u mad

13 4 1
                                    

wondaeyo: juneee!

juneyaa: efendim?

wondaeyo: neredesin?

juneyaa: evimdeyim.

wondaeyo: üç gündür yazmıyorsun,

nereye kayboldun?

juneyaa: yine evimdeymişimdir.

wondaeyo: iki dakikalığına palavra atma lütfen.

evine de geldim dün,

yirmi kere zile bastım belki uyuyorsundur diye.

juneyaa: uyuyormuşumdur.

wondaeyo: tüh,

yirmi birinci kez bassaymışım zile keşke.

juneyaa: yarın tekrar denersin kaçıncıda uyanacağımı.

wondaeyo: ya da seni uyanık yakalamışken geleyim şimdi.

juneyaa: misafirim var şu anda.

yanlış zamanlama.

wondaeyo: senin misafirinse en fazla yarım saate görüşmeniz biter bence. :)

juneyaa: yarın geldiğinde tam süreyi öğrenmiş olursun.

wondaeyo: hadi ama,

kiminle görüşüyorsan işim çıktı deyip ekemez misin?

sana anlatacaklarım var.

juneyaa: ne anlatacağına göre değişir.

wondaeyo: hanbin.

juneyaa: üzgünüm,

jinhwan’ı ekmem için yeterli  değil.

wondaeyo: jinhwan mı??

daha ona numaranı vereli bir hafta olmadı.

ne ara evine çağıracağın kadar yakın oldunuz?

juneyaa: üç günde.

üç günde tek yaşananlar hanbin ve senin aranda geçmiyor.

wondaeyo: öyle mi?

kusura bakma rahatsız ettiysem.

yarın meşgul olacağım,

o yüzden bugün görüşelim istemiştim.

juneyaa: yine hanbin’le mi olacaksın?

wondaeyo: yine?

juneyaa: yeniden, 

tekrar,

bir daha.

wondaeyo: daha önce onunla olduğumu nereden çıkardın?

juneyaa: jiwon senin başına güneş falan geçmiş olabilir mi?

kapanış konuşmanızı yapmak için gitmemiş miydin yanına?

wondaeyo: ha,

ondan bahsediyorsun,

evet.

juneyaa: sen neyden bahsediyorsun?

wondaeyo: ben de ondan bahsediyorum.

ayrıca hayır,

yarın yeğenimin doğum günü için eve uğrayacağım.

juneyaa: aaa, 

ufaklığı en son gördüğümde çok ufaktı.

wondaeyo: hala ufak june,

en son iki hafta önce gördün.

sen de gelmek ister misin?

juneyaa: olur,

gelirim.

wondaeyo: sabah erkenden almaya geliyorum seni.

hediye de bakarız biraz.

erken uyu.

jinhwan’a selam söyle.

nightcap // junbob/doublebWhere stories live. Discover now