Bu hikayede bir adamın kapısına bırakılan bebeğiyle yaşadıkları komik tatlı mutlu hüzünlü hikayesi var.
DİKKAT! !
Şeker hastası olanlar okumasın aşırı tatlılık içerir.
Bu kitabı bitirmek benim için zor olucak. Çünkü Adesa ve Ateş ten ayrılmak istemiyorum. Onları uzun uzun hayal edip yazmak istiyorum. Ama her hikeyenin bir sonu olmalı.
Medya - Evdeki Saat/ Uzunlar .
.
.
Ateş Kanlı
Çalan alarm sesi ile gözlerimi araladım. Bebeğim göğsüme sokulmuş uyuyordu. Bugün 18 yaşına basıyordu bebeğim.
On sekiz yıl.
Dile kolay.
Eğildim ve yüzüne öpücükler kondurdum. Huysuzca mırıldandı ve arkasını döndü.
Güldüm ve kollarımı sıkıca sardım ve kendime çevirdim. Yavaşça burnunu ısırdım. "Baba yaa. Ne yapıyorsun. Bırakta uyuyayım. " dedi.
Yanağına uzun bir öpücük kondurdum ve "Öğlen oldu kız. Daha ne kadar yatıcaksın?" dedim. Kıkırdadı ve başını boynuma gömdü.
Boynundan öptüm ve " Kurban olsun bu adam sana." dedim.
Ellerini yüzüne kapattı ve "Yaa babaaa. Utandırma beni." dedi. "Utanır mış ta. Benim bebeğim. " dedim. Kollarını boynuma sardı ve "Ay bugün de ne kadar tatlısın sen böyle babacım. Yumoş yumoş oldum sabah sabah." dedi. Güldüm ve "Senin yanında hep böyleyim bebeğim." dedim.
Çenemden öptü ve "Bende en çok bunu seviyorum. Benim yanımda kendin olmanı. Tüm sevgini bana göstermeni. İyiki varsın babam." dedi. "Sen de iyi ki varsın bir tanem. " dedim.
Bir şey istediği zamanlarda yaptığı gibi yine gözlerini kocaman açmış bana bakıyordu. Şirince gülümsedi ve "Baba. Hadi özel yerimize gidelim. Olur mu? Birlikte vakit geçirelim. " dedi.
Boynundan derin bir nefes aldım ve öptüm. "Gidelim cennet kokulum. " dedim. Geri çekildi ve doğruldu. "O zaman ben gidip giyineyim babacım. " dedi.
Belinden tutup tekrar yanıma çektim ve "Ben giydiricem seni. " dedim. Kaşlarını çattı ve kollarını önünde birleştirdi. "Baba. Ben bebek miyim? Kendim giyinemez miyim ben? Bırak beni." dedi.
Kaşlarımı çattım ve "Olmaz. Sen hala benim minik bebeğimsin. Ayrıca babanın sözü ikiletilmez. " dedim ve kucağıma alıp Adesa'nın odasına girdim. Lavaboya girdim ve elini yüzünü yıkayıp kuruladım.
Tabi bu sırada minik bebeğim somurtuyordu.
Ne var yani eskileri yaşamak istediysem. Küçükken çok memnundu hanım efendi. Her sabah kucağıma yapışırdı. Şimdi ne değişti?
Tamam. 18 yaşında, genç bir kız olabilir. Ama o bana göre hala bir bebek. Hepte öyle kalacak.
Giyinme odasına girdim ve bebeğimin piknikte rahat edeceği şortlu bir takım aldım.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
