Evet hikaye yayımlanmaya başlanıyor.Poyrazın ağzından olan hazırladığım sayfam arkadaşımda kaldı olaylardan devam ediyoruz.Bundan sonra hikaye sık sık paylaşılıcak.
Ağzım 'Toprak' yazısıyla aralandı.Çökmüş bir şekilde toparlanıp banyodan çıktım.Ona bakınca miydemin bulandığını hissettim.Pis gülümsemesiyle:
-Biraz daha dursaydın ben beklerdim fazla acele ettin,dedi.
Hiçbirşey demeden yatağın ucuna oturdum.Ayağa kalkıp arkama geçip kulağıma yaklaştı:
-Cidden hemen pes mi ediyorsun daha bu hiçbirşey sadece kendimi tanıttım o kadar,dedi.
Gözlerim dolarken:
-Toprak nerden çıktı,dedim.
-Soyadımı kalbinin üzerine kazıdım müstakbel karıcığım,dedi.
Güçlü çıkmaya çalıştığım sesimle:
-Lütfen beni eve götür,dedim.
-Aferin kızıma kolay öğreniyorsun ama seni bırakmam yanımda uyucaksın,dedi.
-Hayır,öyle bir şey yapmıycam,diyerek ayağa kalktım.
-Sadece uyumanı istediğim için şanslısın bakire daha eğlenceli şeyler isteyebilirim,şimdi uslu bir kız ol yada bir ders daha istermisin,dedi.
Kafamı hayır anlamında salladım.Yatağın içine girdiğimde ona en uzak köşeye kıvrıldığımda,saçımdan tutup kendine doğru çekince çığlık attım.
-Benden birdaha uzaklaşırsan saçlarnı kazırım,dedi.
Ağlayarak uykuya daldım.Sabah kalktığımda saçları karışmış dolgun dudaklı birini altımda beklemiyordum.Hey bir saniye ben neden bunun üstündeyim,hemen yana kaydım.Resmen çocuğun üstünde uymuşum,bu düşünceyle yanaklarım kızarırken.Çocuk uykulu bir sesle:
-Evet bebeyim üstümde uyudun o dolğun göğüslerini üzerimde hissetmek benim için bir zevkti sorun etme,dedi.
Ama içimden düşünmüştüm çocuğa sen müneccimmisin diyerekten baktım.
-Daha fazla o küçük beynini yorma ve bana kahvaltı hazırla 10 dakkaya aşağıya inerim,dedi.
Aşşağıya indim bişeylerle uğraşırsam kafam dağılırdı.Üzerimde sadece bir t-shirt vardı.Dolabı açıp kahvaltılıkları çıkardım sonra meyve suyu sıkıp krep yapmaya başladım.
-Aferin bakire bu işte fena değilsin deyip,yanağımdan makas aldı.
Masaya oturup yemeye başladığında bende işlerimi bitirip yemeye başladım. Durup sinirli bir şekilde bana bakıyordu.Ne var der gibi kafamı oynattığımda.
-Sana yiybileceğini söylemedim pis sürtük, deyip. Saçımdan tutup yere fırlattı. Sonra beni yerden kaldırıp kapıya sürükledi ve dışarı attı. Ayağa kalkıp bir taksi bulmaya çalıştım en son bulduğumda evin adresini verip düşüncelere daldım. Kafamı kaldırdığımda taksici dikiz aynasından tip tip bana bakıyordu. Evin oraya geldiğimde evden para alıp taksiciye verdim. Eve geçtiğimde odama çıkıp duş aldım iç çamaşırlarımı giyip yatağa uzandım aklımdaki sorularla uykuya daldım.
Kalktığım da gece saat 2'ye geliyordu. Aşağıya inip birşeyle atıştırdım. Tekrar yukarı çıktım.Camdan baktığımda Poyraz siyah Porsche'ye yaslanmış bu tarafa bakıyordu. Gözlerimiz buluştuğunda korkuyla geri çekildim manyak adam yemiyo içmiyor beni izliyor. Yatağa yatıp örtüyü kafama kadar çektim. Odanın içini telefonumun zil sesi doldurduğunda telefona baktım rehberimde kayıtlı olmayan biri arıyordu, açmayıp bekledim. Zil sesi sustuğunda bir mesaj geldi mesajda:
-Eğer telefonumu açmazsan seni sabaha kadar inletirim,yazıyordu.
