Ateez and Yeosang [M]

Threesome / WooSanSang

"Görüşürüz Yeosang."

"Görüşürüz."

Yeosang, San ve Wooyoung'u yolcu ettikten sonra kendi odasına gitti.

San ve Wooyoung bir iki saatliğine dışarı çıkmışlardı ve bu Yeosang'ın rahatça kendine dokunması için harika bir fırsattı. İlk iş dolabına gitti, içinden en sevdiği dildoyu ve kokusu hoşuna giden kayganlaştırıcısını aldı. Yatağının üzerine koydu ve kıyafetlerini çıkardı, sırtını yatak başlığına dayayarak bacaklarını araladı. Eline biraz kayganlaştırıcı döktü ve kayganlaştırıcıyı dildoya sürdü. Sonra da biraz parmaklarını yağladı. Yavaşça parmağını içine soktu ve odaya ufak bir inleme bıraktı. Bunu yapmayı gerçekten özlemişti. 

San, Yeosang'ın kendisine dokunmasını asla sevmezdi ve bu yüzden yasaklamıştı. Lakin diğer taraftan Yeosang üçlü olduğunda aşırı yoruluyordu.

Orta parmağının yanına yüzük parmağı da eklenince zevk almaya başlamıştı. Bu onun için küçücük bir başlangıç. Yeosang daha nelere katlanmıştı ki bu onların yanında hiçbir şeydi.

İki parmağı ile kendini becerirken evde kimse olmadığı için rahatça inliyordu. Yeosang kendinden geçercesine parmaklarını oynatırken aklına bir anda gelen fikir ile durdu. Parmaklarını deliğinden çıkarttı ve önceden çıkardığı dildoyu aldı. San'ın çalışma masasındaki sandalyeyi kendine çekti, arka tarafı yapışkanlı dildoyu sandalyenin oturak kısmına yapıştırdı. Bacaklarını aralayarak sandalyeye oturdu yavaşça. Geniş deliğine dildonun uç kısmı girdiğinde ellerini göğüs uçlarına getirdi. Küçük tepecikleri iki parmağının arasına alıp sıkıyor, okşuyordu.

Küçük ve tatlı inlemeler eşliğinde dildonun tamamını aldığında beyni çalışmayı durdurmuştu. Sandalyenin başından destek alarak sürekli dildonun üzerinde zıplarken penisini çekiştiriyordu. Soğuk ve kaygan parmakları penisinin ucuna her geldiğinde boşalmaya yakın olduğunu hissediyordu. Bir süre daha kendini çektikten sonra kendi eline boşalmıştı.

Bir kaç saniye dildoyu içinden çıkarmamıştı, derin derin nefesler alırken nefeslerinin düzelmesini bekledi. Kendini iyi hissettiğinde sandalyeden kalkmış ve dildoyu içinden çıkarmıştı. Sandalyeye yapıştırdığı dildoyu çıkardı ve diğer çıkardıklarıyla beraber dolabına attı. Masanın üzerindeki ıslak mendil kutusundan bir kaç tane çıkarıp sandalyeyi ve etrafı sildi. Bu esnada eğildiği için ortaya ateşli bir manzara çıkmıştı. Tabii Yeosang yazar kadar şanssız olduğu için odasının kapısı açıldığında panikle arkasına döndü ve kapıya baktı.

"Yeosang sana sesle-"

"Yeosang umarım düşündüğüm şeyi yapmamışsındır. San öğrenirse biter-"

"Neyi öğrenmemeliyim?"

Aralık kapıdan başını içeriye uzatan San gördüğü manzara ile dudaklarını yaladı.

"Ah bebeğim bebeğim..."

Kapıya koyduğu elini iterek kapıyı tamamen açtı. Küçük adımlarla yerde oturan ve milim kıpırdamayan sevgilisinin tam da önünde durdu. İnce ve kemikli parmakları uzun, sarı saçların içine daldı. Bir kaç tutamı sıkıştırdı ve geriye doğru çekti, bu hareketle Yeosang'ın gözleri onunkilerle buluştu.

"Sana. kendine. dokunma. demiştim."

"Ama sen ne yaptın?"

Yeosang dudaklarını büzdüğünde San saçlarını biraz daha çekti.

"Cevap ver bana."

"Kendime dokundum..."

"Şimdi de bunun cezasını çekeceksin. Wooyoung kapıyı kapat ve buraya gel güzelim."