11✨ Hepinizi Laciverte Boyadım!

Start from the beginning
                                    

"Düşünüyorum."

"Ne kadar sürer?"

"Biraz sürer," dedi.

Kaşlarımı kaldırdım ve şaşırarak sordum. "Siz de mi Kemal Sunal izliyorsunuz?"

"Ne?"

"Adamlar dibimizde," dedim tıslar gibi. "Ve sen bana Kemal Sunal replikleri söylüyorsun! Ne demek ne?"

"Ah," dedi anlamış gibi. Neyi anladığı tartışılırdı. "Onlar için bir planım var zaten."

Yüzüm acı çeker gibi buruştu. "O zaman neyi düşünüyordun?"

Cevabı beni hazırlıksız yakaladı. "Seni."

Siz artık şarkıyı biliyorsunuz!

"Şey..." dedim tereddütlü bir sesle. Bunu söyleyeceğim kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi. "Beni sonra mı düşünsen?" Göremese de gergince sırıttım. "Bok yoluna gideceğiz çünkü."

"Bok yolu..." diye tekrarladı. Anlamadığı sesinden belliydi ama bu kez sormadı. Şükür ki sormadı çünkü şu an uzaylılara engin bilgilerimi aktaracağım herhangi bir anda değildik. "Burada kal, sakın ses çıkarma. Ve sakın duvarlara dokunma!"

"Ne? Tek... Tek başıma mı?" dedim korkuyla.

Elleri yüzümü buldu. Avuçları soğuktu ama yüzüm aksine ısındı. "Korkma! Sana bir şey olmasına izin vermem Dünyalı!"

Uzatma Elapatra! Şu an sırası değil, uzatma!

"Çünkü?"

Ağzına tüküreyim senin Ela!

"Çünkü..." diye tekrarlarken düşünür gibiydi. Sesler daha da yakınımızdan gelmeye başladı ama ben salak gibi, üstelik ödü bokuna karışmamış gibi ağzından çıkacak sözleri bekliyordum.

"Evet, çünkü?"

Ağzına bir daha tüküreyim senin Ela! Hiç uzatmadın!

Gebereceksin!

"Çünkü sen bana Asel ve Uzay'ın emniyetisin."

Emanettir o, emniyet olsa duramazsın diyen yanımla senin de ağzına tüküreyim Erian diyen yanım kavgaya tutuştu.

"Eyvallah birader!" dedim öfkeyle.

"Birader her neyse bunu sonra öğreneceğim," dedi hızla. Beni iyice köşeye çekti. "Sakın duvarlara dokunma Ela! Sakın!"

Yine korku aşık yanımı kenara çekti. Dudaklarım ağlayacakmış gibi büzüldü. Ben bir de bu adamı koruyacaktım, kendi totomu koruyamıyordum daha ben. Diğer yandan eğer ölmez de geri dönebilirsek o yaya dönüşen sopayı yanımdan hiç ayırmayacak, uçana kaçana ışın oku fırlatacaktım.

"Tamam," dedim sessizce. Sesim titriyordu artık.

Kısa bir an sessizlik oldu ama gitmemişti. Hala aynı şekilde belimi tutuyordu. Birden beni çekip sıkıca sarıldı. "Titriyorsun," dedi. "Sırf bu yüzden hepsini öldürebilirim."

Dışarda bizi ışın manyağı yapacak adamlar var ve dahası sen şu an bana sarılıyorsun diyemedim. Aşık yanım bu kez sessiz kaldı. Korku onu da sindirmişti. Erian geri çekildi ve başka bir şey söylemeden hızla mağara girişinden çıktı. Karanlıkla baş başa kaldığımda yere oturdum ve sırtımı duvara dayayıp dizlerimi karnıma çektim. Dışarıdan bağrışmalar gelince şiddetle irkildim. Dizlerimi iyice karnıma çekip kollarımı etrafına sardım.

"Güzel şeyler düşün! Güzel şeyler düşün!" diye içimden tekrar ettim. Şeyi mesela... Şeyi...

Son doğum gününü...

DÜNYA'LIWhere stories live. Discover now