Maddie: Bu gece burada kalır mısın?
....
Bunu sesli söylediğimi farkettiğimde çoktan durup bana dönmüştü bile.
Vinnie: Nasıl yani?
Maddie: Ne nasıl, bugün benimle uyur musun?
Gülümsedi.. Ama bu sefer alay edermiş gibi gülümsüyordu.
Maddie: Hayır Vincent onu kastetmemiştim, sadece uyuycaz.
Vinnie: Bu gece seninle kalıpta sadece uyuyabileceğimi sanmıyorum, üzgünüm.
Kalbim bir anlığına durdu ve bir ateş bastı. Dudağımı ısırarak gözlerine baktım.
O da derin bir nefes aldı ama hala olduğu yerden kıpırdamamıştı. Tam bir yunan heykeli gibiydi. Yakışıklı ve seksi....
Maddie: O zaman bizde uyumayız dedim ve uzun süredir beklediğim şeyi yapmak için oturduğum yerden kalkıp yanına yürüdüm.
Dudaklarını yaladı ve dik duruşunu koruyarak yutkundu. Bir adım daha yaklaştım ve uzanıp elimi karnıma koydum. Belli ki biraz daha çabalamam gerekiyordu. Karnı kaslı, sıkı, sıcaktı ve parmaklarımın arasında belli belirsiz kasılıyordu. Nefesim hızlanmıştı yeterince oksijen alamıyormuşum gibi hissediyordum.
Kollarını belime doladı ve beni yakınına çekti. Artık karınlarımız birbirine değiyordu, içim ürpermişti. Yavaşça bana doğru eğildi, burnu burnuma , nefesi dudaklarıma değiyordu. Dudaklarımı araladım. Dudakları benimkini sertçe yakalayınca parmaklarımı tenine bastırdım. Çok ateşli, sıcak ve yavaştı bir an onun karşısında eriyeceğimi sandım. Dili ağzımın içine kaydığında ellerimi saçına düğümledim. Elleri çenemi kavrarken beni kitaplığa dayadığında arkamdaki raf gıcırdadı. Vinnie ağzımın içinde güldü ve bu onu daha çok istememe neden oldu.
"Sessiz olmalıyız annemler yan odada" Bunu söylediğim için nedensizce utanmıştım. Ama şuanda bundan daha önemli şeyler vardı.
Beni tekrar tekrar öptü. Elleri göğsüme kaydı ve sonra bluzumun altına indi. Elinin soğukluğuyla anlık irkildim. Bu refleksim hoşuna gitmiş gibiydi beni daha derin öpmeye başladı. Parmakları hafif bir şekilde belimde ve sütyenimde geziniyor, tenimi ürpertiyordu.
Ellerimi tişörtünün içine kaydırdım, dudakları boynuma yönelmişti. Bir eliyle belimi kavrarken diğer eli yüzümde geziniyordu.
Önceleri nazikti her hareketi yavaş ve kasıtlıydı ama teması karşısında büküldüğümde kavrayışı sıkılaştı ve beni inletti.
Geriye çekildi, hızla nefes alıyordu. "Seni incittim mi?"
Başımı iki yana salladım. Tişörtünün ucunu yakaladım ve kaldırarak üstünden çıkardım. Kaslı, sert hatlarını görünce kalbim sıkıştı. "Tanrım"
Tişörtünü yere bırakır bırakmaz beni yakaladı, avuçları bedenimin iki yanında geziniyor ve bluzumu topluyordu. Bluzumu yana attı ve gözleriyle beni inceledi. Koyu renk gözleri bedenimden gözlerime kaydı. Çenesindeki kas gerildi ve elleri sırtımı sıyırarak sütyenimin kopçasını açtığında ona doğru eğildim. Sert avucu göğsümü kavradı. Gözleri beni delip geçiyordu. Bakışları çok yoğundu.
Öpüşmemiz gittikçe şehvetli bir hal alıyordu . İnleyişi kemiklerimi sızlatıyordu.
Parmaklarımı ipeksi saçlarında gezindirirken beni kavrayarak kucağına aldı. Bende bacaklarımı beline doladım. Beni yatağa bıraktığında onu üzerime çektim. Dudakları vücudumda gezmeye başladı. Tırnaklarımı sırtına kenetlemiştim.
Dudakları kulağıma doğru geldiğinde"Çok güzelsin Maddie" diye fısıldadı. Karnıma bir ağrı saplandı.
Pantolonunu açtım ve aşağı indirdim. Kalçasını kavradım.
Parmakları bacaklarımda geziniyordu. "İyi misin?" diye sordu boynumu emerken.
"Seni istiyorum Vinnie"dedim.
Hırıldayarak bu cevabın hoşuna gittiğini belli etti.
"Kondomun var mı?"
"Sürekli yanımda kondom taşımıyorum kusura bakma"
"Aslında bu iyi birşey buraya gelirken amacının bu olmadığını gösterir. Neyse bende olacaktı.."
Birkaç dakikalığına kalkıp odamdaki banyodan kondom almaya gittim ve geri geldim.
Vinnie dirseklerinin üzerinde doğrulmuş beni seyrediyordu. Gülmemi tutamadım ve elimdeki kondomu ona verdim.
Kondom paketini dişiyle yırttı ve beni tekrar kendine çekip üzerime çıktı.
"Emin misin?"
"Evet" yutkundum. "Ya sen?"
İstemiyormuşcasına kafasını salladıktan sonra dayanamayıp güldü. " Gerçekten çok istiyorum"
Bu kadar şanslı olabileceğimi hayal bile edemezdim.
"Bu iyi mi?" diye sordu kendini bana doğru iterken...
