Kaybolan Yıllar#13

30.8K 1.6K 308
                                    

İyi Okumalar...✨

PARAGRAF ARASI BOŞLUKLAR YORUM YAPMANIZ İÇİNDİR.

🦋

Kardeş bağı, güçlüydü. Kardeşinin canı yandığı zaman senin de canın yanardı. Mutluluğu ile mutlu olurdun. Peki, benim Çınar'ın anlattıklarına karşı hiçbir duygu hissetmemem niyeydi?

Yanına oturdum, teselli cümlelerim yoktu. Onun için yapabileceğim tek şey öneriydi, dinleyip dinlenemesi kendi seçimi olacaktı. "Abilerin ile konuşmalısın, onlar halledebilirler."

Kafasını iki yana salladı.

"Utanıyorum." Dudaklarımı ıslattım, umarım beni yanlış anlamıyordur. "Küçük yaşlardan itibaren her anında yanına olan abilerin, şimdi de yanında olacaktır."

Kafasını bana doğru çevirdi, gözlerinde gördüğüm umut ışığıyla yutkundum. "Ben düşüneceğim, teşekkür ederim."

"Rica ederim, ağlayan kim olsa yardım ederdim."

Kendi çapımda ona değer vermediğimi, benim için bir yabancıdan farkı olmadığını anlatmıştım. Anlamış mıydı? Bilmiyorum.

Onu orada kapısının yanında bıraktım, odama ilerledim. Yapabileceklerim bu kadar ile sınırlıydı, fazlası olamazdı. En azından şimdilik, kırgınlığım geçene kadar. 

Yatağıma oturdum, uykum kaçmıştı. Ne yapacağımı da bilmiyordum, kesinlikle kısa zamanda hobi edinmeliydim.  Kapım yavaşça açıldığında içeri Miraç Bey girmişti.

Kaşlarım kendiliğinden havalanırken gözlerimi devirdim. Onu ne zaman görsem bu tepki oluşuyordu, kaşlarım istemsizce havalanıyordu.  

"Gelebilir miyim? Bir şey konuşacağım."

Ne kadar reddetmek istesem de meraklı yanım ağır basmıştı.  Yanıt vermedim ona ama kafamı salladım.   İçeri girip kapıyı kapattı, üstten üstten bakıyordu bana. 

"Çınar ağlıyordu,"

"Sana ne söyledi bilmiyorum ama ben bir şey yapmadım." 

Ellerini göğsünde bağladı, yanlış mı anlamıştım? Umrumda değildi. 

"Seni onun odasından çıkarken gördüm, seninle barışmak istiyordu. Bak Beliz, sana karşı hatalarımız oldu."

Derin bir nefes aldı, saçlarını geriye attı.

"Kabul ediyorum ama bu sana tolerans göstereceğimiz anlamına gelmiyor. Çınar'ı üzecek tek bir şey yapmayacaksın, eğer yaparsan işte  o zaman çok sevdiğin Yiğit abin bile alamaz  seni elimden."

Güldüm, ayağa kalkıp karşısına geçtim.

"Bakın Miraç Bey, hayatım yeni yeni düzene girerken ne sizinle uğraşırım ne kardeşinizle. O kadar umursamıyorum ki sizi, lütfen sizde beni görmezden gelin."

Biçimli kaşları alayla havalandı, beni ciddiye almıyordu.   Omzuna çarpıp geçtim yanından, adımlarım durdu. Laf çarpmadan çıkmayacaktım. 

"Onu üzüp üzmediğimi sorgulamak yerine hayatında her şeyin yolunda gidip gitmediğini sorgulayın Miraç Bey, hatta direk o kolye olayını sorun."

Onu odamda bırakıp ilk geldiğim zaman fark ettiğim çatı katına çıktım, zamanımı doldurmam gerekiyordu.  Çağrı'yı masa başında gördüğümde duraksadım, rahatsız olabilirdi.

Kaybolan Yıllar (Gerçek Aile)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin