10.Bölüm "Ayağına, özel tiyatro getirdim."

5.8K 357 128
                                    

 Bundan sonra, yorumunu en beğendiğim kişiye ithaf ediyorum bir sonraki bölümü bölümü. En iyi yorumun sahibi bölümü kapar! Bu bölüm @GamzeLiKuzu 'nun. Teşekkür ederim canım yorumun için, hepinizinkine de teşekkür ediyorum. :)

Tex 

Brittany'i odada yalnız bıraktıktan sonra hiç vakit kaybetmeden hazırlanmaya başladım.

 Aynanın karşısına geçip ellerimle saçlarımı karıştırdım ve parmaklarımı aralarından geçirip dağınık bir şekil verdim. Ardından elime parfümü aldım ve gömleğin üzerine sıktım. En sert ve aynı zamanda ferah olan kokuyu tercih ettim.

Ardından odadan çıktım ve Brittany ile ilgilenmek üzere kilitli kapıya yürüdüm. Kapıyı açtığımda hala duvarın dibindeydi. Başını kaldırıp suratıma baktı ve ayağa kalkmaya çalıştı. Ama yerden tam olarak destek alamadı ve sendeleyip tekrar olduğu yere düştü.

Açlıktan olmalı diye düşündüm kendine gelmesini beklerken. Başı dönmüş olabilirdi. Geldiği zamandan beri yemek ve su vermemiştim. Bu işime de yaramıştı, sürekli çişim geldi diye rahatsız etmiyordu. Ve yetişkin bir kız olduğundan özel dönemi bir süre sonra aksamaya başlayacaktı.

"En azından... En azından su içmeme izin ver." dedi ve ardından yutkunmaya çalıştığını gördüm.

Gözlerimi devirdim. "Pekala, bir dilim ekmek ve su alabilirsin." dedim. Ve ekledim. “Ben dönünce.”

Sindiği köşeye yürüdüm ve eğilip onu belinden kavradığım gibi kucağıma aldım. Oldukça hafifti. Bir yastığı taşır gibi, bedenini kolaylıkla kollarımın arasına almıştım. Kollarını çaresizlikle boynuma doladı ve başını göğsüme yasladı. Bana yaklaşmaya çalışmasından anladığım tek bir şey vardı; İşte bu kadar güçsüz ve çaresiz hissediyordu.

"Beni nereye götürüyorsun?" diye mırıldandı gözlerini açık tutmaya çalışırken.

Bir şey söylemedim. Nasıl olsa öğrenecekti.

"Çok fazla parfüm sıkmışsın.” dedi kısık bir ses tonuyla.

“Eee ne olmuş?”

“Bu kadar güzel kokman, ruhunu süsleyip temizlemeyecektir."

Duyduğum kelimelerle yürümekten vazgeçip olduğum yerde durdum. İşte bu benim katlanamadığım en büyük noktaydı.

Birinin bana ne olduğumu söylemesi.

Kollarımı iki yana açıp bedeninin yere düşmesini sağladım. Ağzından tiz bir çığlık çıktı ve kalçasının üzerine yere düştü.

Üzerine eğildim. "Vazgeçtim." dedim. “Dolaba girmiyorsun.” Tekrar doğruldum ve elimi cebime atıp cep telefonumu çıkardım.

"Aklında bulunsun, Brittany.” dedim gözlerimi suratına çevirip. “Ben zaten ruhumun temizlenmesini istemiyorum."

 

Brittany

 

Telefonu kulağına götürdü. "Senden istediğim arkadaşlarını buraya getir. Bugün. Hemen. Şimdi. Planı değiştiriyorum. Gerekiyorsa, ücreti arttırdığımı söyle." dedi ve telefonu kapattı.

Dudakları hoşnutlukla yukarı kıvrıldı ve yeniden zehirleyici güzelliğini etrafa saçtı.

"Evet, belki benim ruhum hiçbir zaman temizlenmeyecek.” dedi. Bana doğru bir adım atıp tekrar üzerime eğildi. “Ama bakalım bu senin kötü anılarını temizleyecek mi?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 10, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GörevHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin