Bölüm 2

3K 406 472
                                    

Lifehouse
Hanging By A Moment (2000)

Bölüm 2

      Bakanlıktan çıktıktan sonra doğrudan eve gitti. Draco'yu ararken nasıl bir yol izleyeceği konusunda az çok fikri vardı. En azından nereden başlayacağını biliyordu. Sonuca ulaşıp ulaşmayacağından emin olmasa da denemek zorundaydı. Sorguladıkları kişi Draco Malfoy değildi. Gerçek suçlular dışarıdaydı ve büyü dünyasını etkileyecek işler yapmaya devam ediyorlardı.

      Son iki yıldır büro olarak bu konuyla uğraşıyorlardı. Yeni iksirler ortaya çıkıyordu ve bazıları gerçekten huzur kaçıracak türden iksirlerdi. Veritaserum'un etkisine engel olacak bir iksir çıkmıştı. Suçluların bu iksire ulaşması zamanla o kadar basit hale gelmişti ki yakaladıkları suçluların sıyrıldığı olmuştu. Çünkü bakanlık bir süre bu panzehirden habersizdi.

      Kim bilir Çok Özlü İksir'le nasıl oynamışlardı ki birini Draco Malfoy kılığında buraya göndermeye cesaret etmişlerdi. Bunun üzerine konuşmamışlardı ama Harry, iksirin etkisinin geçmeyeceğinden neredeyse emindi.

      Aklındaki düşüncelerle koltukta uyuyakaldıktan sonra sabahın erken saatlerinde uyandı. Artık işe koyulması gerekiyordu.

      Hızlıca hazırlandı, kahvesini içerken baykuşun getirdiği Gelecek Postası'nı okumaya başladı. Eski Ölüm Yiyen Draco Malfoy'un yakalanışından bahseden haberi okurken tepkisizdi. Gerçek Draco'nun bu haberi okurken vereceği tepkiyi merak ediyordu. Ölüm Yiyen damgasından kurtulmak ve Azkaban'a gitmemek onun için zaten kolay olmamıştı. Şimdi yeniden büyük suçlarla anılacaktı.

      Elbette Harry'nin bunu düzeltmek gibi bir düşüncesi vardı.

      Kahvesi bitince kupayı tezgâha bıraktı, gazeteyi de alarak evinden ayrıldı.

      Elini duvardan ayırmadan yürümeye devam eden Harry, istediği yere geldiğinde durup elini duvardan çekti. Onun geldiğini gören kişinin şaşkın bakışlarını inceledi.

      "Selam, Malfoy. Uzun zaman oldu."

      "Ne istiyorsun, Potter?"

      "Bilgi."

      "Bildiğim her şeyi yıllar önce anlattım."

      "O halde ben sana biraz bilgi vereyim," dedi Harry. "Ne dersin?"

      Lucius oturduğu yerden parmaklıkların arkasındaki Harry'ye bakmayı sürdürdü. "Uzatma derim. Ne söyleyeceksen söyle."

      "Yakında oğluna kavuşacaksın. Yan tarafa koyalım diyorum, sohbet edersiniz."

      Lucius'un bakışları bir anda değişti, kaşları çatıldı. Oturduğu yerden kalkıp parmaklıklara yaklaşırken, "Ne saçmalıyorsun?" diye sordu. "Draco masum, aklandı."

      "Aklanmıştı," dedi Harry. "Ama uslu duramadı. Başka suçlara karıştı ve yakalandı."

      Lucius başını sallarken, "Yapmaz," dedi. "O bizim işlerimizden hiçbir zaman gerçekten hoşlanmadı. Sadece huzur istedi."

      Harry, Lucius'un yüzünü dikkatle inceledikten sonra elindeki gazeteyi demirlerin arasından uzattı. "Kendin bak."

      Lucius hemen gazeteyi aldı ve okumaya başladı. Okudukça yüzündeki ifade daha öfkeli ve şaşkın bir hal alıyordu. "Hayır," dedi okurken. "Draco olamaz."

      "Emin misin?" diye sordu Harry.

      Lucius okumayı bitirince başını kaldırdı. "Oğlumu tanıyorum."

Hanging By A Moment | DrarryWhere stories live. Discover now