Arabaya bindiğimde hayatımın daha ne kadar kötü olabileceğini düşündüm. Kafamı cama yasladım ve aklıma, geçirdiğim güzel günleri getirip kendime işkence ediyordum. Araba durduğunda geldiğimizi anladım ve kafamı kaldırıp bundan sonra kalacağım eve baktım. Bu büyük evde tek başıma nasıl kalacağımı düşünmekten alıkoyamıyordum kendimi. Eve doğru yürürken şoförde bavulumu evin kapısına kadar getirdi. Elimi cebime atıp arabadan inmeden önce şoförün bana verdiği anahtarı çıkarırken; kapıyı genç bir bayan açtı. Babamın düşüncelerine hayran kaldım. Benim yaşımda birine emirler mi yağdıracaktım? Kız kapıyı güleryüzle açtığı için bende yüzüme zorda olsa bir gülümseme yerleştirip içeri geçtim. Kız bavulumu alıp yukarı çıkarmaya çalıştığı sırada
"Ben çıkarırım." Diye itiraz ettim.
"Ben burada bunun için varım."
Her ne kadar karşı çıksada ondan bana hizmet etmesini isteyemezdim. Bu yüzden bavulumu alıp odama çıktım. Hizmetlinin gösterdiği odaya girerken ne kadar büyük ve sade olduğunu gördüm. Bavulumu dolabın önüne bırakıp kendimi direkt yatağıma bıraktım. Sadece bir ay içinde neler yaşamıştım.. bir ay öncesine kadar mutlu ve güzel bir yaşamım vardı. Fakat şimdi mutsuz ve hiç bilmediğim bir ülkede yalnızdım.
Kapım çalınca yerimden doğruldum ve kapıya dönüp
"Girebilirsin." Diye seslendim.
Kapının arasından hizmetli görününce onun daha adını bile sormadığımı farkettim. O da daha tanışmadığımızı fark etmiş olacak ki
"Merhaba Melis Ha..-" derken onu susturdum.
"Hanım demen gerekmez. İsmimle hitap et lütfen." Dedim.
Dış görünüşünden her ne kadar türk birine benzemesede türkçesi gayet iyiydi. Benim cümleme karşılık o da tebessüm etti ve
"Bende Alison." Dedi
...
Bugün burada üçüncü günümdü. Alison ile çok iyi anlaşmıştık. Kapım çaldığında dil öğreneceğim kursa gitmek için saçlarımı düzeltiyordum. Alison içeri girdiğinde şoförün geldiğini söylerken saçlarıma bakıyordu. Ellerini saçlarımın üzerinde gezdirirken
"Ne kadar da güzeller." Dedi. Buna karşılık ona sarıldım ve
"Şans dilemeyi unutma." Dedim. Birbirimizi öptük ve bende ayakkabılarımı alıp aşağıya indim. Arabaya bindiğimde son günlerde hiç elime almadığım telefonumu şimdi elime aldım. Hattımın olmadığını hatırlayınca kurstan sonra bir hat almayı kafama not ettim. Şoförün
"Kurs yeriniz burası. İlk önce müdürle konuşup sınıfınızı öğrenmeniz daha sonr...-"
"Anladım tamam." Diyerek daha fazla uzatmasına izin vermeden arabadan indim. Şoförün dediklerini yerine getirmek üzere müdürün odasını aramaya koyuldum. Büyük çabalarım sonunda odayı buldum ve kapının önünde durdum. Kapıyı tıklatıp içeriye girdim. İçeri girdiğimde dışarıdan farketmediğim yüksek sesler kulağımı doldurdu.
"Üzgünüm ama sınıfımı öğrenmem gerekiyor. Dersim 10 dakika sonra başlayacak." Dedim elimle saati göstererek.
Müdür zannettiğim orta yaşlı adam tam karşımda duran mavi gözlü çocuğa uyarıcı bir bakış attı ve daha sonra bana döndü.
"Adın neydi canım?" Diye bir soru yöneltti.
"Melis." Dedim
Bazen buranın yabancı bir ülke olduğundan şüphe duyuyorum. Herkes çok düzgün türkçe konuşuyor. Müdürün bana uzattığı kağıdı aldım ve acele ederek sınıfıma doğru yürümeye başladım. Sınıfa girdiğimde tüm gözler bana çevrildi ve 'ooo' lamalar başladı. Tüm erkekler yavşak bir şekilde yanlarındaki arkadaşlarını ittirip 'Burası boş' tarzı şeyler söylüyorlardı. En arka tarafta boş bir sıra olduğunu gördüm ve oraya doğru ilerledim. Evet, sıkıcı bir kurs günü başlamıştı.
****
Öğretmenlerin verdiği tüm dosyaları elime aldım ve bir an önce burdan kurtulmak istercesine sınıftan çıktım. Farkında olmadan hızlı adımlarla ilerlerken koridorun sonunda birine çarptığımı hissettim. Tüm kağıtlarım yerdeydi ve üzerlerine kahve dökülmüştü. Dosyalarım ve aynı zamanda kıyafetlerimde kahve olmuştu! Tam kiminle çarpıştığıma bakmak için kafamı kaldırmıştım ki aynı zamanda bir çift mavi gözünde bana baktığını gördüm..
Merhaba! Bu benim ilk deneyimim ve umarım başarılı olabilirim. Bu hikayenin hepinizin hoşuna gitmesini umuyorum. Okuyan herkese bolca teşekkürler❤❤❤❤❤❤
