More Than a Billion |

🍁mtb•24🍁 YENİ BÖLÜM !!!

SELAM. uzun bir sürenin ardından devam ediyorum ve mantık hataları elbette var, üzgünüm. hikaye eskisi kadar kasvetli olmayacak, mutlu edip tatlı bir final verme havasındayım, uzatmaya mecalim yok. (eskiden efsanevi bir angst hayalim vardı fakat daphnestarkk istediği için güzel bitireceğim.)

hepinize iyi okumalar (eğer hatırlıyorsanız)

tw : 24 bölümlük hikayenin ilk mutlu bölümü şaşırabilir hatta yanlış kitaba mı geldim diyebilirsiniz

*

"Sen, Dreamonie.
Sense, bir milyondan fazlasısın."

"Asla kalbimi alamazsın, Anladın mı beni? Hiçbir zaman seni sevmeyeceğim. Asla... Asla seni sevmek gibi bir tuzağa düşmeyeceğim... Bana bunu yapamazsın."

*

Fakat tuzaklar, içine düşmemiz için yaratılmadı mı?

Kedilerin, farelerle oynamak için doğurulmaları gibi. Onlar gibi ne masum yüzler var, bir katliamcının ardında?

Ben bir katil oldum, katilimi kurtarmak için.

Katilime aşık oldum, beni öldürmesi için yalvarırken. Başımı silahına dayadım, yüreğimi ellerine verdim ve hıçkıra hıçkıra adını sayıkladım kafamı patlaması için diz çökerek. Önünde diz çöktüm, bundan utanmadan.

Hiç kimse onun elindeki silahı bırakıp bana beniunutma çiçekleri vereceğini bilmiyordu. Benim için güzide bir bahçe yaratmadı çünkü kimse, bana güzel bakışlar ve gözyaşları dolu öpücükler bahşedilmedi daha evvelinde.

Onun haricinde kimse yapamadı bunu.

O.

Tony.

Bana bir milyondan fazlası olduğumu söylemişken, şimdi ne yapıyorum burada ıslak yanaklarımla?

Dört gündür ne onun zehri aktı damarımdan ne bir kursak suyu yuttum kendime acıyıp.

İçimde bir müzik var, ne sesi kısılıyor ne sözleri yükseliyor, adı yok, yaratıcısı yok, sahibi yok, kölesi de değil kimsenin.

Müzik, benim.

Müzik benim adım, benim kölem. İlk kez birinin tasması elimde, benim boynum adamımın prangası altında çürüse de.

Müzikle doğdum, çığlığım bir ninniydi, zamanla o ninniyi koynumdaki adama söyledim, fısıldayışım bir çığ gibi, iç ihtimal vermediği anda kalbine çarptı, onu dağladı ve yok etti, yeniden yaratmak için.

Kırk yaşında bir kartal gibi burnunu sürte sürte yırttı derisini, kendi kanatlarını yolarak değiştirdi üstünü.

O benim için bütün bunları yaparken, hayatını benim uğruma tehlikeye atıp, benim uğruma tüm çizgisini silmeyi göze almışken, ben yalnızca onun hayatını kurtarmıştım.

O, benim hayatımı kurtarmaya çalışırken hem de.

Ben Tony'ye aşık olmuştum. Bu, kabullenmek istemeyeceğim bir gerçek olsa da.

Ve onun aşkı benimkinden defalarca büyük olsa bile, beni üç bin kat fazla sevse bile, ben onun sevgisinden hiç emin olamayacaktım, sevgisizliğe alıştırıldığımdan.

Ve nankör bir orospu gibi hep daha fazlasını dileyecektim, tasmamın ucunu farklı renklere boyayacak, sapını kırmaya uğraşacak ve yenisini alması için yalvaracaktım.

Ve onun, tüm gururuna siktiri çekip benim için tüm bunları yapacağını biliyordum.

Tony.

Adın bana, kelimelerin bana, gururum senin ve gururum sensin.