Yıllar geçmiş, Tord "Red Army"i kurmuştu. Tord'a artık "Tord" diye seslenen yoktu. Herkes ona "Red Leader" diyordu. Herkes ondan korkardı çünkü geçtiği her yeri katlediyordu.
Yıllar geçmişti ama ben hâlâ Tom'u bulamamıştım... Her geçen gün ona olan nefretim artıyordu çünkü ondan bir türlü intikamımı alamamıştım...
Bir gün Tord(Red Leader) sokakta yürürken gözü bir ilana takılmıştı, bir aranıyor ilanı... İlanda tanıdık birini görmüştü. Şöyle yazıyordu: "Ölü yada diri"... Tord sırıttı, çünkü bu Tom'du...
Sokakta aranıyor ilanını gördüğümde Tom'un buralarda olduğunu anlamıştım, gecenin geç saatleriydi ama ben yine de onu aramaya başladım. Çıkmaz sokaklardan birine girmiştim, karanlığın içinde sanki biri vardı. Net göremediğim için yaklaşmaya başladım. Karanlıkta ki kişi arkasını döndü, beni görünce şok olmuş gözüküyordu. Sırıttım çünkü bu Tom'du...
Tom'a yaklaşmaya başladım. Ben yaklaştıkça o geri gidiyordu. En sonunda duvara geldi, kaçacak yeri kalmamıştı. Ben ona yaklaşırken bana silah çekti. Geri adım atmaya niyetim yoktu, ona yaklaşmaya devam ettim. "Yaklaşma, yoksa yemin ederim seni vururum!" dedi Tom. Bende karşılık olarak "Sıkıyorsa vur!" diye bağırdım. Başta biraz tereddüt etse de tetiği çekti. Kurşun bana gelecekken kenara kaçtım. "Bu mu yani?" dedim "Yapabildiğin tek şey bu mu gerçekten?" diye onunla alay ettim. Nefret dolu gözlerle bana bakıyordu. "Bakıyorum da pek değişmemişsin, sadece gözüne o aptal makineyi takmışsın" dedim.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Alaycı bir şekilde "O günden sonra sağ çıktığına inanmıyordum ama bakıyorum da hâlâ hayattasın. O günden kalan izler hâlâ gitmemiş, sol kolunu ve sağ gözünü kaybetmişsin" diyerek güldü.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Bu sözleri sinirlenmeme yetmişti. Arkasına geçip başına silah dayadım. Tom ne yapacağını bilemiyordu çünkü tereddüt etmeden tetiği çekebileceğimi biliyordu. Stresli olduğu için yüzünde mor lekeler oluşmaya başladı. (Bilmeyenler için Tom'un içinde bir öfke iblisi var ve genelde negatif duygularda yavaş yavaş açığa çıkıyor, PowerEdd bölümünde de görmüştük.) Yüzündeki mor lekelere baktım "bu da ne böyle?" dedim. Tom'un söylemeye niyeti yok gibiydi, bu yüzden bu konuyu bir kenara bırakıp konuşmaya başladım: "Red Army'e katıl, yoksa buradan sağ çıkamazsın..." Tom: "Asla senin o aptal grubuna katılmam" diye karşılık verdi. Silahı bacağına doğrulttum ve sıktım, "Emin misin?" Tom'un acısı yüzünden belli oluyordu. Cevap vermedi. "Seni hemen burada öldürebilirim, bunu ister miydin?" dedim. Ölmek istemediği belliydi, yada ben mi öyle sanıyordum?..
