Lost On You | Sunki

10

"Bugün için çok teşekkür ederim efendim"

Riki el sallayarak evden ayrılmıştı.

Bir taksi çevirmiş (hayır o iğrenç şakayı yapmayacağım) ve evine gitmeye başlamıştı.

Eve vardığında, elleri birbirlerine bağlı iki kişi ile karşılaştı.

Jay ve Heeseung.

Jay konuşmaya başladı.

"Ee nasıl geçti?"

Heeseung konuştu.

"Güzel miydi?"

Jay konuştu.

"Ailesi ile tanıştın mı?"

Heeseung konuştu.

"Sana nasıl davrandılar?"

Jay konuştu.

"Evleri nasıldı?"

Heeseung konuştu.

"Sunoo sana yine kötü davrandı mı?"

Riki gözlerini kırpıştırmış ardından derin bir nefes almıştı.

"İçeriye geçelim anlatacağım"

Jay ve Heeseung ın kollarından tutmuş, evin içerisine sokmuştu.

__

"Baban ile Sunoo nun babası arkadaş mıymış yani?"

Jay tekrar şaşkınlık ile sorunca, Heeseung derin bir nefes alıp Jay in ensesine vurmuştu.

"Çocuk kaç kere evet diyecek Jayyie?"

"Bana şöyle seslenme diye kaç kere diyeceğim Hee?"

Heeseung gözlerini devirdi.

Riki tekrar konuştu.

"Sunoo hâlâ benden hoşlanıyor."

Heeseung tekrar gözlerini devirdi.

"Nerenden çıkardın Rik?"

Bu sefer gözlerini deviren taraf Riki olmuştu.

"Fotoğraf albümünün içinde bir sürü benim fotoğraflarım var, hepsi de yeni çekilmiş!"

Jay ve Heeseung gözlerini açmışlar ve Riki ye bakmışlardı.

"Evet hemde bir sürü"

Riki ellerini açmış ve göstermişti.

Jay gözlerini devirdi.

"Yapma şunu!"

"Neden hyung?"

Jay tekrar gözlerini devirdi.

"Bebek değilsin!"

Heeseung kafasını öne eğdi. Anlamıştı Jay in neden böyle bir tepki verdiğini.

Riki ne olduğunu anlamadan Jay kalkıp kapıya doğru gitmişti.

"Yarın okulda görüşürüz"

Kapıyı kapattı ve evine gitti.

"Jay hyunga noldu?"

Heeseung konuştu.

"Jay in 5 yaşında bir erkek kardeşi vardı, bir trafik kazasında öldü. 7 yıl önce. O da sürekli senin gibi ellerini yukarı açar ve, ne kadar büyük olduğundan bahsederdi. Jay bu olaydan sonra çok yıprandı, artık dışarıya çıkmıyor, bizimle oyunlar oynamıyordu. Biz de onu rahat bıraktık"

Riki kafasını öne eğdi.

"Anladım. Bir daha yapmam"

Heeseung gülümsedi.

"Jay i mutlu etmemiz lazım"

"Bence de hyung!"