8 | are you in love?

97 6 21
                                    

Yeonjun ile eve giderken söylediği şey üzerine saçmaladığını söyleyip güldüm ama bir yandan da haklı olabilir mi diye düşünmeden edemiyordum. Bu konu eve geldikten sonra da akşama kadar aklımın bir köşesinde dönüp durmaya devam etmişti. Çünkü gerçekten benden hoşlanıyorsa onun için üzücü olacaktı, ona karşılık veremem sonuçta.

Pekala, sonuçta ortada bir şey yok. Durum böyleyken bunun hakkında düşünmek çok saçma.

Ortada bir şey yoksa bu hareketlerinin açıklaması ne o zaman?

Ah, cidden! Yeonjun yüzünden içime şüphe düştü şimdi. Aklıma öğrenmek için herhangi bir yol da gelmiyor ki.

Aslında, ağzını yoklayarak bir şeyler öğrenebilirim belki. Denemekten zarar gelmez.

Kapı çaldığında uzandığım yerden kalktım ve hızlı adımlarla kapıya gittim. Ben gelene kadar Yeonjun çoktan açmıştı bile. Kimin geldiğini öğrenmek adına kapıya yaklaştığımda Ryujin ve Yeji'nin geldiğini gördüm.

Yeji ile göz göze geldiğimizde gülümsedi. "Selam."

Gözlerimi kısarak ona kızgın olduğumu belli eden bir bakış attım. "Selam Yeji. Siz ikiniz, iki kişi olarak iyi zaman geçirdiniz mi? Üçüncü bir kişinin olmaması daha da eğlenceli hale getirmiştir eminim gezinizi."

Yeji bahane aramaya çalışırken sağ elini ensesine atmış bakışlarını odanın içinde gezindiriyordu. "Ya Soojin aslında seni de çağıracaktık ama-"

Sözünü bölen benim konuşmam olmuştu. "Ama çağırmadınız?"

"Ryujin beni acele ettirdiği için seni çağırmaya fırsatım olmadı, onun suçuydu!"

Yeji'nin suçu Ryujin'in üzerine atmasının üzerine bir açıklama beklermiş gibi ona baktım. "Ne? Tamamiyle yalan! Bana Soojin çantasını toplayıp çıkana kadar akşam oluyor boşver ikimiz gidelim diyen oydu!" Ryujin bir eliyle Yeji'yi işaret ederken hızlı hızlı konuştuğunda bakışlarımı tekrar Yeji'ye çevirdim.

Yeji ellerini yakalanmış bir suçlu gibi havaya kaldırdı. "Pekala, suçumu kabul ediyorum."

Ardından ellerini indirip önüne getirdi ve kelepçe takmamı beklermiş gibi bileklerini birleştirdi. "Teslim oluyorum, götürebilirsiniz beni."

Bu haline gülmemek için kendimi tutmaya çalışarak cevapladım. "Bunun bedelini daha sonra ödersin, şimdilik suçunu görmezden geleceğim. Ayrıca çantamı toplayıp çıkmam akşama kadar sürüyor öyle mi Yeji hanım? Ben yavaş değilim, siz fazla hızlı davranıyorsunuz. Sorunu kendinizde aramalısınız."

Söylediklerimin üzerine Ryujin gülerken konuştu. "Katılıyorum. Her zaman sınıftan son çıkan kişi olmanın suçlusu biziz."

Sabah olduğunda önceki gece erken yattığım için dünün aksine rahatlıkla kalkabilmiştim. Hazırlanmam bittiğinde bileğimdeki saate kısa bir bakış attım, henüz dersin başlamasına on beş dakika falan vardı. Ev okula fazla uzak olmadığı için rahat rahat yetişebilirim diye düşünerek evden çıktım ve sallana sallana yürümeye başladım.

Daha çok az bir yol katetmişken arkamdan gelen aceleci ayak sesleriyle omzumun üstünden geriye doğru bir kısa bir bakış attım. Beomgyu'yu görmemle beraber bana yetişebilmesi için iyice yavaşladım. Yanıma geldiğinde o da biraz daha yavaşlayarak bana uyum sağlamıştı. "Erken çıkmışsın bugün."

Thief | Choi BeomgyuWhere stories live. Discover now