hayirdir kardesim sapik misin ne bakiyosun popisime

1.3K 115 184
                                    


"won beni iceri almayi dusunuyor musun?"

jay besinci kez kapiya tikladiginda kanepeden kalktim ve kapiya yoneldim. yarim saat boyunca geldigini dusunerek kapida bekledigim icin bende onu biraz bekletmek istedim. gerci mal olan benim. gelmesini koltukta da bekleyebilirdim ama bos bos yolu seyrettim salak gibi. ask neler yaptiriyor iste goruyor musunuz?

gayet soguk bir yuz ifadesiyle kapiyi actim ve kollarimi gogsumde capraz sekilde birlestirdim.

"hic gelmeseydin"

kafami yana cevirdim ve goz teması kurmayi reddettim.

"ama gelmesem sana bunlari veremezdim"

kafami tekrar ona dogru cevirdigimde elinde ki cicek buketini gorunce gozlerim acildi, sacma bir pembelik yayildi yuzume.

"y-ya neden aliyosun ki cicek ozel bir gun degil"

buketi iki elimle kavrayip ondan aldim ve ozenle bir araya getirilmis beyaz cicekleri burnuma goturdum. ne sevdigimi biliyordu. manolya almisti. manolyanin dunyadaki en narin cicek olduguna inanilirdi.

"birincisi evet henuz ozel bir gun degil ama olmak uzere, ikincisi sen iste sana hergun cicek bahcesi alirim ozel bir gun olmasina gerek yok"

"nasil yani ozel bir gun olmak uzere?"

"gorursun bebegim ama once gunluk sen dozumu almam lazim"

cicekleri nazikce elimden aldi ve kenardaki komidine birakti. sonra tek elini belimin arkasindan gecirerek beni kendine cekti diger elinide belime sardi. yuzunu boynuma gomdu ve derin bir nefes cekti.

"seker gibisin, bu kadar tatli kokmak yasaklanmali"

sicak nefesleri boynuma temas ettiginde kulaklarima kadar kizarmaya baslamistim. ellerimi boynuna cikarip ensesinin arkasinda sabitledim, cenemi omzuna koydum. parmak uclarimda oldugumu farkedince biraz daha egildi ve ayaklarimin yere basmasini sagladi.

birkac dakika o sekilde durup birbirimizin sicakligini hissettik. daha sonra boynuma bir opucuk kondurarak kafasini kaldirdi ve yuzlerimizi esitledi. sonra dudaklarima egildi. burunlarimiz dokundugunda gozlerimi yumdum, zaten birazdan gelecek seyi tahmin etmeme gerek yoktu, cok iyi bildigim bir his olmustu cunku. karnimdaki kelebekler, dudaklarima bastirilan yumusak dudaklar, belimde ki tutsunu sıkılastiran eller.

eskiden boyle seyler hissetmenin aptalca oldugunu dusunen ben yoktum artik. jayle tanistigimdan beri midemdeki kozalardan kelebekler cikmisti. o hayatimdaki her seyi cok daha guzel yapiyordu. klise olmasi umrumda degil, ama sadece o kalbimi bu kadar hizli attiriyordu.

alt dudagimi emen dudaklarina karsilik pek hareket etmiyordu kendi dudaklarim. sadece ustu dudaginini dudaklarimin arasinda dinlendiriyordum. yetmiyordu. sadece bu yetmiyordu.

tekrar parmak uclarimdan kuvvet alarak kendimi dudaklarina daha cok bastirdim. ensesindeki ellerimle onu daha cok kendime cektigimde geriye dogru birkac adim atti. sirti kapiyla bulustugunda bir elimi gogsune yerlestirerek kalp atislarini duymaya calisiyordum.

fakat belimdeki ellerinden birini gogsunde ki elimin ustune cikardiginda, bir saniye icinde yerlerimizi degistirmisti. kapiyla arasindaydim ve deli gibi opusmeye devam ediyorduk.

cigerlerimde ki hava coktan bitmisti ama dudaklarindan ayrilmak istemiyordum. onunda benden ayrilmaya niyeti olmadigini biliyordum ama artik nefes almazsam bayilacaktim sanki.

tam ensesindeki elimle ona isaret vermek uzereydim ki bir elini yanagima koyup sesli bir sekilde dudaklarimizi ayirdi. gozlerim hala kapaliyken derin derin nefesler aliyordum. dudaklarimiz hala yakindi, ilik nefeslerimiz birbirine karisiyordu.

°cevizsiz baklava alabilir miyim fistiksiza alerjim var da° //jaywonWhere stories live. Discover now