Aradan dakikalar geçtikten sonra numara tekrar aradı. Açıp kulağıma götürdüğümde:
-Merhaba bakire canım eylenmek istiyor üstüne güzel bir şey giy aşağıya in 30 dakikan var diyip,yüzüme kapattı.Telefona bakmaktan kurtulup hazırlanmaya başladım.Üzerime güzel bir elbise giyip,gece makyajı yaptım saçlarımıda yaptığımda aşağıya indim. Poyraz'ın her dediğini yapmaktan nefret ediyordum. Dışarı çıktığımda annemgile yakalanmadığım için rahat bir nefes aldım. Arabaya bindiğimde bir an bana bakıp gazı kökledi. Araba durduğunda karanlık bir sokağa girmiştik. Belimden tutup bara doğru yönlendirdi. Barın içi baya gürültülüydü ter,sigara ve içki kokusu birleşmişti. Bu kokuyla yüzümü buruşturdum. Poyraz kulağıma:
-Birine baktığını görürsem seni öldürmem için yalvarırsın ve bu elbisenin hesabını evde vereceksin,deyip beni koltuğa oturttu. Kendide oturduğunda elini belime dolayıp kendisine doğru çekti.
Sanki etraftaki insanlara 'o benim' mesajı verir gibiydi. Bu duruma ne kadar sinir olsam da beni sahiplenmesi hoşuma gidiyordu. Ama yaptıkları düşünüce ona nefretim katlanıyordu. İtemsizce elimi göğsüme götürdüm. Ne tür manyak soyismini başkasının göğsüne kazırdıki. Diye düşünürken onun bana baktığını farkettim.Kulağıma eğilip:
-Çokmu acıyor tatlı bakire, dedi.
Elini bacağıma doğru götürürken rahatsız olup biraz geri çekildim. Bana hemen yanıma gel yoksa senin ebeni sikerim bakışı attı. Elini bacağıma koyup okşamaya başladı birden bacağımı sıkmaya başladığımda acıdan gözümden yaş geliyordu tırnaklarını etime batırdığında çığlık atmamak için zor tuttum kendimi. Kulagıma eğilip:
-Bir daha bu kadar kısa giyersen bu kadar nazik olmam dedi. Ne yani nazikli anlayışı bumu, hem kendi demedimi güzel giyin diye. Sert ve kızğın sesiyle irkildim.
-İçinden düşünmediğinin farkındamasın aptal bakire bana cevap verme. Dediklerimi sorğulamadan yapacaksın, dedi. Tırnaklarını hala bacağıma batırıyordu istemsizce acıdan inledim. Bana baktığında gözleri koyulaşmıştı. Dudakları aralandığında çok seksi görünüyordu. Sanırım inlemem hoşuna gitmişti. Kan bütün vücuduma hücum etmişti. Ensemdeki saçlarımı çekerek beni kendine yaklaştırdı:
-Ne yapıyosun lan sen, dedi.
Masum ses tonuyla:
-İstemsizce oldu dedim.
-Bidaha olmasın, deyip. Saçımı bıraktı.
Kolumdan tutup dışarı sürükledi arabaya bindirip sürmeye başladı evine geldiğimizde. Eve girip yukarı çıktık. Elbisemin fermuarını açmaya çalıştığında ağlamaya başladım.
-Lütfen dokunma bana ,dedi .
-Of bakire senin bu namus düşkünlüğünden sıkıldım bişey yapmıycam uyucaz,dedi.
İç çamaşırlarımda kaldığımda biraz geri gidip beni süzdü sonra kolumdan tutup yatağı yatırdı. Salak kafam tanga giymiştim elbisemden belli olmasın diye şansıma bir kez daha küfredip uykuya daldım.
