21. Bölüm ~ Yumruk ~

175 23 24
                                    

"Daha sert vur... Daha sert... Sen buna yumruk mu diyorsun?" 

"Elimden geleni yapıyorum!" Astoria sızlandı. Kum torbasını yumruk atmaktan eklem yerleri acıyordu. Üstelik Ginny boks eldiveni takmasına izin vermemişti. Yumruklarının etrafında sarılı duran bez parçasından başka hiçbir şey yoktu. Ginny verdiği sözü tutmuş ve her haftasonu dövüş dersleri vermek için spor salonuna gelmeyi kabul etmişti. Ancak Astoria kararından yavaş yavaş pişman duymaya başlıyordu. "Neden biraz ara vermiyoruz? Daha fazla yumruk atmaya devam edersem parmaklarım kırılacak." 

"Önemli değil." 

"Nasıl önemli değil?" Astoria dehşet içinde ona baktı. "Eğer parmaklarım kırılırsa Blaise e nasıl yumruk atacağım?" 

"Ne kadar çok acı çekersen o kadar güçlenirsin. Ayrıca, gösterdiğim gibi vurmuyorsun. Yumruklarını öyle değil, böyle tutacaksın. Et tokatlamıyorsun." Ginny duruşunu düzeltti. Dirseklerini yukarı itti. "Yeniden dene." 

Astoria yeniden denedi. Sonuç pek değişmemişti. Önceden parmaklarını ezdiği için doğru vuruyor olsa bile elleri hala acıyordu. "Bu kadarına gerek var mı? Sadece birkaç havalı hareket öğrenmek istemiştim." 

Ginny kollarını göğsünde kavuşturdu. "Ne dersem onu yapacağına söz vermiştin, anlaşmamızın ilk şartı buydu. Eğer sızlanacaksan-"

"Tamam, tamam ne istersen o!" Astoria panikledi. Kızın vazgeçmesini istemiyordu. "Ama savaşa hazırlamadığını da unutma lütfen. Burası Warts değil." 

"Neyseki," dedi Ginny alayla. "Birkaç yumrukta sızlanmaya başlıyorsan benim gördüğüm eğitimi yaptırsaydım muhtemelen ölmüş olurdun." 

"Siz ne yapıyordunuz ki?" 

"Öncelikle bu şapşal şeye yumruk atmıyoruz." Ginny kum torbasına küçümseyici bir bakış attı. "Mermeri ya da birbirimizin yüzünü yumrukluyoruz. Ellerimiz paramparça olana kadar durmamıza izin verilmezdi ve-" siyah saçlı kızın ne yaptığını fark edince koluna bir tana patlattı. "Hey! Gevezelik etme. 102 yumruk daha atmadan buradan çıkamazsın."  

Astoria "Ah, tamam.." huysuz huysuz acıyan yeri ovdu. "Neden 102?"

"Canım istedi."

İyi tarafı, Ginny nin yanında olması ilgi odağı olmalarına sebep olmuştu. Astoria her zaman spor salonuna gelirdi, yanına daha önce tanışmak için gelen kimse olmamıştı. Aralarında hoş çocuklar bile vardı. Kadın, erkek fark etmeksizin herkes Ginny e bakıyordu. At kuyruğu yaptığı kızıl saçları, ona verdiği beyaz sporcu tişörtü ve siyah taytıyla çekici görünüyordu. Astoria o tişörtün içinde yüzerdi. Oysa Ginny nin fit vücuna tam oturmuştu. 

"Bak ne diyeceğim," dedi Ginny e, durduğu için kızmaya başlamadan önce hemen ekledi. "Üzerindekiler sende kalsın. Çok yakıştı." 

"Ama bunlar senin kıyafetlerin." 

"Ama sana daha çok yakıştı. Bende daha çok var zaten." dedi Astoria, elini önemsizce havaya salladı. "Hem- ah..." 

"Hem, ne?" Ginny, siyah saçlı kızın arkasına baktığını görünce o da arkasını dönmek istedi. Ancak Astoria çenesini tutup zorla kendine çevirdi. "Napoyosun?" yanaklarını sıkıştırdığı için sesi boğuk çıktı. Ginny kıza şaşkın şaşkın baktı. 

"Beni izle! Gözlerini benden ayırma! Hani yardım edeceğine söz vermiştin, benimle hiç ilgilenmiyorsun Ginny!" 

"Niye bağırıyorsun?" Ginny huysuzca kızın ellerini üzerinden itti. Onu neyin endişelendirdiğini,  Astoria nın arkasına duran boy aynasına bakınca anladı.. Birden gözleri şaşkınca büyümüş yeşillerle kesişti. Gerçeğine bakmak için arkasına döndüğünde Harry çoktan uzaklaşmıştı. 

ARVENIG [ Hinny AU ]Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora