b-39

16 4 44
                                    

"Geç kalıyoruz!"

Sesim olması gerekenden daha ciddi çıkarken kızlar bunu hiç önemsememişlerdi bile. Tam tamına 3 saattir Özgürlerin evindeydik. Amacımız ise akşam olan yani yarım saat içinde başlayacak olan partiye hazırlanmaktı ve maalesef ben amacımıza ulaştığımızı düşünmüyorum.

Aslına bakılırsa hiç birimiz mükemmel, şafşaflı veya herkesin ilgisini çekebilecek türden hazırlanmamıştık fakat dördümüz bir araya geldiğinde çenelerimiz sağolsun asla kapanmıyordu. Eh haliyle bu da 3 saat hazırlanamamamızı ve erkeklerin çıldırmasını özetliyordu.

Son 5 dakikada kaç kere susmak bilmeyen telefonumu kimin aradığına bakmadan açıp kulağım ve omzum arasına sabitledim.

"aloo"

"melek nerdesiniz allah aşkına"

"evdeyiz canım siz nerdesiniz?"

"PARTİ MEKANININ ÖNÜNDE!"

Emir'in bağırmasından küçük çaplı bir korku kazansamda fark ettirmeden konuşmaya devam ettim.

"ne bağırıyon be çıkcaz birazdan"

"Kaan Özgür'ü 1 saat önce aradığında da çıkıyordunuz!"

"eee olabilir yani?"

"Offf" Konuşmasına devam etti.

"Kimle geleceksiniz siz alalım mı sizi?"

"Ceyda abla getirecek de biz alalım derken nasıl olcakmış o?"

"araba var bizde ondan dedim"

"ne arabası, kimin arabası?"

"Bulut Muhittin amcanın arabasını aldı-"

"çaldı"

"öylede denebilir fark etmez"

"inanmıyorum size Emir ya başınıza bişey gelseydi ehliyetsizsiniz hepinizde"

"ehliyete gerek mi var kızım Bulut mis gibi sürüyo kırk yıllık şöförlere taş çıkartır maşallahı var"

"hh eminim öyledir neyse tutma beni kızlara bakayım bi"

"tamam hızlı olun"

"Tamamm"

Telefonu kapatır kapatmaz Özgür'ün odasına ışınlandım fakat görmek istediğim manzara kesinlikle bu değildi. 

"e siz bırktığım yerdesiniz hâlâ"

"sen ne zaman gittin kız, az gel şu saçına sprey sık"

"yok Özgür yeter bu kadar valla saç başla uğraşmaktan gına geldi"

"ay benden de bu kadar yeto" 

Elçin oturduğu yerden kalkıp yanıma geldi. Aynada makyajını düzelten Özgür'e ve kıyafetiyle uğraşan Elisa'ya doğru konuştu.

"hadi kalkın gidelim geç kaldık zaten"

Kızlar yerlerinden kalkıp yanımıza gelirken Ceyda ablada kapının eşiğinde durmuş bizi süzüyordu.

"hepinizinde fıstık gibi olmuşsunuz he"

Yüzümüzde tebessüm oluşurken Ceyda ablanın yanına gelen Leyla teyze tebessümümüzü arttırdı.

"ay maşallah nazar değmesin benim güzel kızlarıma"

"abla biraz daha burda beklersek geç kalıcaz hadi gidelim"

Ceyda abla Özgür'ü başıyla onaylayıp kapıya yöneldi bizde son kez boy aynasından kendimize bakıp evden çıktık.

20 dakikalık bir yolculuktan sonra nihayet gelebilmiştik. Mekan deniz kenarında bir otel olduğunu düşündüğüm bir evin içerisindeydi. Hani ev dediysem dışardan öyle gözüküyordu, en azından üst katları... Mekanın girişi kırmızı uzun bir halıyla kaplanmıştı. Geniş giriş kapısının önünde iki tane siyahlar içerisinde olan adamlar vardı. Kırmızı halıyı takip ederek içeri girdiğimizde ise görevli olduğunu düşündüğüm bir kadın bize yolu göstererek eşlik etti uzun koridorda. Koridorun sonuna geldiğimizde ise yol ikiye ayrılmıştı. Kadın sağ tarafı işaret ederek "merdivenlerden çıkın karşınızda kalacak" dedi. Fazla olmayan merdivenleri çıktıktan sonra önümüzde kalan açık kapıdan kalabalığı görebilmiştik. Vakit kaybetmedem içeri girdik.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 19, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Çıkmaz YolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin