39. Bölüm "Sessiz Çığlıklar"

8.5K 681 571
                                    

Merhaba!

Nasılsınız?

Bölüme geçmeden önce yıldızımızı parlatırsanız sevinirim.

Yorumlarınız benim için değerli.

Keyifli okumalar.

39.Bölüm "Sessiz Çığlıklar"

Bölüm "Sessiz Çığlıklar"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

Tek başına kaldığında, yalnızlığın sesi bir melodiyle yükseliyordu. O melodi, acının sesini içinde barındıran tellerle havaya karışıyor, sertçe kulağıma çarpıyordu. Canım öyle yanıyordu ki, yalnızlığı istiyordum. Canım öyle yanıyordu ki, onsuz olmayı istiyordum.

Canım öyle yanıyordu ki, hiç hayatıma girmemiş olmasını istiyordum.

Bana sözler vermişti, bana sözler vermesine izin vermiştim. Hayatında sözlerin tutulduğuna bir kere bile şahit olmayan ben, onun verdiği sözlere inanmıştım. Şimdi hava çok soğuk da olabilirdi, çok sıcakta. Güneş havada ateş de saçıyor olabilirdi, yağmur sertçe üzerime çarpıyor da olabilirdi. Hissetmiyordum. Boğazımdan yukarı çıkan o acı sıvının ne olduğunu bilmiyordum. Yutkunamamanın acısının neden bu kadar çok olduğunu bilmiyordum.

Canım çok yanmıştı ama bu kadarı değildi.

Başka bir kadına bakacağına gözlerinin kör olmasını istediğini söyleyen adam, gözlerimin önünde başka birinin gözlerine bakmıştı.

Yanmayı bile kabul ettiğim kömürler, başkasına ateş saçıyordu.

Bundan sonra güneşin tenimi yakması umurumda olmazdı.

İlk göz yaşını, gözlerimi kapatmadan hemen önce akıtan adamın göz yaşını başkası silmişti.

Buna izin vermişti.

Bundan sonra yağmurun üzerime sertçe düşmesi umurumda olmazdı.

Öyle bir acının içinde boğuluyordum ki o gözler bunu göremeyecek kadar kalabalıktı.

Vücuduma başka bir el dokunduğunda bile, beni affet dediğim adam başka bir bedene dokunmuştu.

Sırf boynumu öpmeyi seviyor diye boynuma başka bir el dokundurmadığım adam, belki de başka boyunlarda can bulmuştu.

Kalbime giren o sızının yanında öyle bir acıyla yandım ki tutunacak yer aradım. Onların sarıldığı zamana kadar tüm vücudumu hissediyordum ama şuan öyle uyuşmuştum ki hareket edemiyordum. Buradan gitmek istiyordum ama bacaklarım bana ihanet etmeyi seviyordu.

Asıl sorun buradaydı; ihaneti seven tek bacaklarım değildi.

Vücudumu tekrar hissetiğim de ise ne yapacağımı bilemedim. Onun sırtında olan gözlerim, omzunda ki kadının gözlerine kaydı. Daha sonra ise etrafıma bakma gereği duydum. Ellerimle gözlerimi kapatmak istesem de bunu yapamadım.

TEK NEFES |ARA VERİLDİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin