18.BÖLÜM

1.4K 68 18
                                    


Yarın 12 de ilk lig maçım var bana şans dileyin olur mu⭐️⭐️

Arkadaşlar öyle bir bölüm yazdım ki.. benden bu kadar yani daha fazlasını beklemeyin yazarken kendi kendime komaya girdim.

Bol bol yorum ve oyları da unutmazsak 😉😉

Hazırsanız başlıyoruz  ⏰⏰⏰





"Yahu bir gün ya miniminnacık bir gün."

20 dakikadır telefonda Kübra abla beni ikna etmeye çalışıyordu bense onu bıkmadan usanmadan reddediyordum.

"Ne inatsın Sevda ya. Gideceğiz İstanbul'u gezeceğiz işte hep birlikte. Abdüş bile geliyor ya sen de gel ne olacak?"

Hiç gitmemiştim İstanbul'a. Berat ile aramız rölantide olmasa giderdim de bu minik gezintiye ama sanki benim yüzümden bir gerginlik çıkacakmış gibi hissediyordum.

"Abla ben biraz düşüneyim olur mu? Bir iki saate ararım seni hem bak toplantıya gidicez şimdi. İlk kez tüm takımla konuşacağım."

"Tamam canım hadi başarılar sana. Ama lütfen gel beni tek bırakma bu barbar erkeklerin içinde."

Ona güldüm ve telefonu kapattım

Önümdeki dosyalara kısaca göz gezdirdiğimde ilk haftanın raporlarını tamamlamıştım. Her hafta sorumlu hocamıza bir rapor sunacaktık. Aynı zamanda bugün gireceğim toplantıda da çekim yapıp onu da ek olarak yollayacaktım.

Sağ tarafımda duran minik aynaya bakıp kendimi kısa bir süre süzdüm. Klübün verdiği malzemeleri giymiş, tam olarak sporculardan biri gibi görünüyordum. Masadaki sunum dosyamı da elime alıp aşağıya indim. Toplantı odasının kapısını araladığımda neyse ki kimse henüz odaya gelmemişti.

Ciğerlerime derin bir nefes doldurdum. Yapabilirdim.

Futbolcuların gelmesini beklerken Ömer abiden yardım alarak hazırladığım slaytı bilgisayardan açmak ile vaktimi geçirdim.

Dakikalar sonra neredeyse herkes toplantı salonunda yerini alırken Ömer abi beklediğimin aksine yanıma gelmek yerine arkadaki koltuklardan birine oturmuştu.

En ön sırada çoğunlukla genç oyuncular otururken gözüm kısa bir süreliğine ortalardaki gruba kaydı. Berat,Abdüş,Doruk,Uğurcan abi ve Bakasetas kendi aralarında bir muhabbet döndürürken boğazımı temizledim ve tercümanlara başladığımı söyledim.

"Hepinize merhaba. Öncelikle vaktinizi ayırdığınız için de teşekkür ederim. Aslında çoğu oyuncunun bu  tür şeyleri pek gerekli görmediğini de tahmin ediyorum. O yüzden bugün ilk olarak size takımda spor psikoloğu olmasının etkilerinden bahsetmek istiyorum."

Slaytta yazan bir kaç istatistiği sıraladığımda karşımda tatmin olmuş suratlar görüyordum.

"Geldik bugünki konumuza. Stres yönetimi. Aslında hayatta çoğu kişinin sıklıkla yaşadığı bir durum bu kaygı ve stres bozukluğu. Ama tabiki sizin gibi milyonların tanıdığı ve sürekli göz önünde olan insanlar için biraz daha farklı bir durum. En basitinden bir soru sormak istiyorum. İnstagram hesabınıza bir fotoğraf paylaşırken kaç kere düşünüyorsunuz? Benim hesabımda yalnızca 90 insan var ama en az 5 kere düşünüyorum mesela."

Bakasetas elini kaldırırken onu cevabı için buyur etmiştim. Aldığım yanıt ise beni oldukça tatmin etmişti. Bir kaç kere kendim düşünür on kere de eşime sorarım demişti.

"Bazıları da hiç düşünmeden millete yazıyor değil mi Sevda hanım? Birde ifşa oluyorlar sonra."

Dorukhanın yersiz şaka yapma girişimi ile ona göz devirip slaytıma devam ettim.

ölümün kıyısında/ Berat Ayberk Özdemirजहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें