Sevgi

43 41 3
                                    

Sevmenin süresi kişiden kişiye değişiyor. Bazıları ömürlük seviyor, bazıları ise günlük. Bu çağımızda gerçekten seven insanlar nadiren bulunuyor. Şu an işleri güçleri farklı şeyler. Sevgiyle alakaları bile yok. Birini severken çok dikkatli düşünün, onun nasıl biri olduğundan emin olun ve en önemlisi ona sevdiğinizi söylemeyin. Neden mi?

Çünkü ona sevdiğinizi söylerseniz işler değişiyor. O kişi değişiyor ve canınız daha çok yanıyor. Birde değer vermek var tabii. Bir insana fazla değer verirsen havalanır. Havalanır ve kendini bulunmaz hint kumaşı zanneder. Size verdiği değer kadar o kişiye değer verin. O size nasıl davranıyorsa sizde ona öyle davranın. Ki hayatın nasıl işlediğini anlasınlar ve kendilerini bulunmaz hint kumaşı zannetmesinler. Çünkü kişiye değerinden fazla değer verirseniz onu kaybedersiniz. Neden mi? Çünkü kendi kendilerine "Nasıl olsa beni her zaman sever." Düşüncesine gireceklerdir. Ve bu düşünce onları zamanla değiştirecektir. Oysaki hakettiği kadar değer verirseniz sizi kaybetme duyguları olur içlerinde. Kaybetme duygusu olan insanlara değer verin. Onları sevin. En önemlisi her dediğine ve her yaptığı davranışa inanmayın. Size iyi yönünü gösteriyor olabilir ya da en kötüsü size bir rol yapıyor olabilir. Çağımızda en çok yapılan şeydir rol. Yani seviyor gibi davranmak ve o insana umut vermek.

Umut vermekte en kötüsüdür. Tam olacağını düşündüğünüz anda, artık mutlu olacağınıza inandığınız anda sizi bırakıp giderler. Buda sizin umudunuzu kırar ve artık hayata eskisi gibi bakmazsınız çünkü eski sizi kaybetmişsinizdir. Bambaşka bir siz doğar içinizden. Hayattan keyif almayan, umutsuz, asosyal bir insana dönüşürsünüz. Ve eski halinize dönmek istersiniz fakat dönemezsiniz. Sonra ne oluyor biliyor musunuz? "Değiştin."
Derler. Aslında sizi en çok değiştiren o kişidir ama insanlar size değiştin demeyi tercih ederler. Nasıl olsa, psikoloğa giden insanların aslında bir psikoloğa ihtiyacı yoktur. Onu o hale getiren insanın psikoloğa ihtiyacı vardır.

Hayat kimi zaman öyle acımasız oluyor ki, ne yapacağımızı bilemediğiniz bir ana geliyorsunuz. Fakat geçiyor. Hepsinin acısı geçiyor. Ki hepsi geçmeseydi ben bu satırları size yazıyor olmazdım. Size umut olmaya çalışmazdım. Yani insan bir anda düştüğü yerden kalkıyor ve yepyeni bir insan olarak hayata devam edebiliyor. Tıpkı şu an yaptığım gibi.

KIRIK KALPLERTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang