Vatan uğruna baş koymuş, düşmanın yüreğindeki korkunun izahı, acının işaret parmağı olan Sezin Kaza, yıllardır Keleş timinin başında duran üsteğmen kimliğinde görevini icra ediyordu. Ne yaptığını bilen, kendinden emin, dik oluşuyla bilinir, sayılırd...
biz geldik, nasılsın? umarım çok iyisindir, değilsen de umarım bu bölüm yüzünde bir gülümseme oluşturur. ne kadar yaran varsa, bu hikayede hepsi kapansın diye yazıyorum, unutma <3
yıldızımızı parlatıp oyunu vermeyi, satıra aralarına da düşüncelerini bol bol yorum atarak belirtmeyi unutma. doya doya oku ve yorumlarını eksik etme benden. ilgin, her zaman hevesimi artırır. satır aralarında seninleyim❤️🩹
bir de tam da şuraya authsevvybasarak beni takip edersen çok çok mutlu edersin.
keyifli okumalar (:
afur: bela kasırgası
KURGU, VATAN İÇİN CAN VEREN, MİLLETİNİ KORUYAN ASKERLERİN HATIRASINA YAZILMIŞTIR. GERÇEK ASKERİ OLAYLARDAN VE BİLGİLERDEN BAĞIMSIZDIR. DURUMLAR, OLAYLAR VE YERLER DEĞİŞTİRİLEREK YAZILMIŞTIR. KURGU GERÇEKLİĞİ TAMAMİYLE YANSITMAZ.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
kıraç, razıysan gel
haluk levent, dağlara küstüm
emircan iğrek, saman sarısı
hirai zerdüş, papatya
adamlar, acının ilacı
Kasım 2021, Hakkari.
Şeytan başlangıçta bir melekti derler.
İnsanoğluna secde etmediği için sonradan şeytana dönüştürüldüğü rivayetler arasındadır. Fakat bir başka inanışa göre şeytan bir cinmiş. İçinde her daim kötülük bulundurur, kendisinin üstün olduğunu düşünürmüş. Her şeye hakkının olduğunu.
İnsanoğlu şeytanın vesvesesi ile şeytan gibi, zamanla, kendisinin üstün olduğunu ve her şeye hakkının olduğunu düşünmeye başladı.
Tüm dünya başında bir kasırga gibi dönse dahi, o, yenilmeyeceğini ve kasırganın kendisini deviremeyeceğini her daim mantıklı buldu.
Masum canları almak, en üstte olmak onun için kendi hakkıydı.
Tahrir gibi soysuz itler, bu ülkede hakkı olmayan her türlü acımasızlığı yollarında hak görüyorlardı.
Unuttukları şey ise başlarında dönüp onları yerle bir edecek kasırgaydı.
Keleş ve Dhib.
Ellerim kaşınıyordu. Şeytanı ve ona itaat eden her bir canı yok etmek istiyordu ellerim. Sanki ben, doğarken bu meslek için doğmuştum. Ne kadar ararsam arayayım ben bu mesleği bulacaktım.
