(cinsellik +şiddet)
-"Benim kalbim sadece bir kişi için atıyor. O kişi kim biliyor musun?"
-"Kim?"
-"Göstermemi ister misin? Kızmak yok ama "
-"Tabi tabi göster hiç çekinme. Sende zaten utanma ne gez-"
Arjin lafını tamamlayamadan, Bora 'nın ser...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Medya bende gözükmüyor. Belki sizde de gözükmüyordur diye bu şekilde ekliyorum.
* **
Barbaros 'tan :
Yakın arkadaşım olan Tamer' le konuştuktan sonra, sıra Arjin 'e gelmişti. Ona ne kadar yakın olursam o kadar iyiydi. Arjin geldiğinde yalnız konuşmak istediğimi söyleyip, onunla boş masalardan birine geçtik.
-" İyi misin Arjin? Son zamanlarda arkadaşların seni hiç iyi görmediklerini söylediler." bu soruyu sormak bile çok saçmaydı.
İyi olmadığı her halinden belli oluyordu. Onun bu halinden kendimi sorumlu hissetsem de vicdan yapamazdım. Ben Barbaros Şanlı , vicdanımın son kırıntılarını yitireli yıllar olmuştu. Çevremdeki insaların bunda payı büyüktü. Özellikle Bora 'nın..
Uzun yıllardan beri hep üstünlük tasladı bana. Çevrede herkes ona imrenirken, o hem güzel kızların gözdesi, hem de başarılı bir iş adamı olmayı başarmıştı.
Ben mi? Evet beni yanında gezdiriyordu. En yakın arkadaşıymışım gibi roller kesiyordu çevreye. Ama ben onun için sadece bir piyondum. Sırf kendi egosunu tatmin etmek için, fino köpeği gibi yanında gezmemi istiyordu o kadar.
Herkes onun peşinde gezerken, sırf yakın arkadaşıyım diye, onunla yakınlaşmak isteyenler beni kullandı.. Sonuç olarak beni acımasız ve vicdansız bir adama onlar çevirdi..
Kendime bir söz verdim. Elbet herkesten intikamımı alacaktım. Bunu yapması yıllar sürse bile.. Önüme kim geçerse geçsin, acımak zayıflıktı. Acırsam kaybederdim, acırsam bu oyunu onlar kazanırdı..
-"Pek iyi değilim. Ama çokta önemli birşey değil." düşüncelerim arasından sıyrılmama Arjin 'in konuşması sebep olmuştu. Sesi günlerdir uykusuz kalmışçasına halsiz ve yorgundu.
-"Bak Arjin, sana değer veririm bilirsin. Diğerleri de sana çok değer veriyor. Ve senin iyi olmanı istiyoruz. Acılarının son bulması için bir uzman yardımı almaya ne dersin? Öyle hemen hayır deme, önce bir düşün. Sevdiklerini kırma, bunu bizim hatrımız için yap. Tanıdığım çok iyi bir doktor var, bugün onunla görüştüm. Sana her konuda yardım edeceğini söyledi. Baksana onların haline, bir umutla senden gelecek cevabı bekliyorlar.." dedikten sonra yana yana durmuş, bir umut bizim masamızı dinleyen insanları gösterdim. Arjin 'in, onların bu hallerine üzüleceğini biliyordum. O kadar iyi bir kalbi vardı ki, sırf başkası üzülmesin diye hiç yapmayacağı şeyleri yapardı.
Arjin hafif buruklukla onları izlerken, gardının yavaş yavaş düştüğünü hissediyordum. Düşünür gibi bir hali vardı ve bu uzun sürmeyecekti. Son kez konuştum.
-" Yaraların çok ağır, bunu biliyorum. Herkesin etrafında yarasına tuz basmak isteyen tonlarca insan varken, senin etrafında yaralarını sarmak isteyen insanlar var. İzin ver yaralarını saralım prenses?" Arjin dudaklarını büzüp bana dönerken, ağlamaya hazır bir bebek gibi duruyordu. Çok duygusaldı ve insanın onunla konuşurken, kelimelerini iki kez düşünmesine sebep oluyordu. Masumca başını salladığında, zaferle gülümsedim.
