(Soru: En sevdiğiniz Tokyo Revengers karakteri? Bunu sormak niye kitabın 32. bölümünde aklıma geldi..)
İ. Tepki: 8 Dövüşçü abin var ve onlarla tanışmak istediklerini söylüyorsun (sevgilisiniz)
Mikey: Hiçbir gerginlik belirtisi göstermemişti, aksine aile üyelerinizin bir kısmı ile tanışacağı için neşeliydi.
"Evlendiğimizde çeteleri de birleştiririz değil mi?"
𓆝 𓆟 𓆞
Draken: "Tanışalım bakalım. 8 tane dedin değil mi?"
Gözlerini sana dikti ve konuştu,
"Kişilikleriniz de benziyor mu? Ona göre tedbirimi alacağım." Rahatça gülümsedi, size benziyorlarsa daha çok sorun çıkacağını düşündü. O yüzden farklı birileri olduğunu düşünerek kendini avuttu.
Öbür taraftan saygılı biri olduğu için sorun çıkmayacağına neredeyse emindi, ama bu senin ailendi. Kestiremiyordu.
𓆝 𓆟 𓆞
Takemichi: Sekiz rakamını duyduktan sonra yüksek sesle yutkundu ve ellerini yavaşça ellerinizin üzerinden çekti.
"Ben bir lavaboyu kullanayım."
Uzun süre çıkmadığı zaman oturduğun yerden kalkmış ve oraya gitmiştin. Kapıyı tıklatmış ama içeriden bir ses alamayınca kapıyı zorla açmıştın.
Açık bir pencere ve boş bir tuvalet seni karşılamıştı. Bir not da bulmuştun.
"Y/N seni seviyorum biliyorsun değil mi? Acil işim çıktı, aile buluşmasını gelecek yıla erteleyelim olur mu? <3"
𓆝 𓆟 𓆞
Baji: "Abilerin ile buluşma mı? Ahh..tamam. Kaç tane demiştin?"
Y/N: Sekiz tanecik.
Ellerini kullanarak sekize kadar saydı. "Sekiz tanzecik.." diye mırıldandı.
"Tamam, tamam güzel. Yok mu bu abilerimin fotosu bir göreyim?" Gergin mi sakin mi olduğunu anlayamıyordun. Daha çok...endişeli gibiydi.
Sen fotoğrafı gösterdiğinde bir an duraksadı. "Siktir."
"Ulan şansımı sikeyim, ben bunları geçen sene dövmüştüm amk."
Eli ayağına dolanmışça ayağa kalktı ve bir o tarafa bir bu tarafa yürümeye başladı. Ne sikim yapacağını düşünüyordu.
𓆝 𓆟 𓆞
Chifuyu: "Yani şey...sekiz tane biraz az değil mi? 10'a tamamlasaydınız bari çüş."
Okuduğu mangayı masaya bıraktı ve sana baktı. "Beni yemezler nasılsa, korkmama gerek yok."
Elinizden tuttu, "Değil mi?" Emin olmak istiyordu fakat ona yatıştırıcı cümleler kursanız dair huzursuzluğu gitmiyordu.
"Beni sevmezlerse ne yapacağım? Hadi şansım yaver gitti bir tanesi beni sevdi, geri kalan yedisini ne yapacağım amına."
Endişesini yatıştırmak ve dikkatini dağıtmak için onu öpmen gerekmişti. Sonunda sakinlemişti.
𓆝 𓆟 𓆞
Mitsuya: İlk önce bir öksürük krizi tutmuştu. Bir iki dakika sonra kendine geldiğinde konuştu,
"Sorun olmaz. Buluşalım gitsin, ne olacak yani?"
İçinde ki endişeyi tabii ki sana yansıtmamıştı. En fazla dayak yerim ama gene vazgeçmem modunda düşündü ve kendi kendine rahatladı.
Her ihtimale karşın kendi tasarımı olan kefeninin ilk dikişlerini atmaya başladı.
𓆝 𓆟 𓆞
Kazutora: Güldü.
"Ben neleri atlattım, senin sekiz çatlak abinin üzerinden de gelirim!"
Beraber gülmeye başladınız. Senin gülmen bitse de o dakikalarca kıkırdamaya devam etti, gülmesi bitince birden ciddileşti.
"Gerçekten sekiz tane mi lan?"
𓆝 𓆟 𓆞
Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.
Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.
