Bölüm-3

7 1 0
                                    

Yıllardır büyük bir ızdırap içinde olan Asena artık dayanamıyordu. Arid'inden uzak kalmak işkence gibiydi. Her defasında bedeni parçalara ayrılıyormuşçasına bir acı çekiyordu ve kanının kokusunu unutmak her an daha da zorlaşıyordu.

Ama başarmalı ve ondan uzak durmalıydı. Onu da kendi ile birlikte bir uçuruma çekemezdi.

Düşününce o insan hali ile daha büyük bir acı içinde olmalıydı. Kanını sunma arzusu daha da güçlenmiş olmalıydı ki Asena da daha çok istemeye başlamıştı.

Aradan 6 yıl  geçmişti ve Asena hala unutamamıştı siyah gözleri...

Bir yandan sarı saçlar vicdanını sızlatıyor, diğer yandan arid'ini bir başına bırakmanın acısı ruhunu parçalıyordu.

Ama her iki dünyanın iyiliği için ondan uzak durmalıydı. Birbirlerinden uzak kalmalı ve asla buluşmamalıydılar...

&&&

Özlemiştim onu... Özellikle huzur veren o müthiş kokusunu.

Rüyalarıma sık sık giriyor beni kendine daha çok bağlıyordu. Bunun farkında olmadığına adım kadar emindim ama buna devam ederse ikimiz için de kötü bir sonu olacaktı.

Bu yüzden ne kadar beni cezbetse de ona gitmek, ben bekliyor ve sabrediyordum. İnsan dünyasına iyilik yapmak her ne kadar sinir bozucu olsa da bu sadece insan dünyası için değil bizim dünyamız için de önemliydi.

"Kral Micheal geldiler prensesim." diyen kapı muhafızını duyunca yerimde dikleştim ve zihnimi boşalttım. Babamın gizli yetenekleri ile bunları öğrenmesini istemiyordum.

Kapı gürültüyle açıldı ve içeri tüm ihtişamı ile babam girdi. Hemen ayağa kalkıp yanına adımladım ve sıkıca sarıldım ona.

"Neler oldu benim güzel prensesim? Neden geri döndün aniden?" diye sordu lafı uzatmayarak. Onun bu haline alışık olduğumdan garipsemeyerek ondan ayrıldım ve hemen oturduk tahtlarımıza.

"Bir sorun yok babacığım. Ama bazı tatsız şeyler yaşadık Anna ile. Anlaşamadık. İnsan kanı içmekte çok ısrarcı." dedim bunu onaylamadığımı belirtircesine.

Babam sakallarını ovuşturarak düşündü biraz. Gözlerinde endişe parıltıları kol geziyordu. Bir sorun vardı, emindim ama ne olduğunu çözememiştim.

"Buraya dönerek iyi yapmışsın meleğim. Anna sanırım bağlılık yeminini unutmaya karar verdi." dedi babam hafif bir sırıtma ile.

Kaşlarım çatılırken Anna'nın buna nasıl cesaret edebileceğini düşündüm. Babama sadık olduğunu söyleyip duruyordu. Ne olmuştu da aniden yeminini bozmayı düşünmeye başlamıştı ki?

Yoksa... Tahmin ettiğim şey miydi?

"Yoksa o mu...dönüyor?" diye sordum endişe ile.

Babam sesimdeki endişeyi duyunca düşünceli yüzüne büyük bir tebessüm koydu ve elimi ellerinin arasına aldı.

"Merak etme prensesim. Dönse bile bir daha sana dokunmaya cüret edemez bile." dedi güven veren bir ses tonu ile.

İçten içe babama güvenmek istiyordum ama bu sefer ki amacının farklı olduğunu hissediyordum. Bu sefer ki dönüşü hiçte iyiye işaret değildi.

Varisin Arid'iWhere stories live. Discover now